Geceyarısı Leydisi (Karanlık Sanatlar, #1)

8 puan

Kitaba başlarken belirli bir beklentimin olmamasıyla birlikte tam olarak ne hissetmem gerektiğinden de emin değildim. Durum böyle olsa bile bir Clare kitabı olarak sevginin en güzel cümlelerle aktarılacağını biliyordum. Ki beni mahcup etmedi, öyleydi de...
Parabatai olan kişiler birbirlerini eros manasıyla sevemez. Sed lex, dura lex. Yasa katıdır ama yasadır. İyi ama neden bu yasaktır? İşte bu soru var ya bu soru... yıllardır beynimi kemirip duruyordu benim! TDA serisi çıkmadan önce bile merak ediyordum ve tam da bu yüzden birçok tahmini cevaplarda bulunmuştum kendime :/ o kadar çok yaklaşmışım ki... hatta tek bir eksik dışında çözmüşüm bile... Tabiî durum böyle olunca, "Eee bıraksaydın da ben yazsaydım kitabı Clare" dedim kendi kendime ^^ Cevaplar konusunda beni tatmin edemedi... olayın nasıl gelişeceğine dair bir taslak bile çıkarmış olabilirim kafamda T-T İkinci kitabı o yüzden çok fazla merak etmiyorum hatta ve hatta korkuyorum... kalbimi kıracağını bildiğim için... yine de görmek istiyorum çünkü Blackthorn ailesi öyle güzel ki <3 Hepsine ayrı ayrı değinmek istiyorum... Özellikle Julian... sevgili Jules... senin hakkında öyle çok şey söylenecek şey var ki... kitap boyunca aklımı başımdan aldın

"Birine aşık olduğunda o kişi senin bir parçan hâline gelir. Yaptığın her şeyde o vardır. İçine çektiğin havada, içtiğin suda, damarlarında akan kandadır. Dokunuşu teninde kalır, sesi kulaklarında, düşünceleri zihninde. Rüyalarını bilirsin çünkü kâbusları yüreğini paralar ve güzel rüyaları senin de rüyalarındır. Ve mükemmel olduklarını düşünmezsin, kusurlarını, karanlık sırlarını bilirsin ve bunlar seni korkutup kaçırmaz. Aksine, öyle oldukları için onları daha çok seversin, çünkü mükemmeli istemezsin. Onu istersin. İstediğin..."
Derken sustu, sakin herkesin ona baktığını fak etmişti.
"Neyi istersin?" dedi Dru, gözlerini kocaman açmış.
"Hiç," dedi Julian. "Konuşuyorum işte."

"Bazen," diye düşündü Emma, "Ben bir uçurtmaymışım da Julian beni uçuruyormuş gibi geliyor."
Ayakları yerden kesiliyordu da Julian onu toprağa bağlı tutuyordu sanki. O olmadan Emma bulutların arasında kaybolurdu.

Yorumlar
« geri ileri »

0 ile 0 arası yorum gösteriliyor, toplam 0 yorum.
Yorum yazılmamış.
« geri ileri »