Eksik Parça (Mara Dyer, #1)

9 puan

Çok fazla olumlu yorum okuduktan sonra fırsatını bulur bulmaz başladım ama pek vakit olmadığından bitirmem biraz zaman aldı. Hemen

okusaydım daha fazla keyif alabilirdim kitaptan. Akıcı, merak uyandırıcı ve gülümseten kitaplara bayılırım ve bu kitapta bu kategoride.

Mara'nın gözlerini hastane odasında açtığı sahnelerle başlıyoruz, ne olduğunu anlamaya çalışıyor ve uyandığında ise aklına ilk gelen, başına bir şey geldiyse neden en yakın

arkadaşı Rachel yanı başında değildir? Bir kaza sonucu sevgilisini ve iki arkadaşını kaybettiğini öğrenir. Arkadaşlarından birisi anaokulundan beri yanından ayrılmayan yakın

arkadaşı Rachel'dır. Ailesi ile birlikte farklı bir şehre taşınmaya karar verirler. Gittiği yerde ise ne halüsinasyonlar peşini bırakır nede o kabuslar. Kazanın nasıl olduğunu, gecenin

bir yarısı 4 kişi terkedilmiş eski bir akıl hastanesinde ne yaptıklarını bilmemektedir. Tabi binanın nasıl çöktüğünü ve içinden sadece kendisinin sağ olarak nasıl çıktığını da..

Yeni taşındıkları yere uyum sağlaması yine zor olsa da, tatlı serserimiz Noah, Mara'ya baya yardımcı olur ve onun yabancılık çekmesine müsade etmez :)))

Kitabın sonu çok kötü bitti benim için. Keşke hemen çıksa ikinci kitap. Ahh ahhh bi gün kalpten gideceğiz bu seri kitaplar yüzünden :)

Güzel bir kitaptı, umarım sizde seversiniz. Mara'nın abisi Daniel ve kardeşi Joseph'i okumak ta çok keyifliydi :)

----+++----

"Fırın camından kendime bir göz atmak istiyordum ama karşımda kimi göreceğimi bilmemek, bu düşüncemden vazgeçmeme neden olmaya yetmişti."


***


"Beni sınıfın ortasına dikip daha öğrenmediğimiz şeyler hakkında İspanyolca sorular yağdırıp durdu ve ben yanlış cevap verince de güldü..' durmuştum. Argümanlarım ona söylerken hiç de ikna edici gelmiyordu. Daniel göz ucuyla bana baktı.
'Dalga geçerek güldü!' diye ekledim.
'Hı hı.'
'Ve üzerime tebeşir fırlattı.'
'Bu kadar mı?'
Sinirlenip ters ters bakmaya başlamıştım.
'Dedi hiç bir hocadan azar işitmeyen öğrenci." :)))


***

"Okuldaki ilk günümüzün ardından hocayla bağımsız müzik çalışmamı görüşmeye gittiğimde Noah'da oradaydı. Bu arada Noah'da beste yapıyor ve acayip başarılı. Sophie geçen yıl onunla birkaç defa karaoke gecesi yaptıklarını söylemişti.'
Küçük, tatlı, sarışın Sophie'yi düşününce içimde kaval kemiğine tekme atıp kaçmak için karşı konulmaz bir istek belirdi." Hehehe (Mara'nın bu iç sesinin gücünü okuyunca bu cümle o kadar da masum gelmeyecek söyleyeyim :)))

***

(Mara ve Noah arasında geçen bir konuşma.)
"Affedersin, köpeğinin bana saldırması ve Mabel'in korkması beni biraz afallattı da. Bir de Tac Mahal'de yaşıyor olman var tabii.'
'Saçmalık. Tac Mahal sadece on yedi metrekare. Burası ise iki bin üç yüz.'
Boş boş yüzüne bakıyordum.
'Dalga geçiyorum.'dedi.
Hala boş boş bakıyorum.
'Tamam geçmiyorum. Gidelim mi?' :)))


****

"Gözlerimi kıstım.
'Beni senin hakkında uyarmışlardı. Biliyorsun.'
Ve beni mahveden o çarpık gülümsemesiyle cevapladı.
'Ama yine de burdasın.'


Yorumlar
« geri ileri »

0 ile 0 arası yorum gösteriliyor, toplam 0 yorum.
Yorum yazılmamış.
« geri ileri »