Mükemmeldi, hiç bitmesin istedim. Yazar öyle içine çekiyor ki sizi cümleleriyle, öyle sarıyor ki bırakmak istemiyorsunuz kitabı. İyilikle kötülüğün ezelden beri olan çekişmesi hiç bu kadar güzel anlatılmamıştı.
Kitabın tarzını, akışını, karakterlerini aşırı bir biçimde dan brownun davinci şifresine benzettim. Şöyle söyleyeyim adeta türk versiyonu olmuş. O yüzden bi taklit okuyormuşum havası verdi bana. İşte işin içinde kutsal bi soy var ama gizli ama ortaya çıkamıyor(kutsal kase olayı) , illuminati tabi ki işin içinde (davincide galileoden davinciden giderken olay bizde osman hamdi beyden gitmiş) onun üstüne olayın içindeki bütün gizemli sanat eserlerini, istanbulun altını üstünü bilen, gizemli tarihi olaylara son derece hakim bi hocamız var; derya ( davinci şifresinde italyanın her yerini bilen,bütün sanat eserlerine hakim, şifre çözücümüz robert vardı hatırlarsanız) adamlarımızın peşindeki kötü adamlar uluslararası ağlara sahip büyük örgütün adamları filan hep aynıydı. Taklit de gelse beni içine çekti, oldukça sürükleyiciydi, sıkılmadığım bir kitap oldu.
Aynı olayın sürekli tekrar etmesi gereksiz ayrıntılar beni biraz sıktı. Kitap 150 sayfa olsa daha etkileyici olabilirdi.
'Kibir, dedi keşiş misafirlerine, iyilik için yaratılmış bir meleği yok etti. İnsanoğlunun kaderinin tosladığı engeldir o. Bütün kötülüklerin anası olan kibre hiçbir mantıkla karşı konulamaz; çünkü kibirli insan, tabiatı gereği, o mantıklı sözlere kulak tıkar... Dolayısıyla, babanız için dua etmekten başka çare yok!'