Herkesin söylediği üzere samimi bir anlatımı var yazarın. Yalnız her öyküyü aşka meşke bağlaması bir yetersizliğin göstergesi bence. Daha yaratıcı şeyler deneyebilir. Bir de her yazdığı hikaye birilerine ait gibi geliyor bana. Ben asıl, hayal dünyasının neler üreteceğini merak ediyorum.
Gene bilinmezlik ve varlıkla yokluk arasını anlatan bir Hasan Ali Toptaş kitabı. Şiirsel denilen anlatımının ise birkaç püf noktası var. İşte Hasan Ali'nin numaraları şunlardır: 1- İkilemeleri kullanarak anlatımı güçlendiriyor. -Derin derin düşündü -uzun mu uzun bir adamdı 2-Sanki ile biten hatta'lı cümleler kuruyor. -Bakmamıştı da hatta gözleriyle yeni bir resim çizmişti sanki. 3- Gibi'li cümleler kuruyor. -Fani cesetinden henüz kurtulmuş ruh gibiydim. Hasan Ali edebiyatı bu tarz dil oyunlarından ibaret aslında. Vesselam...
Knut Hamsun çok tutkulu bir yazar. Bu kitabı okurken yazıya karşı duyumsadığı bağı çok sevdim. Umarım anlattıklarının çoğu kurgudur da açlığa kendi katlanmak zorunda kalmamıştır
Ben Tezer Özlü'ye aşık okurlardan biriyim. Her kelimesinde, hissettiği acıyı ben de hissediyorum. Hayatla pek barışamamış insanların yazarıdır bence kendisi. Keşke daha fazla kitabı olsaydı. Okumadığım birkaç kitabını daha okuduktan sonra dönüp dönüp tekrar edeceğim sanırım. Çünkü Tezer Özlü'nün yerini dolduracak bir yazar keşfedemedim henüz.
Bu mudur yani Orhan Kemal? Aceleye gelmiş bir kitap sanki. Ama dili akıcı. Beklentim daha büyüktü.
Kitap sanki rastgele bulunan makalelerden oluşturulmuş. Yazarın hiçbir faydası yok neredeyse. Belli yazarların edebiyat üzerine fikir belirttiği yazılara ağırlık verilmiş. Ama bu yazılar da çok faydalı esasen.