Kadın Bedeni ve Özgürleşme

“Kadın, erkekle aynı dünyayı paylaşmasına rağmen, aynı toplumsal koşulları paylaşmamakta, aynı akla sahipken, aynı özgürlüğü yaşayamamaktadır. Çünkü öncelikle annedir, bir erkeğin eşidir. Yaşamı kendinden başka herkesindir. Yaşamındaki bu çoklu sahiplenme ve yapmak zorunda kaldığı beklentiler, kadının kendisi üzerine düşünmesini ve kendi istemlerini hayata geçirmesini engellemektedir. Ayrıca, erkin gücün dışında tutulduğu için, bu günü ve geleceği şekillendiren süreçlerin denetimindende mahrum kalmıştır.”

Feminist düşünce tarihinde, kadını özgürleşme arayışında kadının, ezilmişliğinin, bağımlılığa sessiz kalışının tarihini kurumsal açıdan inceleyen Simone De Beauvoir’e, çağında kadın muhafazakarlığına inat bir dik başlılıkla ideallerini yaşamlarına geçiren Charlotte Perkins Gilman ve Emma Goldman’ın eserlerine, kadın bedeninin erkek kontrolünden bağımsızlaşarak kendi zenginliğini ve çeşitliliğini fark edebilmesinin yollarını tartışan Shulamith Firestone ve Kate Millet’e, Freud ve Lacan’ın feminist eleştirisine, anlam beden ilişkisini sorgulayarak, dili bilimin nesnesi olan konuşan özneyi tekrar kurmayı ve kadın yazının görünürlüğünü tartışan Luce İrigaray, Héléne Cixous’a ve Julia Kristeva’ya yer verilmiştir.

“Kadın, erkekle aynı dünyayı paylaşmasına rağmen, aynı toplumsal koşulları paylaşmamakta, aynı akla sahipken, aynı özgürlüğü yaşayamamaktadır. Çünkü öncelikle annedir, bir erkeğin eşidir. Yaşamı kendinden başka herkesindir. Yaşamındaki bu çoklu sahiplenme ve yapmak zorunda kaldığı beklentiler, kadının kendisi üzerine düşünmesini ve kendi istemlerini hayata geçirmesini engellemektedir. Ayrıca, erkin gücün dışında tutulduğu için, bu günü ve geleceği şekillendiren süreçlerin denetimindende mahrum kalmıştır.”

Feminist düşünce tarihinde, kadını özgürleşme arayışında kadının, ezilmişliğinin, bağımlılığa sessiz kalışının tarihini kurumsal açıdan inceleyen Simone De Beauvoir’e, çağında kadın muhafazakarlığına inat bir dik başlılıkla ideallerini yaşamlarına geçiren Charlotte Perkins Gilman ve Emma Goldman’ın eserlerine, kadın bedeninin erkek kontrolünden bağımsızlaşarak kendi zenginliğini ve çeşitliliğini fark edebilmesinin yollarını tartışan Shulamith Firestone ve Kate Millet’e, Freud ve Lacan’ın feminist eleştirisine, anlam beden ilişkisini sorgulayarak, dili bilimin nesnesi olan konuşan özneyi tekrar kurmayı ve kadın yazının görünürlüğünü tartışan Luce İrigaray, Héléne Cixous’a ve Julia Kristeva’ya yer verilmiştir.


Değerlendirmeler

değerlendirme
Filtrelere göre değerlendirme bulunamadı

Baskı Bilgileri

Karton Cilt, 201 sayfa
Eylül2010 tarihinde, İlya Yayınevi tarafından yayınlandı


ISBN
978-9944-260-80-0
Dil
Türkiye Türkçesi

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

bayanc Merve Arslanalp Fridakahloo
3 kişi

Okumak İsteyenler

Mervedebrekara ercan511
2 kişi

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski