Cinayet İşlemek İstiyorum

Sabutay; sert mizaçlı, kural tanımayan bir baş komiser, duygusal ve psikopat; önce işkence yapıp sonra soru soruyor. Biraz şantajcı, biraz hırsız; öyle ki operasyonlardaki "ganimete" el koyacak kadar arsız. Pek sevilmiyor; İzmir'e tayini çıkınca İstanbul'daki mesai arkadaşları açık etmeseler de seviniyorlar.
Ali Ekber; birçok dil bilen, kültürlü ama bir insanı gözünü kırpmadan yok edebilecek kadar donanımlı ve soğukkanlı, yeraltı ilişkileri maksimum düzeyde, çeşitli nedenlerden dolayı "tövbekâr" olmak zorunda kalmış bir kaçakçı.
Bu iki adamın arasındaki kan davasının ne zaman başladığını kendileri dâhil kimse bilmiyor. Defalarca karşılaşmış, birbirlerine izleri asla silinmeyecek maddî / manevî ağır hasarlar vermiş zıt karakterli bu iki adam İzmir'de son kez karşı karşıya gelir. Ama bu kez işbirliği yapmak zorundadırlar, çünkü birbirlerine duydukları nefretten daha önemli bir şey vardır: Özgür!
On üç yaşında, kimsesi olmayan daha doğrusu kimsesiz sanılan bir çocuk.
Bu çocuğun özelliği ne?
CIA, MİT, EYP (Yunan Gizli Servisi) gibi üst düzey haber alma örgütlerinin tek hedefi Özgür isimli çocuk! Neden?
Neredeyse Türk - Yunan savaşı çıkaracak olan bu çocuğu bu kadar değerli kılan özellikler nedir?
Yapanların yasaları takmadığı, kimin eli kimin cebinde olduğu belli olmayan kirli, boktan bir dünyada birbirlerinden öldüresiye nefret eden bu iki pislik herif için neden vazgeçilmez bu çocuk?
İstanbul'da başlayıp, Yunan Adaları ve Atina’da devam eden ve Kıbrıs Rum Kesimi’nde son bulan; devletlerin, orduların, gizli servislerin, politikacıların, diplomatların, işadamlarının, terör örgütlerinin, dünyaya meydan okuyan karanlık şebekelerin, irili ufaklı çetelerin, itirafçı suç örgütlerinin, başıboş teröristlerin cirit attığı kan ve ateş cehenneminin ortasında, kaçırılan çocuğu bulmak için ellerinden geleni artlarına koymayan bu iki adamın canlarını hiçe sayarak giriştikleri mücadeleyi soluk soluğa okuyacaksınız.
Çağın hızını yakalamaya çalışmış yazar. Başarıp başaramadığına siz karar vereceksiniz.
Bütün kaybedenlere

Sabutay; sert mizaçlı, kural tanımayan bir baş komiser, duygusal ve psikopat; önce işkence yapıp sonra soru soruyor. Biraz şantajcı, biraz hırsız; öyle ki operasyonlardaki "ganimete" el koyacak kadar arsız. Pek sevilmiyor; İzmir'e tayini çıkınca İstanbul'daki mesai arkadaşları açık etmeseler de seviniyorlar.
Ali Ekber; birçok dil bilen, kültürlü ama bir insanı gözünü kırpmadan yok edebilecek kadar donanımlı ve soğukkanlı, yeraltı ilişkileri maksimum düzeyde, çeşitli nedenlerden dolayı "tövbekâr" olmak zorunda kalmış bir kaçakçı.
Bu iki adamın arasındaki kan davasının ne zaman başladığını kendileri dâhil kimse bilmiyor. Defalarca karşılaşmış, birbirlerine izleri asla silinmeyecek maddî / manevî ağır hasarlar vermiş zıt karakterli bu iki adam İzmir'de son kez karşı karşıya gelir. Ama bu kez işbirliği yapmak zorundadırlar, çünkü birbirlerine duydukları nefretten daha önemli bir şey vardır: Özgür!
On üç yaşında, kimsesi olmayan daha doğrusu kimsesiz sanılan bir çocuk.
Bu çocuğun özelliği ne?
CIA, MİT, EYP (Yunan Gizli Servisi) gibi üst düzey haber alma örgütlerinin tek hedefi Özgür isimli çocuk! Neden?
Neredeyse Türk - Yunan savaşı çıkaracak olan bu çocuğu bu kadar değerli kılan özellikler nedir?
Yapanların yasaları takmadığı, kimin eli kimin cebinde olduğu belli olmayan kirli, boktan bir dünyada birbirlerinden öldüresiye nefret eden bu iki pislik herif için neden vazgeçilmez bu çocuk?
İstanbul'da başlayıp, Yunan Adaları ve ... tümünü göster


Değerlendirmeler

değerlendirme
Filtrelere göre değerlendirme bulunamadı

Baskı Bilgileri

Karton Cilt, 288 sayfa
Nisan2007 tarihinde, Karşı Kıyı tarafından yayınlandı


ISBN
9789756481851
Dil
Türkiye Türkçesi

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

veli
1 kişi

Okumak İsteyenler

Okumak isteyen bulunamadı.

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski