meliş

Profil Resmi
1 takip ettiği ve 3 takip edeni var. 2 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

Profil Resmi
meliş okumak istiyor.
Gece Yolu

Ateşböceği Yolu, Kış Bahçesi ve Gerçek Renkler kitaplarının yazarı Kristin Hannah'ın aşka ve kaybetmeye dair dokunaklı yeni romanı

Hayat size bir dizi seçenek sunar. Beklemek... Geçmişe tutunmak... Unutmak... Affetmek...
Siz hangi yolu seçerdiniz?


On sekiz yıldır çocuklarının ihtiyaçlarını her şeyden üstün tutan Jude Farraday'in ikizleri Mia ile Zach zeki ve mutlu birer gençtir. Defalarca evlatlık verilen ve karanlık bir geçmişe sahip olan Lexi kısa sürede Mia'nın en yakın arkadaşı ve bu birbirine bağlı ailenin de bir parçası olur.

Jude çocuklarının iyi bir yaşam sürmesi ve tehlikelerden uzak olmaları için her şeyi yapmıştır. Ancak lisedeki son yılları hepsini büyük bir sınavdan geçirir ve sıcak bir yaz gecesi, verilen yanlış bir kararla hepsinin hayatları altüst olur. Farraday ailesi göz açıp kapayıncaya kadar paramparça olacak, Lexi her şeyini kaybedecektir. Sonraki yıllarda, hepsi o gecenin doğurduğu sonuçlarla yüzleşir ve unutmaya çalışır. Ya da affetme cesaretini kendinde bulmaya...

Hayat dolu ve evrensel bir roman... Gece Yolu annelik, kimlik, aşk ve affetmeye dair soruları derinlemesine işliyor. Hem kaybetmenin verdiği şiddetli acıyı hem de ümidin hayret verici gücünü gözler önüne seren aydınlatıcı, yürek parçalayıcı bir roman. Kristin Hannah aile özlemi, insan kalbinin direnci ve sevdiklerimizi affetme cesaretine dair unutulmaz bir hikâyeyi olabilecek en iyi şekilde anlatıyor.

"Gece Yolu insan ruhunun affetme konusundaki eşsiz gücüne dair özel bir kitap."
New York Journal of Books


"Gece Yolu'nu okuyup da hikâyesinden ve karakterlerden etkilenmemeniz imkânsız. Kitabı bitirdikten sonra bile etkisini birkaç gün üzerinizden atamayacaksınız."
The Huffington Post


"Gece Yolu'nu son sayfasına kadar ağlayarak okuyacaksınız."
The Daily Mail

"Vay canına! Sanırım Kristin Hannah en güzel kitabını yazdı. Hannah her zaman harika hikâyeler yazıyor ama Gece Yolu ilk sayfasından itibaren sizi etkisine alıp bitinceye kadar elinizden düşürmek istemeyeceğiniz türden bir hikâye."
Bestsellersworld.com

Ateşböceği Yolu, Kış Bahçesi ve Gerçek Renkler kitaplarının yazarı Kristin Hannah'ın aşka ve kaybetmeye dair dokunaklı yeni romanı

Hayat size bir dizi seçenek sunar. Beklemek... Geçmişe tutunmak... Unutmak... Affetmek...
Siz hangi yolu seçe... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 11 ay
Profil Resmi
meliş okumak istiyor.
Gerçek Renkler

Bir gün gelir, en yakınlarınız size sırt çevirebilir; Kız kardeşiniz bile...

Dünyanın dört bir yanında kadınlar Kristin Hannah'nın Ateşböceği Yolu romanını okuduktan sonra güldüler, ağladılar ve arkadaşlarının değerini bir kez daha anladılar. Yazar bu kez kız kardeşlerin dokunaklı, muhteşem ve karmaşık dünyalarını keşfe çıkıyor...

Gerçek Renkler, New York Times'ın çok satan yazarı Kristin Hannah tarafından şimdiye dek anlatılan en kışkırtıcı, en etkileyici ve en yürek burkan hikâye. Kimliğiyle özdeşleşen parlak kalemi ve unutulmaz karakterleriyle yazar, birbirine kenetlenmiş dünyaları kıskançlık, ihanet ve türüne nadir rastlanan bir ihtirasla darmadağın olan üç kardeşin hikâyesini anlatıyor.

"Kristin Hannah kız kardeşler arasındaki güçlü bağlar, bir aileyi parçalayabilecek tatsızlıklar ve aşkın şifa veren gücü hakkında büyüleyici bir hikâye anlatıyor. Sürprizlerle dolu samimi bir içgörü ve eski güzel günlere has bir anlatım... Merak uyandıran bu roman için şöyle denebilir: 'Koltuğunuza kıvrılın ve tadını çıkarın!''

-Kate Jacobs-

"Hannah, kız kardeşlerin derin, duygusal ilişkilerini inceledikçe, bir çırpıda okunacak, güzel ve sürükleyici bir aşk, rekabet ve aile hikâyesi yaratıyor."

-Booklist-

"Hannah, kadınların karakterlerinin ve okuyucularının ne istediğini iyi biliyor."

-Publishers Weekly-

"Son derece romantik ve yürek burkan, içine girmek ve mümkün olduğu kadar orada kalmak isteyeceğiniz bir roman."

-People Magazine-

Bir gün gelir, en yakınlarınız size sırt çevirebilir; Kız kardeşiniz bile...

Dünyanın dört bir yanında kadınlar Kristin Hannah'nın Ateşböceği Yolu romanını okuduktan sonra güldüler, ağladılar ve arkadaşlarının değerini bir kez daha anladılar.... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 11 ay
Profil Resmi
meliş okumak istiyor.
Kış Bahçesi

Arka Kapak

Çok satan Ateşböceği Yolu kitabının yazarından, bir anne ile kızları arasındaki karmaşık bağlara ve geçmiş ile gelecek arasındaki yıkılmaz bağa dair sürükleyici, yürek sızlatacak kadar etkileyici ve güzel bir roman. Bazen annenin geçmişine bir kapı araladığında, kendi geleceğini bulursun! Meredith ve Nina Whitson birbirine taban tabana zıt karakterlerdeki kız kardeşlerdir. Biri evde kalıp çocuklarına bakmış ve aile işinin başına geçmiş, diğeriyse hayallerinin peşinden gidip dünyayı gezmiş ve ünlü bir foto muhabir olmuştur. Ancak sevgili babaları hastalandığında bu birbirine yabancı iki kadın, kendilerini yine bir arada, şimdi bile kızlarına herhangi bir avuntu vermeyen, aşırı mesafeli anneleri Anya’nın yanında bulacaktır. Anneleriyle aralarındaki tek bağ, onun, çocukluklarında bazı geceler kızlara anlattığı bir Rus masalıdır. Ölüm döşeğindeki babalarınınsa, hayatındaki kadınlardan son bir arzusu vardır. Anya kızlarına bir masal anlatacaktır; yıllar önce başladığı ama hiç bitirmediği o masalı. Hem de bu kez sonuna kadar. Bu masal daha önce duydukları hiçbir şeye benzememektedir; altmış yıldan uzun bir zamanı kapsayan, savaş mağduru Leningrad’da başlayıp günümüz Alaska’sına kadar uzanan, sürükleyici, gizemli bir aşk hikâyesi. Nina’nın gerçeği açığa çıkarma konusundaki saplantısı, onları annelerinin geçmişlerinde, ailelerini tümüyle sarsacak ve tamamen değiştirecek bir sır öğrenecekleri, beklenmedik bir yolculuğa sürükler. İlk sayfasından son sayfasına kadar büyüleyen Kış Bahçesi, hem epik bir aşk hikâyesi hem de yaşamları kesişen kadınların detaylı bir portresi olması bakımından nadir bulunur bir eser. İlham verici şiirsel yazımıyla, son sayfa okunduktan uzun süre sonra bile okuyucunun aklından çıkmayacak. “Okuyucular, anne ve kızlar yakınlaştıkça hem gülmekten hem de ağlamaktan kendilerini alamayacaklar.” -Publishers Weekl

Arka Kapak

Çok satan Ateşböceği Yolu kitabının yazarından, bir anne ile kızları arasındaki karmaşık bağlara ve geçmiş ile gelecek arasındaki yıkılmaz bağa dair sürükleyici, yürek sızlatacak kadar etkileyici ve güzel bir roman. Bazen annenin geçmiş... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 11 ay
Profil Resmi
meliş okumuş.
Ateşböceği Yolu (Ateşböceği Yolu, #1)

DOSTLUĞUN BÜYÜSÜ ÜZERİNE OLAĞANÜSTÜ BİR ROMAN

“Ateşböceği Yolu’nda Kristin Hannah sevgi ve sadakat üzerine keskin ve unutulmaz bir hikaye yazmıştır.”
Jacquelyn Mitchard

“Kristin Hannah 70 ve 80’lerin heyecanını ve enerjisini ortaya sermektedir ve bunu öyle bir derin seviyede yapmaktadır ki okuyucuları iki kadın arasındaki dostluğun tam kalbine taşıyor.
Ateşböceği Yolu bir şaheser.”
Elin Hilderbrand

“Hayatımızdaki en önemli şeylerden biri olan ebedi dostluk üzerine dokunaklı, enfes bir roman.”
Elizabeth Buchan

“Bu muhteşem romanın sayfalarını çok hızlı geçmek istemeyeceksiniz. Kapıyı kilitleyin, telefonunuzu kapatın, ve yanınıza bir paket mendil alıp koltuğunuza yerleşin. (Sonra uyarmadı demeyin.) Kristin Hannah’dan başka hiç kimse kadınların dostluğunu tüm acısı, tatlısıyla bu kadar güzel yazamazdı.
Harika bir yazar.”
Susan Elizabeth Phillips

“Ateşböceği Yolu okumayı neden sevdiğimizi bize bir kez daha hatırlatıyor.”
Patricia Gaffney

DOSTLUĞUN BÜYÜSÜ ÜZERİNE OLAĞANÜSTÜ BİR ROMAN

“Ateşböceği Yolu’nda Kristin Hannah sevgi ve sadakat üzerine keskin ve unutulmaz bir hikaye yazmıştır.”
Jacquelyn Mitchard

“Kristin Hannah 70 ve 80’lerin heyecanını ve enerjisini ortaya sermektedir... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 11 ay
Profil Resmi
meliş okumuş.
Yalnız Efe

Eseoğlu adlı bir köy ağasına karşı artık bir şeylerin yapılması gerekiyordu. Bu ağa köydeki herkesin malına saldırıyor, güçsüz insanları topraklarından çıkararak kendi zenginliğini genişletiyordu. Yörük Hoca dışında kimse Eseoğluna karşı çıkmaya cesaret edemiyor; kendinde o gücü görüyordu. Fakat o da ihtiyar biriydi. Bir de kızı vardı. Bir zaman oldu... Köyde güçsüzleri koruyan, ansızın ağanın karşısına çıkıp, eceliyle tehdit eden peçeli bir efe ortaya çıktı. Aynı kitapta ‘TEKE TEK adlı öykü de yer almaktadır.

Yalnız Efe yazarın, İstanbul ve taşra hayatını, gündelik hayat içerisinde rastlanan çeşitli tipleri ele alıp işlediği birçok hikâyesinin yer aldığı bir derlemedir. Derlemeyi oluşturan öykülerde, yazarın gerçekçi anlatımı, zaman zaman ince bir alay, etkili bir taşlama niteliğini kazanır.





Bu kitapta mevcut olan hikayeler, zannımca Ömer Seyfeddinin hikaye dağarcığından önemli sayılabilecek bir demettir.Edebiyatımızda büyük emekleri olan ve edebiyat dünyamızın olumlu yönlerde gelişmesine vesile olan Ömer Seyfeddinin 100 Temel Eser projesi kapsamında yapılan çalışmalarla bir kere daha ölümsüzleştirilmesi, hem Türk insanı, hem de kendi yeri açısından bir onurdur.Çabamızın yerini bulması ve özellikle genç kuşağımıza rehber olması ümidiyle eserimizi okuyucu beğenisine sunuyoruz. ...



Ömer Seyfeddin 36 yıllık ömründe çok şey yaşamış ve bugün bile önemini koruyan pek çok eser ortaya koymuştur. Onu önemli kılan, ufkunun genişli-ğiyle gözlem ve hayat tecrübesinden yola çıkarak eserlerini yazması ve doğru görüşler üzerinde ısrarla durmasıdır. Gerek hikâyeleri ve gerekse makaleleriyle hep bu milletin gençliği için gerekli olanları anlatmış ve 40 yaşından sonra yazmayı düşündüğü büyük bir esere kendini hazırlamıştır.Milli edebiyat anlayışıyla eser veren yazarımız, yanlış teşhis yüzünden şeker komasına girerek öldüğünde, 150den fazla hikâye, pek çok mensur şiir, bir kitaplık şiir, bazıları oynanmış tiyatro eserleri ve pek çok makale ile her biri yarım kalmış pek çok roman denemesi bırakmış bir ustaydı. Ömer Seyfeddinin 15 yıl süren yazı hayatında bazen arkadaşlarıyla birlikte hareket ettiği görülse de hep bir yalnız efe tavrını sürdürdüğü görülmüştür. Son hikayeleriyle Şehir Tiyatrosunda sahnelenen Mahcupluk İmtihanı adlı tek perdelik oyununu bir araya getirdiğimiz bu kitaba Yalnız Efe adını vererek, ona yakışan bir tavrı vurgulamaya çalıştık.



Ömer Seyfeddin in devrine göre oldukça sade bir Türkçe ile kaleme aldığı Yalnız Efe si yiğit bir kızın destansı öyküsüdür.Gaddar bir köy ağasının, köylülere yaptığı işkence ve haksızlıklara karşı bir genç kızın karamanca onları savunarak, güçsüzün ve ezilenin yardımına koşuşu ve çevrede bu kahramanlık öyküsünün kulaktan kulağa, ağızdan ağıza dolaşarak destanlaşması üzerine gelişen olaylar anlatılır. Büyük bir zevkle ve heyacanla okuyacağınıza inandığımız bu destansı hikayede, Türk insanının geleneklerini, kahramanlık duygularını, yardım severliğini, özünü bulacaksınız. ...

Ertesi sene annem yazın gene İstanbula gitti. Biz yalnız kaldık. Hasana ahır hâlâ yasaktı. Geceleri yatakta atların ne yaptıklarını,
tayların büyüyüp büyümediğini bana sorardı.
Bir gün birdenbire hastalandı. Kasabaya at gönderildi. Doktor geldi.

Yalnız Efe, Türk kısa hikayeciliğinin kurucularından olan ve en fazla okunan yazar unvanını taşıyan Ömer Seyfettinin Cumhuriyet döneminde yazdığı hikâyesidir. Kitapta, babasının haksız bir şekilde öldürülmesine dayanamayarak, intikam almak için dağlara çıkan ve hep yalnız gezen Kezbanın hikâyesi anlatılmaktadır. Kezban, kendisi ve mağdur duruma düşen halk için, zalimlere ve halkı soyan kişilere karşı amansız ve büyük bir mücadeleye girer.

Ömer Seyfettinnin unutulmaz eserlerinden seçme hikayeler. İlköğretim için seviyelendirilmiştir.Bu eser, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından tavsiye edilen 100 Temel Eser listesinde yer alır. -Resimli-

Değerli yazarımız Ömer Seyfettin, hikâyelerini o devirde sade bir Türkçe ile kaleme almış, Türk karakterine uygun düşen kahramanları seçkin bir uslûpla destanlaştırmıştır. Türk insanı bu hikâyelerde kendisini, tarihini, geleneklerini, üstün ahlâk ve karakterini bulduğu için Ömer Seyfettini istekle, zevkle ve heyecanla okumaktadır. Millî Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığınca 15 Ocak 1997 tarih ve 498 sayılı yazısıyla İlköğretim öğrencileri için tavsiyeleri uygun bulunmuştur.

Millî Eğitim Bakanlığınca Türk ve dünya edebiyatında 100 Temel Eser in önce ortaöğretimde ardından ilköğretimde belirlenmiş olmasını, ülkemizdeki okuma oranını artırmaya yönelik bir çaba olarak görüyoruz. Bir başlangıç olarak ilköğretimde 100 Temel Eser ümit vericidir; ilköğretim seviyesindeki çocuklarımıza bu eserleri okutmayı başarabilirsek, okuyan toplum olma yolunda önemli bir adım atılmış olacaktır. İlköğretimde 100 Temel Eser in bir başka olumlu yönü de; aynı eserleri okumuş, o eserlerdeki dil varlığı ile duygu ve düşünce zenginliğini fark etmiş bireylerin oluşturacağı bir toplumun daha hoşgörülü, daha paylaşımcı olmasını sağlamasıdır.

Yalnız Efe, babası eşkıya tarafından öldürülmüş bir kızdır. Devlete babasının katilini haber verir ancak devlet katili yakalamak istemez. Oda tek başına dağlara çıkar ve teker teker eşkıyaları öldürür. Askerler onu kuşatmaya giderler ancak o teslim olmayıp askerlere de ateş açmaz ve bir uçurumun başında sırrolup kaybolur. ...

Ömer Seyfettin, en önemli hikayecilerimizden biridir. Hikayelerinde, çocukluk anılarını, bizzat yaşadığı Balkan Savaşı´nın üzücü olaylarını, bu olayların sebep olduğu acıları gerçekçi bir şekilde işlemiştir. Bazı hikayelerinde de Osmanlı kahramanlığını ve faziletini anlatır. Hikayelerinde, kişileri idealize ederek ama sadece bir üslupla verir...

Ömer Seyfeddin, Yalnız Efe adındaki bu uzun hikâyesini İzmir-Kuşadası yöresindeki hizmet yıllarında derlediği malzemeye dayanarak yazmıştır. Yazar, bir kısa hikâyesiyle aynı adı taşıyan bu yapıtı genişleterek romana dönüştürmek istemiş, ne var ki, 1919da İzmirin işgalinin protesto edildiği günlerde Büyük Mecmuada tefrika edilmeye başlanmasına karşın, bu genişlettiği metni tamamlayamamıştır. Kitapta yer alan öykü, Yalnız Efenin hikâye biçiminden yararlanılarak bütünleştirilmiş metnidir.

Milli Eğitim Bakanlığının ilköğretim öğrencileri için tavsiye ettiği 100 Temel Eser arasında yer alan Yalnız Efe ve Eski Kahramanlar hikâyelerinden meydana gelen bu eser, sadece okul öğrencilerine değil, geniş okur kitlesine de sesleniyor. Kitapta kolay kolay unutulmayacak en seçkin hikâyeler yer alıyor. Ayrıca eski kelimelerin anlamları parantez içinde verildiği için hem okuma kolaylığı, hem de dili geliştirip zenginleştirme imkânı sağlıyor.

Ömer Seyfettin, öykücülüğümüzün büyük ustası ve sade dilcilik akımının öncüsüdür. Rumelide bulunduğu yıllarda Yunan, Sırp, Bulgar ayrılıkçı komitelerinin gizli çalışmalarını sezmiş, ileride yazacağı yapıtlar için gözlemler yapıp malzemeler toplamıştı. Ulusçu ve idealist bir yaklaşımla, birçok öykülerinde bunları işledi. Doğru bulduğu tarihsel ve toplumsal değerleri savundu, yanlış bulduklarını eleştirdi, yerdi. Çökmekte olan bir devletin bireylerini yurt ve ulus sevgisi aşılayarak moral vermeye, bölücü, ayrılıkçı akımlara karşı, ulusal bütünlüğü savunmaya çalıştı.

Ömer Seyfettin çocuk hikayeleri dizisi.

Ömer Seyfettin, küçük hikayeyi bizlere sevdiren yazar. Duru bir Türkçe ile yazdığı hikayeleri onca yıl geçmesine rağmen hala çok okunuyor. Ülkemizde en çok baskı yapan ve okunan kitapların başında Ömer Seyfettin in eserleri gelir.Yazarın çeşitli konularda hikayeleri var. Çocukluk anıları, tarihi, menkıbe ve toplumsal konulardan oluşan hikayeler. Yalnız Efe, Ömer Seyfettinin iki uzun hikayesinden bir demettir. Kitapta yer alan Yalnız Efe ile Çocuk Aleko, yazarın en çok bilinen ve en çok okunan kahramanlık hikayelerindendir. Yalnız Efenin daha çok kısa hikayesi bilinir. Bu eserde yer alan Yalnız Efe, yazarın roman olarak tasarladığı uzun hikaye çalışmasıdır.Kahramanlarımızın olağanüstü dünyasında dolaşmaya ne dersiniz?..

Bilmem eski bir derebeyinin torunu olduğum için mi? Bulgaristanda gezerken hep kendimi öz babamın çiftliğinde sanırım. Yeşil sazlı arklar, sık gül bahçeleri, alçak tarla çitleri, geniş taraçalı abus evler, arpa ambarlarını andıran üslupsuz kiliseler, başları düşük zayıf semerli beygirler, mütefekkir eşekler, semiz beyaz kazlar, hatta çamurlu pis domuzlar bile ruhuma aşinadır.

Ömer Seyfettin en çok okunan yazarlarımızdan biridir. Çocukluğunun geçtiği Göneni anlattığı hikayeler ile millî tarihimizi yansıtan hikayeleri en başarılı olanlarıdır. Eserlerini sade bir Türkçe ile yazdığı için her dönemde okunacak yazarlar arasındadır.Ömer Seyfettinin hikayelerinin her yaştan okuru vardır. Çocukluk ve ilk gençlik çağlarının duyarlılıkları doğrultusunda yazdığı hikayelerini sekizkitap halinde okurlarımıza sunuyoruz: İlk Namaz.. Üç Öğüt.. Müjde.. Keramet.. Diyet.. Pembe İncili Kaftan.. Topuz.. Yalnız Efe..Sabahtan beri yürüyorduk. Düşe kalka geçtiğimiz dik keçi yolları, bazen sel yarıntıları içinde kayboluyor, bazen sık kovanlıklardan ayrılarak, dibinde sivri çam tepeleri görünen karanlık çukurlara sapıyordu. Ayı avına gidiyordum. Kılavuzum Kumdere köyünün en namlı nişançılarındandı. Beraber tırmanacağımız yüksek ormanlı dağların daha çok uzağındaydık. Zaman zaman ince bir yağmur serpeliyordu. Güneş yoktu. Uçsuz bucaksız, mor bir kubbeyi andıran dumanlı gökte hayatın geçmiş saatlerini hatırlatan, gamlı guguk sesleri aksediyordu. Artık iyice yorulmuştum. Omuzumdaki martin gittikçe ağırlaşıyordu.

Eseoğlu adlı bir köy ağasına karşı artık bir şeylerin yapılması gerekiyordu. Bu ağa köydeki herkesin malına saldırıyor, güçsüz insanları topraklarından çıkararak kendi zenginliğini genişletiyordu. Yörük Hoca dışında kimse Eseoğluna karşı çıkmaya cesa... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 11 ay
Profil Resmi
meliş okumuş.
Siyah Süt

Bu kitap okunur okunmaz unutulmak için yazıldı. Suya yazı yazar gibi... Siyah Süt kadınlığın, kadınların hayatının kasvetli ve karanlık ama son tahlilde geçici bir dönemiyle ilgili. Birdenbire gelen ve geldiği gibi hızla dalgalar halinde çekile çekile giden bir haletiruhiye burada incelenen. Bu haliyle elinizde tuttuğunuz kitap bir nevi tanıklık. Otobiyografik bir roman.

(...) Annelik dünyanın en yaşanılası, en muhteşem lütuflarından biri; güzel ki hem de nasıl. Aldığı tüm övgüleri fazlasıyla hak ediyor.

Öylesine benzersiz, öylesine kıymetli... aynı zamanda çetrefil, karmaşık ve kimi zaman hayli ağır.

Siyah Süt, cesur, şaşırtıcı, tılsımlı bir roman: Bunca kötülüğün ortasında, bize umut veriyor Elif Şafak, dayanabilmek, direnebilmek ve sonra hayata, bir mucize gibi, yeniden başlayabilmek için.
Selim İleri

Yatak odasındaki komodinin üzerinde yuvarlak bir ayna var. Kenarları gümüşten. Aynanın ortasında bir kadın duruyor. Bedeni patiskadan bez bebek; bir tek bakışları etten ve kemikten. Bakıyor kendine dinmeyen bir merakla. Ayırmıyor gözlerini suretinden.

Oysa bilmez mi ki ''bakmak'' masum bir şey değildir ya da aynalar basit birer obje? Bilmez mi ki aynaların yüzeyleri ya bir kumaş parçasıyla örtülmeli ya da duvara doğru çevrilmeli? Bu kadar mı kayıtsız geleneklere? Yoksa bile bile mi çiğniyor kaideleri? Asırlık öğretilerle inatlaşmak istercesine?

''Her ayna anahtarını kaybetmiş bir kapıdır. Açılır Diyar-ı Esrar'a. Olur da fazla bakarsan aynaya, aralanıverir kapı, kaybolursun sonsuzlukta.''

Kadının saçları gelişigüzel bir şekilde toplanmış, sağdan soldan çalı gibi saç tutamları fırlamış. O tutamlardaki her bir saç teli dile gelmiş, isyana gelmiş. Bas bas bağırıyor:
''Ne olur artık bizi yıka, bizi tara, bizi topla!''
Saç dipleri daha da beter haykırıyor, feryat figan.
''Ne olur artık bizi boya. İnsan içine çıkamaz olduk utancımızdan. İstersen civciv sarısına boya. Hatta seneler evvel bir keresinde kızıl yapmaya kalkmıştın da korkunç olmuştuk hani. Ona bile razıyız. Yeter ki boya bizi, unutma!''

(Önsöz'den)

Bu kitap okunur okunmaz unutulmak için yazıldı. Suya yazı yazar gibi... Siyah Süt kadınlığın, kadınların hayatının kasvetli ve karanlık ama son tahlilde geçici bir dönemiyle ilgili. Birdenbire gelen ve geldiği gibi hızla dalgalar halinde çekile çekil... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 11 ay
Daha Fazla Göster

meliş şu an ne okuyor?

Çatıdaki Pırıltılar (Landry Serisi, #3)

%0

Favori Yazarları (0 yazar)

Favori yazarı yok.