Yalnızlar

Zaven Biberyan, Türkiye’nin yakın tarihine farklı bir açıdan baktığı Yalnızlar adlı bu romanında, siyasi iktidarın el değiştirmesiyle toplumun da hızlı bir dönüşüm geçirmeye başladığı 1950′li yılların başlarında, İstanbul’un Anadolu yakasında bir sayfiye yerinde, Erenköy’de, bir yaz hafta sonunda yaşananları anlatıyor. Yazar, bu iki günde yaşananlarla, toplumsal sınıfların ve beraberinde çeşitli statülerden bireylerin iç dünyalarının derin bir psikolojik tahliline girişirken, başta insanlar, sonra da Türk, Ermeni, Yahudi, Rum toplulukları arasında iletişimsizliği, ruhların derinliklerinde gizli şiddet eğilimlerini ve bunların sonucunda kişisel-toplumsal davranış kalıplarında oluşan tahribatın getirdiği yalnızlaşmayı konu ediniyor.
Marjinalliğe zorlanmışların içeriden bakışına sahip, Ermenice ‘Lıgırdadzı’ kitabının Türkçe versiyonu olan Yalnızlar, toplumsal yalnızlığa itilenlerin öfkesiyle bireysel gerçekliklerin kesiştiği noktaya götürüyor bizleri.

“Büyük buzdolabının önünde genç bir kız duruyordu. Boyu aşağı yukarı bir yetmiş beşti, dümdüz mokasenlere rağmen. Açık pembe organzeden elbisesi belden dizkapaklarına kadar konik iniyordu. Bacakları birer şaheserdi. Altın rengi parlak saçlarının ortasında dünyanın en nazik, sevimli çehresi gülümsüyordu. Seventeen’in kapağından inme bir resimdi ve herkes bu resmi seyrediyordu. Kız ise camın arkasından istediği pastaları gösteriyordu. Bir kelime bile Türkçe bilmiyordu. Kovboy filmlerinden ‘yap, okay’ gibi kelimeler belleyenler, kızın etrafında pürtelaş tercüman kesilmişlerdi. Seventeen’in kapak resmi, istediklerini kolayca aldı, aldanmadan parasını ödedi, ifadesi imkânsız bir gülümseyişle, ömründe hiçbir müşteriden bir teşekkür ifadesi duymamış çırağa ‘Thank you.’ dedi, gidip kaldırımın kenarında bekleyen spor arabaya bindi, çalıştırdı. Bütün bakışlar onu uğurladı.
Ağır sesizlik içinde, birisi mırıldandı.
‘Yeni gelen Amerikalılar…’
‘Diplomatın kızı değil mi?’
‘Diplomat mı, Marshall teknisyeni mi?’
‘NATO albayı imiş dediler.’

Zaven Biberyan, Türkiye’nin yakın tarihine farklı bir açıdan baktığı Yalnızlar adlı bu romanında, siyasi iktidarın el değiştirmesiyle toplumun da hızlı bir dönüşüm geçirmeye başladığı 1950′li yılların başlarında, İstanbul’un Anadolu yakasında bir sayfiye yerinde, Erenköy’de, bir yaz hafta sonunda yaşananları anlatıyor. Yazar, bu iki günde yaşananlarla, toplumsal sınıfların ve beraberinde çeşitli statülerden bireylerin iç dünyalarının derin bir psikolojik tahliline girişirken, başta insanlar, sonra da Türk, Ermeni, Yahudi, Rum toplulukları arasında iletişimsizliği, ruhların derinliklerinde gizli şiddet eğilimlerini ve bunların sonucunda kişisel-toplumsal davranış kalıplarında oluşan tahribatın getirdiği yalnızlaşmayı konu ediniyor.
Marjinalliğe zorlanmışların içeriden bakışına sahip, Ermenice ‘Lıgırdadzı’ kitabının Türkçe versiyonu olan Yalnızlar, toplumsal yalnızlığa itilenlerin öfkesiyle bireysel gerçekliklerin kesiştiği noktaya götürüyor bizleri.

“Büyük buzdolabının önünde genç bir kız duruyordu. Boyu aşağı yukarı bir yetmiş beşti, dümdüz mokasenlere rağmen. Açık pembe organzeden elbisesi belden dizkapaklarına kadar konik iniyordu. Bacakları birer şaheserdi. Altın rengi parlak saçlarının ortasında dünyanın en nazik, sevimli çehresi gülümsüyordu. Seventeen’in kapağından inme bir resimdi ve herkes bu resmi seyrediyordu. Kız ise camın arkasından istediği pastaları gösteriyordu. Bir kelime bile Türkçe bilmiyordu. Kovboy filmlerinden ‘yap, okay’ gibi kelimeler belleyenler, k... tümünü göster


Değerlendirmeler

değerlendirme
Profil Resmi
8 puan

http://oklapkutuphanesi.blogspot.de/2012/10/zaven-biberyan-yalnzlar.html

6 puan

Ayaşlı ve kiracılarını hatırlattı, ama onun kadar başarılı bulmadım karakter tasvirlerini.. Ne dilde, ne de üslupta özgün bir şey yok. Yalnız önemli bir yanı var bu kitabın; "ötekilerin" cephesinden anlatıyor o sancılı dönemi..


Baskı Bilgileri

Karton Cilt, 202 sayfa
2000 tarihinde, Aras Yayıncılık tarafından yayınlandı



Diğer baskılar


Etiketler: tarihi roman

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

Burak Uzun
1 kişi

Okumak İsteyenler

ykcsuryoyo Hisui
2 kişi

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski