Reşat Nuri`nin Romancılığı

Reşat Nuriyi yalnızca bir halk yazarı sanan aydınlarımızın sayısı az değil. Reşat Nuriyi okudukça onda pek farkına varılmamış güzellikler buldum, romanımızın klasiklerinden biri olduğunu gördüm.Başta Çalıkuşu olma küzere birçok romanıyla günümüzde de ilgiyle okunan, Türk edebiyatının en popüler romancılarından Reşat nuri Güntekin üzerine, roman eleştirisi denince akla ilk gelen isim Fethi Nacinin kaleminden kapsamlı bir çalışma...Harabelerin Çiçeğinden Son Sağanaka Reşat Nuri Güntekinin romanları hakkında bugüne kadar farkedilmemiş-dile getirilmemiş birço saptamanın yanı sıra, Güntekinin 19 romanı eşliğinde, Kurtuluş Savaşı yıllarından 40lara, ibretlik bir Türkiye panoraması!Ahmet Hamdi Tanpınar, O, Türkçenin ortasında geniş bir sevgi ve şefkat ürpermesi idi diyor Reşat Nuri Güntekin için; Fethi Naci ekliyor: Sevgi ve şefkat, Reşat Nurinin romanlarında söz olarak kalmaz, iyilik olarak dayanışma olarak somutlaşır. İyilik etkiler bizi, kötülüğe kızar geçeriz. TADIMLIKPayitaht BürokrasisiReşat Nuri, Çalıkuşunda, özellikle Zeyniler köyünü betimleyerek Anadolu gerçekliğini gözler önüne serer; ama yalnızca Anadolu köylerinde, kasabalarında, kentlerinde değil, İstanbulda da boğucu varlığını sürdüren bürokrasinin üzerinde de ısrarla durur, her bölümde bürokrasinin eleştirisini yapar (başka birçok romanında da!), ne var ki Çalıkuşundan söz edilirken bu bürokrasi eleştirisi üzerinde nedense pek durulmamıştır.Feride, Anadolu vilâyetlerinden birinde bir hocalık almaya, bütün hayatını, çoluk çocuk arasında, şen ve mesut geçirmeye karar vermiştir; bunun için de diploması birden önem kazanmıştır (s. 115). Maarif Nezaretine gidiyor (s. 120): Girintili çıkıntılı sofalar, binanın alt başından üst başına kadar acaip merdivenler, bu sofalarda, bu merdivenlerde bir alay insan. Kimseye bir şey sormağa cesaret edemiyor, şaşkın şaşkın etrafıma bakıyordum. İlk zılgıtı bir hademeden yer: Nazır Bey, yahut Paşayı görmek istiyorum. deyince aldığı cevap, Böyle şey için Nazır Bey rahatsız edilmez. Git, dairesine söyle. Usulü dairesinde muamele yap! (s. 121)Naime Hocanım yardımcı olur (rastlantılar ve iyiliksever insanlar...), Ferideyi ilgili daireye götürür, ikinci zılgıtı Tedrisat-ı iptidaiye Dairesi Müdir-i Umumîsinden (İlköğretim Dairesi Genel Müdürü) yer: İnsan, nasıl çıldırmaz? İstida ile şahadetname arasındaki farktan haberleri yoktur. Sonra muallimlik isterler; daha sonra da maaş az, yer uzak diye kafa tutarlar. (s. 122)Sonra gene Naime Hocanım yardımcı olur, Ferideyi tanıdık bir şube müdürüne götürür (Hocanım, daha önce, Nezarette tanıdığınız kimse yok mu? diye sormuştu.): hiddetten ateş püsküren müdür, Naime Hocanımı görünce yumuşamıştır ama bizimkiler bu mektebin (Notre Dame de Sion -F.N.) diplomasını tanımıyorlar der. İstanbulda Fransızca muallimliği yapabileceğini söyleyen Müdüre Mutlaka vilâyetlerden birine gitmek mecburiyetindeyim diyen Ferideye Müdürün cevabı ilginçtir: Amma yaptın ha! Gönlünün rızasıyla Anadoluya gitmek isteyen muallimeye ilk defa tesadüf ediyorum. Ayol, biz muallimlerimizi İstanbuldan çıkarıncaya kadar akla karayı seçeriz. (s. 125)Müdür, dilekçe yazma işini bir memura yükler; Ferideye İki üç gün sonra gelmesini söylerler ama tam bir ay sürüklenir, o da memurun (Şahap Efendi: İyiliksever insan) çabalamasıyla. Bu defa da Genel Müdür, Mektebin Nezaret-i Celilece musaddak değilmiş. Bu diploma ile memuriyet verilmez. (s. 128) der.Feride öteki müdüre başvurur, o da bir şey yapılamayacağını söyler, ama o sırada odada Nazır Beyefendiyi tanıyan bir beyefendi (Feride, sonradan büyük bir şair olduğunu öğrenir) vardır, müdür ona rica eder, o da Ferideyi alır, Nazıra götürür: Yarım saat sonra B... Vilâyetinin, merkez muallimliğine tayin edilmiş bulunuyordum. (s. 130) (Gene rastlantı! Gene iyiliksever bir insan!)

Reşat Nuriyi yalnızca bir halk yazarı sanan aydınlarımızın sayısı az değil. Reşat Nuriyi okudukça onda pek farkına varılmamış güzellikler buldum, romanımızın klasiklerinden biri olduğunu gördüm.Başta Çalıkuşu olma küzere birçok romanıyla günümüzde de ilgiyle okunan, Türk edebiyatının en popüler romancılarından Reşat nuri Güntekin üzerine, roman eleştirisi denince akla ilk gelen isim Fethi Nacinin kaleminden kapsamlı bir çalışma...Harabelerin Çiçeğinden Son Sağanaka Reşat Nuri Güntekinin romanları hakkında bugüne kadar farkedilmemiş-dile getirilmemiş birço saptamanın yanı sıra, Güntekinin 19 romanı eşliğinde, Kurtuluş Savaşı yıllarından 40lara, ibretlik bir Türkiye panoraması!Ahmet Hamdi Tanpınar, O, Türkçenin ortasında geniş bir sevgi ve şefkat ürpermesi idi diyor Reşat Nuri Güntekin için; Fethi Naci ekliyor: Sevgi ve şefkat, Reşat Nurinin romanlarında söz olarak kalmaz, iyilik olarak dayanışma olarak somutlaşır. İyilik etkiler bizi, kötülüğe kızar geçeriz. TADIMLIKPayitaht BürokrasisiReşat Nuri, Çalıkuşunda, özellikle Zeyniler köyünü betimleyerek Anadolu gerçekliğini gözler önüne serer; ama yalnızca Anadolu köylerinde, kasabalarında, kentlerinde değil, İstanbulda da boğucu varlığını sürdüren bürokrasinin üzerinde de ısrarla durur, her bölümde bürokrasinin eleştirisini yapar (başka birçok romanında da!), ne var ki Çalıkuşundan söz edilirken bu bürokrasi eleştirisi üzerinde nedense pek durulmamıştır.Feride, Anadolu vilâyetlerinden birinde bir hocalık almaya, bütün hayatını... tümünü göster


Değerlendirmeler

değerlendirme
Filtrelere göre değerlendirme bulunamadı

Baskı Bilgileri



ISBN
9750805445

Etiketler: eleştiri-kuram

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

Okumuş kimse bulunamadı.

Okumak İsteyenler

Okumak isteyen bulunamadı.

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski