Gülfim Abla

Yıllarca gençler anlattı o dinledi...

-Ekmek arası patates yemekten bıktım. Kız arkadaşım beni aldatıyor. Ev arkadaşlarım da dahil hepimiz çay, patates, makarna ve ter kokuyoruz. Üniversite bu mu?
-Yavrum benim, bu. Üç aşağı, beş yukarı üniversite bu. Allah zihin açıklığı versin.

Her soruyu aklı yettiğince cevapladı...

-Hiç arkadaşım yok. Çok da mutluyum. Aynen devam edeyim mi?
-Canım yavrum, başka şansın varmış gibi...

Bu sefer Gülfim Abla sazı eline alıyor. Yılların suskunluğunu bozuyor, ne derdi varsa ortaya döküyor, çatır çatır anlatıyor.

''Benim kemik yaşım 67 fakat sıfatım taze. Genetik bir mirasın sefasını sürüyorum. Sürüyordum en azından bugünlere kadar...''

-Ben sana iyi gelmiyorum Gülfim. Ben sana layık değilim.
-Ergen mi var lan senin karşında? Sen kimi kandırıyorsun?
-Münireylen barıştık.
(İsme bak? Münire bunun metresidir.)
-Allah senin cezanı vermesin! Şunun ismine bak!

''Az önce içim elime verilmişti. Hiçbir şeye itimadım kalmamıştı artık. Kendi tazyikiyle tenceresinin kapağını fırlatan patlamış mısırlar gibi ben de ıstırap, güç ve öfke topluyordum. Bu benim, telaffuzu zor bir İzlanda yanardağı misali patlayışımın hikâyesidir.''

Yıllarca gençler anlattı o dinledi...

-Ekmek arası patates yemekten bıktım. Kız arkadaşım beni aldatıyor. Ev arkadaşlarım da dahil hepimiz çay, patates, makarna ve ter kokuyoruz. Üniversite bu mu?
-Yavrum benim, bu. Üç aşağı, beş yukarı üniversite bu. Allah zihin açıklığı versin.

Her soruyu aklı yettiğince cevapladı...

-Hiç arkadaşım yok. Çok da mutluyum. Aynen devam edeyim mi?
-Canım yavrum, başka şansın varmış gibi...

Bu sefer Gülfim Abla sazı eline alıyor. Yılların suskunluğunu bozuyor, ne derdi varsa ortaya döküyor, çatır çatır anlatıyor.

''Benim kemik yaşım 67 fakat sıfatım taze. Genetik bir mirasın sefasını sürüyorum. Sürüyordum en azından bugünlere kadar...''

-Ben sana iyi gelmiyorum Gülfim. Ben sana layık değilim.
-Ergen mi var lan senin karşında? Sen kimi kandırıyorsun?
-Münireylen barıştık.
(İsme bak? Münire bunun metresidir.)
-Allah senin cezanı vermesin! Şunun ismine bak!

''Az önce içim elime verilmişti. Hiçbir şeye itimadım kalmamıştı artık. Kendi tazyikiyle tenceresinin kapağını fırlatan patlamış mısırlar gibi ben de ıstırap, güç ve öfke topluyordum. Bu benim, telaffuzu zor bir İzlanda yanardağı misali patlayışımın hikâyesidir.''


Değerlendirmeler

değerlendirme
Filtrelere göre değerlendirme bulunamadı

Baskı Bilgileri

Karton Cilt, 180 sayfa
2013 tarihinde, Okuyan Us Yayınları tarafından yayınlandı


ISBN
6055134174
Dil
Türkiye Türkçesi

Etiketler: roman (yerli)

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

serdakayman ezgidkyl seyyah1453 eylulberna burcuva
5 kişi

Okumak İsteyenler

nebahatt esirma
2 kişi

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski