Daktiloluyazar

Detayları:  Gökhan Meşe, Ankara, 32 yaşında, Erkek
0 takip ettiği ve 0 takip edeni var. 0 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

Daktiloluyazar kütüphanesine ekledi.
Çapulcu

Çapulcu, Batuhan Dedde'nin "morfinsiz çekilen düş sancıları" ve "rasyonel şizofreni" ardından kaleme aldığı 3. kitabı. Kendi içinde dağınık, kafası oldukça dumanlı, tutunamamış metinler bunlar. Türk edebiyatının "ancak bu kadarı mümkün" sanısının ardına çok rahatça geçebilen, okurla hızlı şekilde "işte ben" bağlantısını kuran metinler..

Çapulcu, Batuhan Dedde'nin "morfinsiz çekilen düş sancıları" ve "rasyonel şizofreni" ardından kaleme aldığı 3. kitabı. Kendi içinde dağınık, kafası oldukça dumanlı, tutunamamış metinler bunlar. Türk edebiyatının "ancak b... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl
Daktiloluyazar okumuş.
Ferrari'sini Satan Bilge

Kalabalık mahkeme salonunun tam ortasında çökmüş haldeydi. O; büyük düşleri olan, zeki, yakışıklı, korkusuz ve ülkenin en seçkin dava avukatıydı. Onu 17 yıldır tanıyordum. Julian'ın şok edici mahkeme gösterileri sürekli gazetelerin ön sayfalarında yer alıyordu. Çoğu kimsenin sadece düşleyebileceği her şeyi elde etmişti: Yıldızlara varan mesleki şöhret, milyonlarca dolarlık banka hesapları, en pahalı semtte olağanüstü bir malikane, özel bir jet, tropikal bir ada ve orada yazlık bir ev ve de çok değer verdiği varlığı - evinin özel yolunun ortasına parkettiği kırmızı bir ferrari. Şimdi ise Büyük Julian kalp krizi geçirmiş, çaresiz bir bebek gibi yerde kıvranıyor ve deli gibi sarsılıyordu. Bütün bunlar üç seneden fazla bir zaman önce yaşanmıştı. Son duyduğum Julian'ın Hindistan'a gittiği idi. Ortaklardan birine hayatını sadeleştirmek istediğini, bazı yanıtlara ihtiyacı olduğunu ve onları bu mistik ülkede bulmayı amaçladığını söylemişti. İşine son vermiş, malikanesini, adasını ve jetini elden çıkarmıştı. Hatta Ferrari'sini bile satmıştı. Bir gün ofisimin kapısı yavaşça açıldı. Kapının ardında canlılık ve enerji yayan, genç ve iyi görünüşünden fazla neredeyse kutsal diyebileceğim bir huzura sahip, gülümseyen bir adam kapıda göründü. İşimi elimden almaya niyetli hızlı bir avukat herhalde diye düşündüm. Genç adam sevdiği bir öğrencisini izleyen Buda gibi gülümseyerek bana bakmayı sürdürdü. Dayanılmaz sessizlikle geçen uzun bir aradan sonra şaşırtıcı bir biçimde emredici bir ses tonuyla konuştu: Tüm konuklarına böyle mi davranırsın John, hele sana mahkeme salonlarının sırrını öğreten birine. Julian? Bu sen misin? İnanamıyorum ! Gerçekten sen misin? Güçlü kahkahası kuşkularımı doğruladı. Önümde duran genç adam uzun süredir kayıp şu Hintli Yogi'den başkası değildi: Julian Mantle. İnanılmaz değişimi karşısında şaşkına dönmüştüm.

Kalabalık mahkeme salonunun tam ortasında çökmüş haldeydi. O; büyük düşleri olan, zeki, yakışıklı, korkusuz ve ülkenin en seçkin dava avukatıydı. Onu 17 yıldır tanıyordum. Julian'ın şok edici mahkeme gösterileri sürekli gazetelerin ön sayfaların... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl
Daktiloluyazar okumuş.
En Son Yürekler Ölür

Bu kez yazar, aşkın yanı sıra organ nakli konusuna da dokundurmuş kalemini. Yaşamla ölümün kıyasıya savaştığı yol ayrımında ge-çen çarpıcı bir öykü. Yanı başımızda yaşanıyormuşçasına gerçek... Sen, gözlerinden ateşler saçarak, zehirli oklarını bana yöneltirken, ben sana âşık oldum Nehir...Sen, tüm şatafatlı tanımlardan sıyrılıp en doğal halinle, yaramazlık yapan çocuklar gibi boynunu bükmüş bağışlanmayı beklerken, ben sana âşık oldum Deniz... Yüreklere düşen ilk kıvılcımlar... Sonsuza dek süreceğine inanılan aşk, mutluluk... Ve o uğursuz kaza! Kadının belleğinde kalan son sözcükler... Sıkı tutun Nehir!...

Bu kez yazar, aşkın yanı sıra organ nakli konusuna da dokundurmuş kalemini. Yaşamla ölümün kıyasıya savaştığı yol ayrımında ge-çen çarpıcı bir öykü. Yanı başımızda yaşanıyormuşçasına gerçek... Sen, gözlerinden ateşler saçarak, zehirli oklarını bana y... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl
Daktiloluyazar şu an okuyor.
Şizofreni Yalnız Oynanmaz

Gittin! Seni benden, beni senden koparttılar! Kahpe bir intihara dönüş bileti kesti gişedeki Azrail! Tımarhanelere kaldırdılar beni, kollarıma kocaman serum şişelerinde gözyaşları bağladılar!Başlamadan bitti aramızdaki her şey! Bitti! Sen, Bitti bile diyemedin! Başlayan şeyler bit(t)er, ben seni sevmeye başlamadım ki... derdim!Bitti! Her bitiş yeni bir başlangıcın fragmanıydı! Aramızda sıradağlar gibi duran aşılmaz engel Biz arkadaşız... diye başlayan o çocukça masal değil, gözü dönmüş psikiyatristlerin yazdıkları ufacık bir kağıt parçasıydı: Şizofrenik semptomlar... diye başlayan ve ...gözlem altında tutulmalı! emir kipiyle noktalanan!Ey kâri! Şimdi dinleyeceğin her şey yalandır... Yalan... Yalan... Yalan... Bir yalanın utana utana gerçeğe dönüşmesi, tüm gerçeklerin arsızca yalana dönmesi ve neyin gerçek neyin yalan olduğunun artık hiçbir öneminin kalmadığı bir kaosun hikâyesidir... Kocaman, hiçbir şeyle tanımlanamayacak kadar büyük bir acının hikâyesi...

Gittin! Seni benden, beni senden koparttılar! Kahpe bir intihara dönüş bileti kesti gişedeki Azrail! Tımarhanelere kaldırdılar beni, kollarıma kocaman serum şişelerinde gözyaşları bağladılar!Başlamadan bitti aramızdaki her şey! Bitti! Sen, Bitti bile... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl
Daha Fazla Göster

Daktiloluyazar şu an ne okuyor?

Şizofreni Yalnız Oynanmaz

%0

Favori Yazarları (0 yazar)

Favori yazarı yok.