İslam ve Osmanlı Hukukunda Kölelik ve Cariyelik

Kuşkusuz ki kölelik, insan haklarına ve ahlaka tamamen aykırı bir düşüncedir. Ama, sanayileşme öncesinde özellikle Batıda köleliğe, çoğu düşüncedir. Ama, sanayileşme öncesinde özellikle Batıda köleliğe, çoğu filozoflar da devlet adamları da karşı çıkmıyordu. Batıdaki anti-köleci yaklaşımların temelinde dînî, felsefî ve sosyal etkilerden çok ekonomik sebepler bulunmaktadır. Kaldı ki günümüzde, çoğu devlet kontrolünde olmak üzere, ahlaki düzeyi düşük yerlerde kadınlara yapılan uygulama ile, Bosnada esir alınan kadınlara karşı yapılan tecavüz, Batılı dünyanın köle ve cariye hukukunda ulaştığı son seviyeyi açıkça göstermektedir. İslam Hukukunda köle ve cariyeliğin savaş esirliği dışındaki tüm kaynakları kurutulmuştur. Savaş esiri mutlaka köle yapılacak diye bir kayıt da yoktur; alınan savaş esirisen uygulanacak beş seçenekten sadece biri kölelik statüsüdür; ancak bu statüye konulmanın da bir takım şartları vardır. Bu şartların birinin yokluğu halinde, savaşta alınan esirlerin köle-cariye yapılması mümkün değildir. Bugün dünyada kölelik ve cariyeliğin kaldırılmış olması, İslâm Hukukunun bir hedefinin daha gerçekleşmiş olmasından başka birşey değildir. Bu kitap tarihi bir kurum olmakla birlikte, günümüzde de zaman zaman nükseden kölelik ve cariyeliğin, mukâyesili hukukta, İslâm Hukukunda ve Osmanlıdaki konumunu sistematik olarak ortaya koymayı hedefleyen sahasındaki ilk ciddi araştırmadır...

Kuşkusuz ki kölelik, insan haklarına ve ahlaka tamamen aykırı bir düşüncedir. Ama, sanayileşme öncesinde özellikle Batıda köleliğe, çoğu düşüncedir. Ama, sanayileşme öncesinde özellikle Batıda köleliğe, çoğu filozoflar da devlet adamları da karşı çıkmıyordu. Batıdaki anti-köleci yaklaşımların temelinde dînî, felsefî ve sosyal etkilerden çok ekonomik sebepler bulunmaktadır. Kaldı ki günümüzde, çoğu devlet kontrolünde olmak üzere, ahlaki düzeyi düşük yerlerde kadınlara yapılan uygulama ile, Bosnada esir alınan kadınlara karşı yapılan tecavüz, Batılı dünyanın köle ve cariye hukukunda ulaştığı son seviyeyi açıkça göstermektedir. İslam Hukukunda köle ve cariyeliğin savaş esirliği dışındaki tüm kaynakları kurutulmuştur. Savaş esiri mutlaka köle yapılacak diye bir kayıt da yoktur; alınan savaş esirisen uygulanacak beş seçenekten sadece biri kölelik statüsüdür; ancak bu statüye konulmanın da bir takım şartları vardır. Bu şartların birinin yokluğu halinde, savaşta alınan esirlerin köle-cariye yapılması mümkün değildir. Bugün dünyada kölelik ve cariyeliğin kaldırılmış olması, İslâm Hukukunun bir hedefinin daha gerçekleşmiş olmasından başka birşey değildir. Bu kitap tarihi bir kurum olmakla birlikte, günümüzde de zaman zaman nükseden kölelik ve cariyeliğin, mukâyesili hukukta, İslâm Hukukunda ve Osmanlıdaki konumunu sistematik olarak ortaya koymayı hedefleyen sahasındaki ilk ciddi araştırmadır...


Değerlendirmeler

değerlendirme
Filtrelere göre değerlendirme bulunamadı

Baskı Bilgileri



ISBN
9754731454

Etiketler: din

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

Okumuş kimse bulunamadı.

Okumak İsteyenler

elifpotok
1 kişi

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski