Sekiz Deniz Yaylası - Yeni Bir Dünya

Yirmi birinci yüzyılı daha doğru bir şekilde yorumlayabilmemiz için öncelikle içinden çıktığımız yüzyılda meydana gelen olayları iyi analiz etmemiz gerekmektedir.
En genel hatları ile baktığımızda yirminci yüzyılda Batılı zihniyetler uygulamaya koydukları politikalarla, hem sanayi devrimi sonucu elde ettikleri büyük imkânlar ve teknolojik yenilenmenin verdiği maddi üstünlüklerini kullanarak hem de söz konusu politikaları uygulamada kendilerine en büyük engeli oluşturan Osmanlının içyapısında çıkardıkları kargaşalarla, Osmanlıyı temel zihniyetiyle beraber tümden bertaraf etmek ve bunun sonucunda kendilerine yeni pazarlar ve sömürgeler açmak için insanoğlunu dünya savaşlarına sürüklemekten çekinmediler. Savaş sonrası, kendi menfaatlerine uygun olarak kurdukları küresel ekonomi-politik yapılandırmayı her şeye rağmen bugün hâlâ korumaya çalışmaktadırlar. 1990lı yıllarla birlikte, Doğu Bloğunun dağılması sonucunda ortaya tek kutuplu bir dünya çıktı. Bütün dünya, Batı Bloğunun zaferle çıktığı bu Soğuk Savaş döneminden sonra, dünyanın çok daha güvenli, barışçıl ve huzur içerisinde olacağını düşünüyordu. Ancak, çok kısa sürede, bu beklentileri boşa çıkaracak gelişmeleri hep birlikte yaşadık. Batı zihniyeti, Yeni Dünya Düzeni sloganı ile dünyayı kendi çıkarlarına göre yeniden şekillendirme projesini yaklaşık yüzyıl sonra bir kez daha uygulamaya koydu. Halbuki bizler, ya bizimlesin ya da karşımızdasın şeklinde özetlenen ve bize empoze edilen bu Yeni Dünya Düzeni projesini kabullenmek mecburetinde değiliz.
Ülkemiz ve insanlarımız tarihte olduğu gibi bugün de emperyalizme karşı topyekün mücadele edebilecek güce ve müktesebata sahip bir ülkedir. Yer altı ve yer üstü zenginlikleri, genç insan potansiyeli, bilgi, hikmet ve tecrübe birikimiyle, kısaca sahip olduğu maddi ve manevi gücüyle bu mücadeleyi kazanabilecek bir ülkedir.

Yirmi birinci yüzyılı daha doğru bir şekilde yorumlayabilmemiz için öncelikle içinden çıktığımız yüzyılda meydana gelen olayları iyi analiz etmemiz gerekmektedir.
En genel hatları ile baktığımızda yirminci yüzyılda Batılı zihniyetler uygulamaya koydukları politikalarla, hem sanayi devrimi sonucu elde ettikleri büyük imkânlar ve teknolojik yenilenmenin verdiği maddi üstünlüklerini kullanarak hem de söz konusu politikaları uygulamada kendilerine en büyük engeli oluşturan Osmanlının içyapısında çıkardıkları kargaşalarla, Osmanlıyı temel zihniyetiyle beraber tümden bertaraf etmek ve bunun sonucunda kendilerine yeni pazarlar ve sömürgeler açmak için insanoğlunu dünya savaşlarına sürüklemekten çekinmediler. Savaş sonrası, kendi menfaatlerine uygun olarak kurdukları küresel ekonomi-politik yapılandırmayı her şeye rağmen bugün hâlâ korumaya çalışmaktadırlar. 1990lı yıllarla birlikte, Doğu Bloğunun dağılması sonucunda ortaya tek kutuplu bir dünya çıktı. Bütün dünya, Batı Bloğunun zaferle çıktığı bu Soğuk Savaş döneminden sonra, dünyanın çok daha güvenli, barışçıl ve huzur içerisinde olacağını düşünüyordu. Ancak, çok kısa sürede, bu beklentileri boşa çıkaracak gelişmeleri hep birlikte yaşadık. Batı zihniyeti, Yeni Dünya Düzeni sloganı ile dünyayı kendi çıkarlarına göre yeniden şekillendirme projesini yaklaşık yüzyıl sonra bir kez daha uygulamaya koydu. Halbuki bizler, ya bizimlesin ya da karşımızdasın şeklinde özetlenen ve bize empoze edilen bu Yeni Dünya Düzeni projesini kabullenmek m... tümünü göster


Değerlendirmeler

değerlendirme
Filtrelere göre değerlendirme bulunamadı

Baskı Bilgileri



ISBN
9786053952848

Etiketler: genel

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

Okumuş kimse bulunamadı.

Okumak İsteyenler

falconv
1 kişi

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski