Birinci tekil şahısın anlatımıyla şeytana uyup, nefsini dinleyerek yaşanan bir aşk hikayesi. Yaşadığı aşkı başta kabul etmeyen sonrasında tüm şartları kabul edişinin iç sıkıntısını dile getiriyor. Sürükleyici bir anlatım var. Son kısmında pişmanlığın verdiği acıyla kendisini manastıra kapatmayı düşünürken eve vardığında sığındığı annesinden tüm bu olanların bir hayal olduğunu fark ediyor. Daha doğrusu düş ile gerçeğin iç içe geçtiğinden tüm bu olanları kavramaya çalışıyor.