Daha kararlı ve zeki bir Evie görmek inanın beni çok tatmin etti. Diğer kitapta bu kızın dev saçma hareketlerini okurken sinirden yerimde duramamıştım. Üstüne birde Russell bakış açısı eklenince düşünün halimi. Şimdi ise Evie kimi istediğini biliyor ve ona göre hareket ediyor. Daha da güçlü. Ayrıca Russell anlatımına da öyle çok yer vermemiş. Yine Reed'den uzakta gelişen olaylar olsa da bu sefer o kadar fazla olmadığı için mutluyum. Ama bu eksiklik hep var. Reed neden her olayda uzakta olmak zorunda? Benim beklentim beraber düşmanları haşat etmeleri. Sürekli birilerinin Evie'i kaçırıp ondan uzaklaştırması değil! bu yazara bir sitemdir.. Ama her seferinde günün kahramanı olması da ayrı bir şey. Kahramanımız her seferinde tam kızın işi bitti dediğim yerde yetişiyor. Kim ona dokunduysa vahşice öbür tarafı boyluyor. Bu da beni çok çok etkiliyor.
Kitaptaki olaylar fazla hareketli ve heyecanlıydı. Periler, vampirler, sürgünler, insan bedenine girmiş iblisler... Yeni bir kaç karakter. Ve kötü de olsalar çoğunun çekici olması ... Yani gelinde bana bu seriyi neden sevdiğimi sorun. Bu saydıklarımdan sonra sorabilir misiniz? Hayır.
Eksiklikleri olsa da bana göre güzel bir seri. Her sayfa da farklı bir olay var. Yalnız diğer kitapta da bir kaçırılma olayı olursa artık yazar tek düzeliğini ilan etmiş olacak bunu da belirteyim. Geçen sefer Evie kaçırılmıştı şimdi ise yine birileri kaçırılıyor ama her nasıl olduysa yine dönüp dolaşıp olay Evie'ye bağlanıyor. Sonra bir bakmışız YİNE bizim kız kaçırılmış. Diğer sinir bozucu nokta ise yazarın Evie'nin Reed ile aralarındaki bağı Brennus (Gancanaghların kralı) ile oldukları gibi derin anlatamaması. Adam Evie için bir sürü bilgi topladı, çoğu gücünü ondan öğrendi ama Reed ile bunları çok az gördük. Bu eksiklikler yüzündendir puanım. Sırf bunlar yüzünden tam puanı ilk kitap harici hiçbirine veremedim. Yoksa karakterlere ve olaylara bayılıyorum.
http://satellitebook.blogspot.com.tr/2016/03/yorum-ongoru-serisi-ilk-3-kitap-amy.html