Konu itibari ile ilginç bir kitap. Daha öncede Odin etrafında gelişen mitlerin Türk destanlarına benzediği ve Odin'in aslında Asya'dan gelen gerçek bir kişilik olduğu hakkında makaleler mevcut. Bunların geniş çaplı olarak daha çok araştırılması gerekiyor. Fakat yazarın dil konusunda karşılaştırdığı kelimeler genellikle Fars ve Arap kökenli olduğu için bu karşılaştırma beni pek tatmin etmedi.
Göbekli Tepe konusunda ve burada çıkan arkeolojik buluntuların ne manaya geldiğini anlamak konusunda güzel bir çalışma olmuş. Yazar ne kadar da akademik yazı olmasından kaçındım dese de yer yer bazı kısımlar kazı bölgelerini anlattığı için sıkıcı gelebilir. Ama ortada yazılı bir belge olmadığı için sadece kalıntılar, taş yapıtlar ve motifler olduğundan bunlarında akılda canlandırılması için yazılmış. Son buz çağından sonra ortaya çıkan bu yerin insanları hakkında bilgi edinile bilmesi ve yanlış bilindiği üzere bu insanların sadece avcı-toplayıcı değil. Bir tür yapıcı ve tinsel inanışlarının var olduğunu gösteriyor.
Diğer kitaplara göre makalelerden toplama bir yapıt olmuş. Birde en sonda yarım kalan bir hikaye var kuşkucu somon. Okunmasa da olur. Bu makalelerden görülecek bence en iyi şey yazarın bakış açısı çok farklı. Yaşadığı ortamdan farklı düşünüyor ve yorumluyor.
Atatürk'ün doğumundan ikinci meşrutiyetin ilanına kadar olan sürede geçen güzel bir roman olmuş. Diğer romanlardan farkı ise direk tarihi bilgiler vermesi anlatımın içinde. Çevrede gelişen olaylara güzel değinilmiş ittihatçılar, padişah ve o dönemdeki olaylara güzel değinilmiş. Kitap rahat okunuyor ve sıkıcı değil onca olay geçse de ama dediğim gibi diğer romanlar gibi değil. Tarihi içeriği de yoğun.