Cariye Ayşe Nihal

93 Harbi olarak bilinen 1878'deki Rus Harbinden sonra Kafkasya'dan İstanbul'a göç eden Çerkez bir ailenin küçük kızıydı. Beş yaşındayken Yıldız Sarayı'nın haremine satıldı. Saray'da büyüdü ve uzun boyu, narin endamı, iri ela gözleriyle Ayşe Nihal, haremin en güzel cariyelerinden biri oldu. Bir kızgınlık anında Padişah II. Abdülhamit hakkında söylediği sözler ve cuma selamlığına çıkmak istememesi başına olmadık dertler açtı. Şehzadelere, paşalara layık görülüyordu; ama o, Padişah'ın da ikazını dinlemeyip, Maiyet-i Seniye Çavuşu Fahri Efendi'yle evlendi ve Anadolu yollarına düştü. Gittiği yerlerde, vakur hal ve davranışlarıyla saygı gördü, "Saraylı Hanım" diye çağrıldı. Ne var ki gelişen olaylar; Abdülhamit'in kocasını sürgüne göndermesi, Damat Ferit'in ittihatçılara açtığı savaş ve Yozgat'ta Çapanoğulları İsyanı; bir de kocasının hataları, o vakur Saraylı Hanım'ın yaşamını altüst etti.

Türk romanının yüzakı Hasan Eskil'e bir teşekkür Yeterm'Ola?
İlk romanı "Köprüde Kadınlar Var"ı gecenin bir yarısı elime alıp sabah ezanında bitirdiğim zaman, Türk romanı adına duyduğum kıvancı şu anda da yaşıyorum.
Saraydan çıkıp serüvenini Anadolu'da sürdüren güzel mi güzel bir "Cariye"nin yaşamı, içinde o canım, o eşi menendi olmayan ve olmayacak, o yüce insan Mustafa Kemal'in de yer aldığı bir roman. Evet ısrarla ve dahi inatla yazıyorum, bu da ele alındığında bırakılamayacak bir roman, gerçeğe Hü!..
Sözümün özü: Hasan Eskil son yıllarda Türk romanının gerçek yüzakıdır, bu cana göre de. O'na salt bir teşekkür yeterm'ola? Ah ki ah, bir de şu kadarını kestik, şu kadarını öldürdük dese/diyebilse dünyaca ünlenecek! Bu yönde yeteneksizin teki!. Neyse ki bunlara gereksinimi yok! Fikret Otyam

93 Harbi olarak bilinen 1878'deki Rus Harbinden sonra Kafkasya'dan İstanbul'a göç eden Çerkez bir ailenin küçük kızıydı. Beş yaşındayken Yıldız Sarayı'nın haremine satıldı. Saray'da büyüdü ve uzun boyu, narin endamı, iri ela gözleriyle Ayşe Nihal, haremin en güzel cariyelerinden biri oldu. Bir kızgınlık anında Padişah II. Abdülhamit hakkında söylediği sözler ve cuma selamlığına çıkmak istememesi başına olmadık dertler açtı. Şehzadelere, paşalara layık görülüyordu; ama o, Padişah'ın da ikazını dinlemeyip, Maiyet-i Seniye Çavuşu Fahri Efendi'yle evlendi ve Anadolu yollarına düştü. Gittiği yerlerde, vakur hal ve davranışlarıyla saygı gördü, "Saraylı Hanım" diye çağrıldı. Ne var ki gelişen olaylar; Abdülhamit'in kocasını sürgüne göndermesi, Damat Ferit'in ittihatçılara açtığı savaş ve Yozgat'ta Çapanoğulları İsyanı; bir de kocasının hataları, o vakur Saraylı Hanım'ın yaşamını altüst etti.

Türk romanının yüzakı Hasan Eskil'e bir teşekkür Yeterm'Ola?
İlk romanı "Köprüde Kadınlar Var"ı gecenin bir yarısı elime alıp sabah ezanında bitirdiğim zaman, Türk romanı adına duyduğum kıvancı şu anda da yaşıyorum.
Saraydan çıkıp serüvenini Anadolu'da sürdüren güzel mi güzel bir "Cariye"nin yaşamı, içinde o canım, o eşi menendi olmayan ve olmayacak, o yüce insan Mustafa Kemal'in de yer aldığı bir roman. Evet ısrarla ve dahi inatla yazıyorum, bu da ele alındığında bırakılamayacak bir r... tümünü göster


Değerlendirmeler

değerlendirme
Filtrelere göre değerlendirme bulunamadı

Baskı Bilgileri

Karton Cilt, 360 sayfa
2007 tarihinde, Barana Yayınları tarafından yayınlandı


ISBN
9789758216093
Dil
Türkiye Türkçesi

Diğer baskılar


Etiketler: tarihi roman

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

Nicole
1 kişi

Okumak İsteyenler

Okumak isteyen bulunamadı.

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski