Katiller Çetesi Kuğu ve Çakal #3

9 puan

http://dilarabook.blogspot.com.tr/2018/01/kugu-ve-cakal-in-company-of-killers-2.html

Bu kitabın sonunda yaşadığım sonu seri boyunca ancak bir şekilde yaşayabilirim sanırım.
Yazarcığım sen ne yaptın?
Kalbim parçalara ayrıldı, hiç beklemediğim bir şok geçirdim, yazarın ön sözünden sonra olacak şeylere kendimi hazırlamış ve kabul etmiştim, tahmin ettiğim bir şey vardı Cassia hakkında, o bile tuttu ama o sona hazır değildim.
Izabel'de geçmişine kısacık değinilen, o kısa yaşadığı şeyleri bir ömre bedel olan Fredrik, benim için Victor'u bile geçti. Karısına olan takıntılı bağı, aralarındaki kanlı, şiddetli, şehvetli ve ayrılamaz olan ilişkiyi okumak çok farklı oldu. Hani Izabel ve Victor'a tuhaf diyordum ama Fredrik ve Seraphina çığır aşmış onların yanında.
Fredrik'in Seraphina'yı bulmak uğruna yaptığı şeyler, Cassia ile arasındaki ilişki, aralarındaki hiç açığa çıkmamış sırlar şok üstüne şok yaşattı bana. Tabi sadece bana değil, Fredrik'e de. Yazar karakter betimlemesi açısından en güzel işi bu kitapta ortaya koymuş. Duygu yoğunluğu her taraftan buram buram yayılıyordu.
Tabi ben kendimi Fredrik'e kaptırdım ama kitap sadece onunla sınırlı değil. Serinin önceki kitabı Izabel'de Victor Birlik'ten ayrılmış ve kendine yeni bir ekip kurmuştu. Kahramanlarımız aranırken, bir yandan da Katiller Çetesi olmalarının hakkını verecek işler peşindeydiler ve tabi ki de aksiyon durulmadı.
Fredrik'in işkenceye ve tutkuya olan bağımlılığı, Cassia'nın masumiyeti, Seraphina'nın öldürücü kişiliği bana inanılmaz bir kişilik ziyafeti yaşattı okurken.
Serideki favori karakterim Fredrik oldu, kollarımı açayım gel yaralı Çakal'ım...
Bu seriyi okuyun, okutun ama karakterlerin normal olmasını kesinlikle beklemeyin.

Yorumlar
« geri ileri »

0 ile 0 arası yorum gösteriliyor, toplam 0 yorum.
Yorum yazılmamış.
« geri ileri »