Kuralsız Okuma Grubu

Birlikte seçelim, birlikte okuyalım, isteyen ve okuyanla birlikte tartışalım📖📚📒


Tür: Genel | Açılış, 26 Temmuz 2018
<< tüm tartışmalar

Nermin Yıldırım-Misafir

Tartışma Cevapları
1 2 ileri »

11 ile 14 arası cevap gösteriliyor, toplam 14 cevap.
3 kişiden 3 kişi beğenmiş.

Yine çok güzel yorumlar yapmışsınız. Ben kitabı çok sevdim fakat yorum yapamıyorum malesef. Yorum yerine Nermin Yıldırım'ın röportajını paylaşayım sizlerle, aslında röportajda Dokunmadan kitabıyla ilgili konuşuyorlar ama dayanamamış araya Misafir'i de katmış. Ben çok keyif alarak dinledim.

https://open.spotify.com/episode/2pwAXFifxMcyzLn3xgAAji?si=pFSSSF7iQXaeaCWtFAJ3-g&nd=1

5 yıl, 4 ay     
4 kişiden 4 kişi beğenmiş.

Merhabalar.

Ben de ay bitmeden ancak bitirebildim kitabı. Özlem'in yorumu burada bir süre tek kaldığı için üzgünüm, sevgili Bilge yetişmiş imdada yine:)

Benim için ilk kitabı olmadı Nermin Yıldırım'ın, olacaktı aslında ama bu yazara karar verdiğimizde iki kitabını birden aldım, aralık ayı başında Unutma Dersleri kitabını okudum, ayın son günlerinde de Misafir'i...

Öncelikle Nermin Yıldırım'ın şahsi olarak kafa yapısını çok sevdim ve kendime yakın buldum. Toplumsal olaylara bakış açısı ve nostaljik şeylerden özlemle bahsetmesi çok yakın hissettirdi. Yalnız bu sorun sayılır mı bilmiyorum çünkü Rikkat ya da Esin'den ziyade fena halde bir Nermin Yıldırım gördüm kitapta sanki. Ne anlatırlarsa anlatsınlar aynı kişi gibiydiler ya da bana öyle geldi... Rikkat'in birkaç eski kelime kullanması haricinde üslup farkı göremedim sanki. Sanki yazar rahatça bir oturuşta yazmış (her sene bir roman yazmak kolay olmasa gerek), biz de rahatça bir oturuşta okuyabilelim diye:) Bütün kitaplarını okumadım ama umarım derinliği olan gerçek karakterler ve ince ince işlenmiş atmosferler yaratmıştır/yaratabilir Nermin Yıldırım. Çünkü güzel dersler vermeye ve gerekli konulara parmak basmaya niyeti var gibi.

Kitapla ilgili ayrıntılara gelince, ara ara kullanılan atasözü, deyim ve eski-garip tamlamalar hoşuma gitti.
Nostaljik değinmeler görmek de hoş. 19 yaşındaki Esin'in zoraki Nostalji tv izleyip Erkan Yolaç'tan bahsetmesi garip geldi ama:)
Savunma ve sağlık bakanlığı işbirliği, muhaliflerin ayıklanıp yok edilmesi de önemli konular. Asıl atmosferi bu veriyor sanırım, distopik ya da güncel atmosfer:)
Sonra yaşamaktan ve düşmekten korkmamak gibi telkinler, iyi ile kötünün siyahla beyaz gibi net olmaması gibi temiz bakış açıları da vardı.
Filmlere, şarkılara, gerçek olaylara atıflar da vardı kitapta. Filmlerden Rikkat'in Yedinci Mühür filminin karakteri gibi hissetmesi vardı örneğin, ölümle satranç oynayan adam gibi...
Bir de erkek egemen topluma eleştiri de gizliydi kitapta bence. Babalar, Mennanlar, Ademler vs. Hatta dillendirildiği de oldu, hep abilerin ve babaların sözü geçiyor diyordu bir yerde (sanırım Rikkat söylüyordu).

Bu arada Özlem, Canan'ı anmışsın, ben de çok sevdim Canan'ı. Bize net geldi ama aslında o neşeli görünüşün altında trajedi varmış. Hakikaten hasta imiş, zaten Rikkat de bahsediyor ya kötü zamanlarını görmedi Esin diye... Ama yaşadığı yeri bir hapishaneye bile benzese huzur ve neşe içinde yaşamanın yolunu bulabilmesi güzeldi. Keşke hep öyle kalabilseydi... Ama bırakmıyorlar tabii, kalbini kırıyorlar böyle insanların.

Ben en çok Adalı'nın öyle kolayca Esinle birlikte kaçabilmesine şaşırdım. Kaçacaksa da ayrı kaçmalıydı, birlikte kaçtıkları anlaşılınca Adalı da M-3 sayılıp Dudu teyzenin yanında şıp diye bulabilirler onları. Umarım bulamazlar:))

Bu arada Bilge'nin şiir gibi güzel yazılmış eleştirisini de çok yerinde buldum, duyguların fazlaca açıklandığı ya da didaktik kaçan yerler vardı kitapta bence de.

Yine de iyi ki okuduk, tanıştık. Başka kitaplarda buluşmak üzere.

Ben de iyi seneler diliyorum herkese, Özlem dediğin gibi umutlu ve musmutlu bir yıl olur umarım hepimiz için, olabildiği kadar...

5 yıl, 4 ay     
2 kişiden 2 kişi beğenmiş.

Kitabı şu an şu saatte bitirmiş bulunmaktayım. Rikkat karakteri kitabın ortalarında beni, karamsarlığı, geçmişe takılıp kalması, mızmızlığı ile iyice bezdirse de vazgeçmedim okumaktan. Nihayetinde 2019'a onun bana aşıladığı o bedbin ruh hali ile girmek istemedim. Şükür ki en nihayetinde toparlanıp kendine geldi.

Yazar biri yaşlı, diğeri genç olmak üzere iki farklı bakış açısı yakalamış ve hayata bakış açısını ve üslubunu bu iki karakter üzerinden konuşturmak istemiş. Hem Rikkat kadar olgun bir kadın gem Esin kadar yeni yetme. Ayrıca yazarın dilinin muzipliği de hoşuma gitti. Kurduğu cümleleri , zaman zaman anlamakta zorlanarak iki kere okumak pahasına da olsa ... Ama işte şu bizim yazarlarımızın (özellikle son dönem) içine saplanıp kaldığı, tezattan anlam çıkarma, ve okuyucuya her şeyi didik didik anlatma sevdası yok mu... O upuzun cümleleri sadeleştirdiğinizde, zıtlıkları teke indirgediğinizde cümleler nasıl da bodurlaşıp, büyülü havasını kaybediyor. Tıpkı makyajlı görüğümüz ünlü artistlerin objektiflere makyajsız , alelade bir kılıkta yakalanması gibi.

Bir de yukarıda söyledğim gibi okuyucuya her şeyi tek tek anlatmak, onun durumdan vazife çıkarmasına müsaade etmeden onun yerine hissetmek, onun yerine düşünmek, onun yerine fikir yürütmek. keşke biz "cahil" okuyucuları biraz kendi halimize bıraksalar, anlatacaklarını bizim algı sahamıza girmeden anlatıp çekilseler de bizde rahat rahat beyin fırtınası yapabilsek.

Şimdi tamam ile haksızlıkda yapmayayım. Çok esaslı tespitleri de var. Özellikle annesi ile son buluştuğu kısmı çok beğendim.

Benden şimdilik bu kadar.. : ))



5 yıl, 4 ay     
4 kişiden 4 kişi beğenmiş.

Merhaba arkadaşlar:)
Yılın son kitabı Nermin Yıldırım Misafir...
Yazarı zaten çok severim , hemen tüketmemek için de iki kitabı hep yedek durur kütüphanemde:) önceliği yeni kitabına vermiş olduk hep beraber. İlk olarak birlikte okuduğumuz için çok mutluyum tüm arkadaşlara teşekkür ederim.
Misafir konu alarak yine iki kadın karakterin iç dünyalarındaki sarsıntıların, geçmişe takılı Özlem ve anılarının, "Ev" dedikleri akıl hastanesinde yollarının kesişmesiyle iç içe geçen anlatımları ele alıyor. Yine diyorum çünkü yazarın her kitabında ana karakter bir kadın oluyor. Ve yazarın dili gerçekten çok doyurucu, betimlemeler harika, kelimeler özellikle seçilmiş anlatım dingin. Diğer kitaplarına göre daha durağan ilerleyen Misafir bana kalırsa yazarı tanımak adına ilk kitap olarak seçilmemeliydi, böyle diyorum çünkü çoğunuz sanırım ilk kez Nermin Yıldırım okudu.

Dışarıda yaşadıkları dünya mı yoksa Ev dedikleri akıl hastanesinde yaşamak mı daha kolay misafirler için....

Dış dünyada iç dünyalarında, akıl hastanesinde ise akıl hastası olan misafirler...

Birçok açıdan sorgulayabilen cümlelerle dolu bir kitap...

Esin ve Rikkat... Geçmişe takılı kalmış iki kadın. Aslında biri gençliği biri yetişkin/yaşlılığı temsil ediyor, hepimiz aslında ince bir çizgide koruyoruz akıl sağlığımızı, ben bunu hissettim. Bir genç bir patlama ve kararan bir dünya... Tabi insan Kerem doktorun dediklerinin doğru olmamasını diliyor, ama yüzden yüz emin olamamak beni üzüyor. Rikkat ki Esin'e göre daha sevdiğim bir karakter, sanırım yaş olarak ona daha yakınım ondan:)) ne çok hesap var çocukluğumuzda gençliğimizde... Bende Zaman Zaman geçmişe döndüm okurken...

Canan'dan bahsetmeden geçemeyeceğim. Kitaptaki en net karakter belki de aklı başında olan:) farkında olmak iyi gibi dursa da bence insanın mutsuzluğunun ana sebebi...

Yazar kitaba bir çok konuyu serpiştirmiş. Terör, siyaset, hayvana şiddet vs ama biraz çekinik ve sönük kalmış kanımca...ve cevaplanmayan bir çok soru, özellikle esin ve hayati hakkında. Bu kadar soru işareti okuyucuyu memnun etmeli mi, böyle bir beklentiye girmeli mi yazar açıkcası emin değilim... Benim için çok da iyi değil.

Kitabın sonu içinde birkaç kelime edeyim. Bende uyandırdığı his "Umut." Oldu. Umut etmek vazgeçmemeli, her zaman mutlaka bir yol vardır demek istemiş sanırım yazar...

Benim için keyifli bir okuma oldu. Yazarın diğer kitapları ki örnek vermem gerekirse "Dokunmadan" kitabını mutlaka okumanızı öneririm.

Sevgi'yle kalın
Keyifli okumalar ve şimdiden umut dolu ve musmutlu bir yıl diliyorum herkese:)

5 yıl, 4 ay     
1 2 ileri »
Bu gruba katıl!
Grup Kütüphanesi
Tüm Gruplar