Bunu Ardimda biraktigim kadin kitabinin baslangic kismina koyabilirlerdi. Bu sekilde ayri bir kitap olarak basmalari cok anlamsiz olmus.
Neden aldim , neden basladim bu kitaba ben. Allah kahretmesin evlerden uzak..
Ilk kitaba gore daha surprizli bir kitap olmus. Bir suru karakter, olay var ve hepsi birbirine karismis durumda. Bu isin sonu nereye varacak merak ediyorum sahsen.
Konu cok ilgi cekici olsa bile yazar bunu anlatmayi basaramamis diye dusundum okurken. Fazlasiyla basit bir dille yazilmis ve bu cidden rahatsiz ediyor insani.
Gunumuzun acik ve hizli iliskilerinden sonra boyle kivranmali, herseyi gozunde buyutmeli asklari okurken bile insana garip geliyor. Hatta fazla abartili gibi. Yine de agdali bir dili olmasina ragmen oldukca akici. Ayrica yazarin kiz ve bogurtlen arasinda kurdugu baglanti da cok ilginc.
Baslarken hayatta kalma ve intikam uzerine epeyce disli hikaye okuyacagimi dusunmustum ama zayif kurgulu bir kitap cikti karsima. Intikam alma kismi fazlaca amatordu daha esasli birseyler bekledim sahsen. Karakterlerin hepsi degisik ve ilgi cekici olmasina ragmen kurguda nedense bir butunluk olusturamamis,bu yuzden hadi bitsin diyerek okudum. Mesela Mick ve Joey'nin iliskisi cok gozume batti. Dedektif Karl'in sonuca ulasmasi hatta ulasamamasi bi yana, bir dedektife gore fazla yavasti. Heyecan katamadi bir turlu konuya. Chaz cidden igrenc ve tiksindirici bir karakterdi, okurken irrite oldum. Ama kitapta beni sasirtan tek sey Red'in sonu oldu. Oyle bir sey beklememistim, kitapta Joey'nin dususunden sonra merak uyandiran ikinci kisim buydu.
Serinin en hareketli kitabiydi. Biraz aksiyon cidden iyi geldi, micmicliktan bayilmak uzereydim yoksa. Ayrica bay Pinter'in icinden boylesine romantik sair bi adamin cikabilecegini kim dusunurdu. Sasirdim ama hos olmus.