Hayata tutunamayan yedi ayrı karakter, yedi ayrı hikaye. Her bir kahramanın öykü sonunda ölümüne şahit oluyorsunuz. Ancak onlar ölümü kendileri tercih ediyorlar ve hiçbir zaman gururlarından ödün vermiyorlar. Yazar insan psikolojisini o kadar derinlemesine işlemiş ki, özellikle kitaba ismini veren ''Amok Koşucusu'' adlı öykü en başarılı öykü. Kitabı okuduktan sonra oturup düşünmemek elde değil. Eğer psikolojik tahlilleri güçlü kitapları okumayı seviyorsanız bu kitabı da kesinlikle okuyun derim...

Emine Şenlikoğlu ile bu kitap sayesinde tanıştım. Kitap Doğu Türkistan'a uygulanan komünizm rejimi anlatıyor. İnsanların nasıl canavara dönüşebildiklerini de müslümanların ne tür işkencelere maruz kaldığını da aklınız almıyor. Çok sürükleyici bir dil, yalın bir anlatım. Müslümanım diyeni bir kez daha düşündürecek, kendini bir solukta okutan bir eser. Ama yazım hataları çok fazla ve edebi bir dil beklemeyin...

Kitap ölümsüzlük arayışını anlatıyor. Efsane ile gerçek içiçe. Açıkçası ben kitabı bitirmekte çok zorlandım. Sürükleyici bir kitap değil. Ancak efsaneyi sevenler, hayal ürünü romanları sevenler okuyabilirler...

Ben Ahmet Şerif İzgören'i çok seviyorum ve kesinlikle çok iyi yazıyor. Farkındalığı çok yüksek bir insan. Bu kitapta da kısa hikayeler yer alıyor. Kesinlikle okuyunca pişman olmayacağınız bir kitap. Gayet sürükleyici bir dili var zaten. Ve kişisel gelişime karşı ön yargılı olanlar da bence İzgören'i okumalı diye düşünüyorum. Kesinlikle tavsiye ederim...

Kitapta günümüz kadınının nasıl mücahide olabileceği anlatılıyor. İslamiyet'in gözünde kadın ele alınıyor. Sadece kadınların değil, erkeklerin de kesinlikle okuması gereken bir kitap...

Kitap müslüman için evin öneminden bahsediyor. Ve evlerimizi nasıl müslümanlaştıracağız? sorusuna cevap arıyor. Bence Nureddin Yıldız hiç düşünmeden okunmalı. Okumak isteyenlere kesinlikle tavsiye ederim..