Öyküler başta ilginç gelse de sonradan kendini tekrar etmeye başlayınca sıkıldım. Tek bir duygu: kaygıya odaklanmış yazar. Hakan Bıçakcı'nın çok fazla ileriye gidebileceğini sanmıyorum.
Poe gibi yazmak isterdim.
Güzel bir kitaptı ama çok fazla boş gevezelik vardı. Hele ki son 6-7 bölüme ne gerek vardı diye düşündüm.
Çok tahmin edilebilir bir olay örgüsüne haiz olsa da derinliğiyle birlikte güzel bir tadı var kitabın. İlk Orhan Kemal deneyimim fena değildi.
Fena değildi. Son öykü hoştu. Daha uzun hikayeler yer almış olsaydı daha çok beğenecektim.
Müthiş bir kitap. Savaşla ilgili aynen benim düşündüğüm gibi düşünen birisinin daha yaşamış olmasına çok sevindim. Konuyla ilgisi olmayan insanların birbirini öldürdüğü düşüncesinde hemfikiriz Remarque'ciğim. Özellikle yakın temasta birini öldürdüğü ve onun ardından hissettiklerini yazdığı bölüm kusursuzdu. Ancak bu kadar hisli yazılabilir herhalde.