Serinin ilk dört kitabına göre vasattı. Çok fazla olay yok, bir geçiş kitabı sanırım. Ayrıca daha kitabın başında katilin kim olduğunu doğru tahmin etmem de beni hayal kırıklığına uğrattı. Yine de serinin ilk dört kitabını okuduğum için 'Chalaine Harris'den ümidimi kesmiş değilim. Diğer kitaplarının daha iyi olacağını umuyorum.
Aranan Aşk Bulundu'dan sonra yazarın bu romanına da aynı şeyleri söyleyebilirim aslında. Yine bir kaç saatte okunabilecek, insanı güldüren bir roman. Ancak erkek karakter diğer kitabındaki erkek karaktere haddinden fazla benziyordu. Açıkçası yazarın bir kitabını daha okumaya korkuyorum. Ayrıca dilinin biraz daha düzenlenmeye ihtiyacı var. Tüm bunlara rağmen keyfiniz yok ancak bir kaç saat boş vaktiniz olduğunda sizi mutlu edebilecek, güldürebilecek bir roman.
Öncelikle konu güzel, insana bir solukta okutturuyor. Rahatlıkla okunan ve keyif veren bir roman. Ancak yazarın dilinin bir kat daha cilalanması gerektiğini düşünüyorum. Daha fazla duygusal derinlik ve daha az ayrılıp barışma kullanarak çok daha iyi kitaplar yazabilir yazar.
150 sayfada onlarca yılı anlatabilmek yeteneğin kanıtı değilse başka nedir bilmiyorum. Yazar bir ailenin üç kuşağının değişimlerini ülkenin tarihsel gelişimi içinde anlatmış. O kadar rahat, ayrıntıya girmeyen, yalın cümleler kullanmasına rağmen kitaba asla basit diyemem. Tabi dönemin Mısır'ı hakkında daha çok bilgim olsaydı bazı yerlerde zorlanmazdım. Yazarın bahsettiği bazı gruplar ve olaylar hakkında insan daha çok bilgi sahibi olmak istiyor.
Şaşırtıcı bir sonu olan kitaplardandı. Yazarın kendine has tarzı insanın kitaptan ayrı bir edebi haz almasını sağlıyor. Ancak birinci kişi ağzından yazılsa daha az karışık ve daha sürükleyici olacağını düşünüyorum. Tabi birinci kişi ağzından yazılmadığı için çok daha fazla şey öğrendim.