Akurgu Kitap Kulübü

Kitap konuşalım,tartışalım,kurgu dışı..


Tür: Genel | Açılış, 25 Şubat 2015
<< tüm tartışmalar

EKİM -1984 - George Orwell

Tartışma Cevapları
« geri ileri »

1 ile 7 arası cevap gösteriliyor, toplam 7 cevap.
2 kişiden 2 kişi beğenmiş.

Arkadaşlar seçilen kitaba oy verenler lütfen okuyup,yorumlasınlar.

6 yıl, 6 ay     
4 kişiden 4 kişi beğenmiş.

Size keyifli okumalar arkadaşlar ben daha önce okuyup çok sevmiştim.

6 yıl, 6 ay     
2 kişiden 2 kişi beğenmiş.

Harika bir seçim, bu kitap yüzünden apolitik oldum.

6 yıl, 6 ay     
1 kişiden 1 kişi beğenmiş.

George Orwell 1984'ü 1949 yılında yazmış. Çok önceden dünyanın şimdiki halini görmüş. 1999 Amerikası tam tam Orwell'in 1984'üne uygun bir haldeydi. Bu gün her yaptığımız yorum, her yaptığımız işlem gözleniyor. Büyük Birader her yerde.

6 yıl, 6 ay     
0 kişiden 0 kişi beğenmiş.

@Trueble Sadece Amerikamı ? Asıl soru bu. Bu gün hemen hemen her görüş kendince gerçekleri çarpıtmakta, tarihi ve zamanı kendine yontmakta. Dün dost olana bu gün düşman, dün düşman olana bu gün dost denmekte. dün yapılan söylenen hiç bir şey aslında hiç olmamış gibi davranılmakta, işin acı kısmı görüşü destekleyenlerinde böyle davranıyor olmasında.
Peki big brother bir kişimi ? Ne yazıkki zamanla gelişen her şey gibi bu sistemde gelişmiş günümüzde görüşsel kutupların big brotherları savundukları tarafın bizzat kendisi yani çoğunluktan vücut bulan ortak zihnin kendisi haline gelmiştir.
Kontrol meslesine gelince yine günümüzde sadece Amerika değil her yönetim elinden geldiği, imkanı elverdiği ölçüde bunu yapmaya ve yöntemlerini geliştirmeye çalışıyor. İnsanlara güç ve kontrol vermek onları resmen birer symbian yaşam formuna döndürüyor, üzerinde her türlü tasarruf ve hakka sahip olduklarını düşünüyorlar.

6 yıl, 6 ay     
1 kişiden 1 kişi beğenmiş.

Bizler görünmeye, kendimizi insanlara tanıtmaya bu kadar hevesli iken, (ki değil mi ki, bu yüzden, bir sürü sosyal ağda boy göstermeler, sahte hesaplarla olsa bile düşüncelerimiz birilerine ispatlama çabaları, videolarla ben buradayım diye bas bas bağırmalar, )büyüyen big brother'i( ki her kimse) suçlamak, onun bir parçası olmuşken, ondan bir başkası, bir canavar gibi bahsetmek ne kadar masumane?

Kendini görünür kılmaya çalışan bireyin, kendini gözetleyenlerden şikayet etmesi...İşte burada gönüllülükten bahsedilir değil mi? Oysa çabalarımızla büyüyen sevgili biraderimiz bizi , eylemlerimiz bazında ve genelleyerek değerlendirir ve doğuştan gönüllü sayar.

1984 gibi distobik başka bir roman olan Otomatik Portakal da da benzer sızlanmalar vardır. Onlar bu geleceği görmedikleri için böyle bir müdahaleyi yalnız totaliter yönetim biçimlerinin halkı baskı altında tutma yöntemlerinden birisi sanırlar. "Zavallı -masum" halkın bunun için yer yer gönüllü olacağını düşünmemişlerdir belkide. Ve belkide , Büyük biraderimizin bizden bağımsız düşünen kolu bu tatlı zehri tüm gücü ile, nefes alalım diye havaya üflediğinde o bile bu kadar çabuk bağımlı olacağımızı tahmin edemedi.

6 yıl, 6 ay     
2 kişiden 2 kişi beğenmiş.
EMN

Tam bir klasik, en önemli özelliği yaşayan, her zaman güncel olabilecek bir eser olması. Orwell, belli ki kendi döneminde işaretlerini gördüğü dünyanın, çeşitli şekillerde o kara düzeniyle tekrar tekrar zuhur edeceğini önceden sezmiş. Bu aymış bir bilincin, zekice yaptığı bir uyarı. Kurgu gerçekten dahiyane. Eminim ki yazıldığı dönemde farklı örnekleri ve farklı ayak sesleri olan bu kurgu günümüz dünyası için de geçerli. İlerde farklı örnekleriyle geçerli olacağı da kuvvetle muhtemel.

Dinleyen, kaydeden tele-ekranlar, bugün yaşamın her alanında yaygın kullanılan akıllı cihazlara ne kadar da benziyor! Yakın zamanda çıkan Amerikan Haber Alma Servisinin bu cihazlardan yararlandığı ve insanları takip ettiği haberi tıpkı distopyada anlatıldığı gibi aynı zamanda. Büyük Birader rahatlıkla izliyor da dinliyor da. Hem de insanlar bu işte oldukça gönüllüler. Tıpkı romandaki gibi; teknoloji geliştikçe insanların hayatını kolaylaştırdığı ölçüde, onları büyük bir kışkacın içerisine de alıyor.

Yine aynı şekilde bugün K.Kore açıktan bu distopyayı yaşıyor. Dış dünyaya tamamıyla kapatılmış baskı rejiminde insanlar, devlet lideri öldüğü vakit kameralar karşısında kendini parçalarcasına ağlamak mecburiyetindeler. Çünkü yerine gelen sistemin devamı Büyük Birader onları izliyor. Televizyonda ülke takımlarının ya da silahlı gücün yalancı zaferlerine çılgınlar gibi sevinmek durumunda kalabiliyorlar. Çünkü sistem istediği manzarayı göstererek dilediği duyguyu diri tutuyor, dilediği fikri hakim kılıyor. Örnekleri fazlasıyla çoğaltmak mümkün. Bugün bunu en açık seçik yaşayan K.Kore ama dünya çapında da örtük örnekleri görmek mümkün. O yüzden, dikkatle ve sorgulayarak okunduğunda çok şeyler vaat eden bir kitap kesinlikle

Kitap için söylenilecek şey klasik söylemle; okuyunuz, okutunuz.

6 yıl, 5 ay     
« geri ileri »
Bu gruba katıl!
Grup Kütüphanesi
Tüm Gruplar