Hepimizin ara ara aklından geçen bir soruyu "Ya benim hayatım da başkasının gördüğü bir rüyaysa" konu alan bir oturuşta bitirmelik sürükleyici bir roman. Özellikle sonlara doğru gerilim etkisi tavan yapıyor. Bu konularda "rüya" hassas olanlar bence okumadan önce bir kez daha düşünmeliler.
Devrimin sadece siyasi iktidarı ele geçirmekle bitmediğini, asıl mücadelenin devrimden sonra başladığını anlatan; asıl zor olanın "yeni insanı" ve yeni toplumu yaratmak olduğunu gösteren mükemmel bir roman. Genç SSCB'yi ve bu ülkeyi ayağa kaldıran Kolektivizasyon sürecini her yönüyle bir daha unutmamacasına anlamak için bu Sovyet romanı mutlaka okunmalı.