FİRARİ

0 takip ettiği ve 0 takip edeni var. 0 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

FİRARİ okumuş.
Aşkın Şehidi

AŞKIN ŞEHİDİ romanı Hz.Hüseyinin son 99 gününü konu ediniyor. Onunla yürüyecek, onunla konuşacak ve onunla titreyeceksiniz.
Sözlü Edebiyatımızın türküler, ağıtlar ve destanlarla her dem diri tuttuğu ama yazılı edebiyatımızın bir türlü eğilemediği bir dönem ilk kez roman unsurları ve çarpıcı bir anlatımla okuyucuların karşısında Geçmişin gelecekle harmanlandığı, karanlığın aydınlıkla savaştığı bu 99 gün insanlık tarihinin derin bir özeti aslında.
Orada vefa ve adanmışlık, verilen sözlerden cayıp dostu terk edişle bir arada. Umutlar korkularla savaşıyor. İlkeler çıkarlara meydan okuyor. Bir yanda zalimler zulümlerine bahaneler ararken ötede karşı duruşun ve mücadelenin ahlâkı var. Üstelik bu romanda anlatılanlar sadece 1330 yıl öncesinin hikâyesi değil. Duyabilenler için seslenmekte Kerbelâ: Bende okuduğun bizzat sensin, unutma! Lanet okumak istersen ölüp gitmiş Yezidi bırak, kendi nefsine bak! Ve sendeki aklı düşün! Sadece kendi çıkarlarını gözetip pervasızlıklarına türlü gerekçeler buluyorsan dün Hüseyini terk edenleri kınama! Yaşasaydın sen de onlardan biri olacaktın. Aşka şahitsen ve aşkın içindeysen sen de her dem diri kalanlardansın. Hatırla! Kişi sevdikleriyle beraberdir
İlk kitabı Bozkırın Sırrı Türk Peygamber ile aylarca çok satanlar listesinde yer edinen Ahmet Turguttan yine çarpıcı ve çok tartışılacak bir roman "Nefis ister, akıl gerekçeler bulur, vicdan aklar. Oysa sen kendini kandırsan bile unutma ki; Allah hesap sorar. Ellerinle kendini ateşe atma!..' Aşkın Şehidi KERBELÂ, Hüseyin ve yoldaşlarının katligâhı... Orada kan ve gözyaşı var. Oradaki susuzlukla senin de ciğerlerin kavrulur. Ve başlarsın âh-u figan etmeye. İçin yandıkça görürsün: Kerbelâ hak aramanın ve özgürlüğün destanıdır. Teslimiyetin, adanmışlığın ve sadakatin zirvesidir. Her biri ayrı bir şiar olan yetmiş iki şehidin yurdudur Kerbelâ... Onlara kapılanırsan nakşolur kalbine: Aslında her yer Kerbeladır, her gün Âşûra... Ve dile gelir Kerbelâ: "Benim için ağlama. Kendine bak!" der... "Adına lanetler okuduğun Yezid bizatihi nefsindir. Hesapsızca ister, bu uğurda canlar yakar. Hüseyin'i terk edenleri kınamadan evvel bir kez daha düşün! Sende bir akıl var. Sadece kendi çıkarlarını hesap eder ve heveslerini haklı göstermek için türlü bahaneler uydurur!' Kerbelâ ikazla yetinmez. Kurtuluşun yolunu da gösterir: "Hüseyin'i Allah katından sana üflenen ruh belle!.. Arına paklana yücelir-sen sen de Rabbinden bir delil oldun demektir. Aşka Şahit isen bu Şehadet kutlu olsun. Sen Aşk ile her dem diri kalanlardansın. Ve Aşkın Şehidisin!.!'

AŞKIN ŞEHİDİ romanı Hz.Hüseyinin son 99 gününü konu ediniyor. Onunla yürüyecek, onunla konuşacak ve onunla titreyeceksiniz.
Sözlü Edebiyatımızın türküler, ağıtlar ve destanlarla her dem diri tuttuğu ama yazılı edebiyatımızın bir türlü eğilemediği bi... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl, 9 ay
FİRARİ okumuş.
Aşkın Gözyaşları Tebrizli Şems

Yedinci ve en tesirli bıçak darbesi ensesine gelir boynu sağa doğru bükülmüştür. Dervişler yere kapanmasını bekleye dursun. Şems Hz. Peygamberin şu hadisini sesi boğuk mırıldanır: Allaha kavuşmayı isteyeni Allah da sever Dervişlerden birisi sırtına tekmeyi vurur. Yüzüstü taş zemine kapanır, dudağı patlamış, dişleri zemine dökülmüştür Siyah feracesi kanlar içinde bordoya dönmüştür. Saçlarından tutarak kafasını kaldıran dervişin niyeti Şemsin başını gövdesinden ayırmaktır.

Baş derviş engeller. Bırakın son nefesini versin. Sonra da en yakın bir kuyuya atın. Kıyafetine sarp atın.

Yedinci ve en tesirli bıçak darbesi ensesine gelir boynu sağa doğru bükülmüştür. Dervişler yere kapanmasını bekleye dursun. Şems Hz. Peygamberin şu hadisini sesi boğuk mırıldanır: Allaha kavuşmayı isteyeni Allah da sever Dervişlerden birisi sırtına t... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl, 9 ay
FİRARİ okumuş.
Aşk

Bundan uzun zaman önceydi. Bir roman düştü gönlüme. Aşk Şeriatı. Yazmaya cesaret edemedim. Dilim lal oldu, kalemimin ucu kör. Kırk fırın ekmek yemeye yolladım kendimi. Dünyayı dolaştım. İnsanlar tanıdım, hikâyeler topladım. Üzerinden çok bahar geçti. Fırınlarda ekmek kalmadı; ben hâlâ ham, hâlâ aşkta bir çocuk gibi toy...Hamuş derdi Mevlana kendine. Yani Suskun. Düşündün mü hiç bir şairin, hem de nâmı dünyayı sarmış bir şairin, yani işi gücü, varlığı, kimliği ve hatta soluduğu hava bile kelimelerden müteşekkil olan ve elli binden fazla muhteşem dizeye imza atmış bir insanın, nasıl olup da kendine SUSKUN adını verdiğini.. Kâinatın da tıpkı bizimki gibi nazenin bir kalbi ve düzenli bir kalp atışı var. Seneler var ki nereye gidersem gideyim o sesi dinledim. Her bir insanı Yaradanın emaneti saklı bir cevher addedip, anlattıklarına kulak verdim. Dinlemeyi sevdim. Cümleleri, kelimeleri ve harfleri... Oysa bana bu kitabı yazdıran şey som sessizlik oldu.Mesneviyi şerh edenlerin çoğu bu ölümsüz eserin b harfiyle başladığına dikkat çeker. İlk kelimesi Bişrev!dir. Yani Dinle! Tesadüf mü dersin ismi Suskun olan bir şairin en kıymetli yapıtına Dinle! diye başlaması. Sahi, sessizlik dinlenebilir mi?Bu romanda her bölüm aynı sessiz harfle başlar. Neden? diye sorma, ne olur. Cevabını sen bul. Ve kendine sakla.Çünkü öyle hakikatler var ki bu yollarda, anlatırken bile sır kalmalı.
A. Z. Zahara - Amsterdam, 2007

******

Bundan uzun zaman önceydi. Bir roman düştü gönlüme. Aşk Şeriatı. Yazmaya cesaret edemedim. Dilim lal oldu, kalemimin ucu kör. Kırk fırın ekmek yemeye yolladım kendimi. Dünyayı dolaştım. İnsanlar tanıdım, hikâyeler topladım. Üzerinden çok bahar geçti. Fırınlarda ekmek kalmadı; ben hâlâ ham, hâlâ aşkta bir çocuk gibi toy...
Hamuş derdi Mevlana kendine. Yani Suskun. Düşündün mü hiç bir şairin, hem de nâmı dünyayı sarmış bir şairin, yani işi gücü, varlığı, kimliği ve hatta soluduğu hava bile kelimelerden müteşekkil olan ve elli binden fazla muhteşem dizeye imza atmış bir insanın, nasıl olup da kendine SUSKUN adını verdiğini..?
Kâinatın da tıpkı bizimki gibi nazenin bir kalbi ve düzenli bir kalp atışı var. Seneler var ki nereye gidersem gideyim o sesi dinledim. Her bir insanı Yaradanın emaneti saklı bir cevher addedip, anlattıklarına kulak verdim. Dinlemeyi sevdim. Cümleleri, kelimeleri ve harfleri... Oysa bana bu kitabı yazdıran şey som sessizlik oldu.


******

Bundan uzun zaman önceydi. Bir roman düştü gönlüme. Aşk Şeriatı. Yazmaya cesaret edemedim. Dilim lal oldu, kalemimin ucu kör. Kırk fırın ekmek yemeye yolladım kendimi. Dünyayı dolaştım. İnsanlar tanıdım, hikâyeler topladım. Üzerinden çok bahar geçti.... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl, 9 ay
Daha Fazla Göster

FİRARİ şu an ne okuyor?

FİRARİ şu anda kitap okumuyor.

Favori Yazarları (0 yazar)

Favori yazarı yok.