ozum

0 takip ettiği ve 0 takip edeni var. 10 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

ozum okumuş.
Mutluluk

Zülfü Livaneli, üçüncü romanı olan Mutluluk'ta, hem kadim hem güncel olan bir konuyu ustalıkla ve nefes kesici bir sürükleyicilikle işliyor. Livaneli'nin cesaretle ve derinlemesine ele aldığı bu roman, bir Shakespeare trajedisi yoğunluğunda.
-Yaşar Kemal-

Amerikalı, Avrupalı ve Latin Amerikalı büyük ustaların yazmış olmaktan gurur duyacakları bir mistik şiir örneği.
-Talat Halman-

Günümüz Türkiyesinin içinden bıçak gibi geçen bu romanda üç kişiyle tanışıyoruz. Van gölü kıyısındaki kasabada, tecavüze uğramış olan on yedi yaşındaki Meryem, evlerinin izbe denilen ambarına kilitlenmiş durumda yazgısını düşünmektedir. İstanbul'un tanınmış profesörlerinden Harvard mezunu ve varlıklı İrfan Kurudal, Boğaz'a bakan evinde yaşamını kökten değiştirme planları yapmaktadır. Cemal ise Gabar dağlarında PKK takibinde, ateş altındadır. Yaşam bu üç kişinin yolunu garip bir rastlantıyla birleştirir ve birbirlerinin ruh fırtınalarını daha yakından tanırlar. Mutluluk hem bir dönem romanı; hem kentiyle kasabasıyla, İstanbulu ve Egesiyle bugünkü Türkiye'nin tanığı, hem de anlattığı kişilerin psikolojik derinliklerine ulaşan bir başyapıt. Meryem'i, İrfan'ı ve Cemal'i hiçbir zaman unutamayacaksınız.

Zülfü Livaneli, üçüncü romanı olan Mutluluk'ta, hem kadim hem güncel olan bir konuyu ustalıkla ve nefes kesici bir sürükleyicilikle işliyor. Livaneli'nin cesaretle ve derinlemesine ele aldığı bu roman, bir Shakespeare trajedisi yoğunluğunda... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 1 ay
ozum okumuş.
Yüzbaşı Corelli'nin Mandolini

İkinci Dünya Savaşı fonunda yaşanan bir büyük aşkın romanı Yüzbaşı Corellinin Mandolini... 1994 yılında İngiltere'de yayımlandığında yazarına en saygın ödülleri kazandıran roman 19 dile çevrildi, tüm dünyada üç milyondan fazla sattı ve son yılların en çok konuşulan romanları arasında yer aldı. Roman bir yakın tarih romanı olarak da okunabilir kuşkusuz ama asıl konusu aşk... Hatta birkaç aşkı birden konu ediniyor. Pelagia'nın Mandras'la yaşadığı ilkgençlik aşkı, Carlo'nun cephedeki arkadaşı Francesco'ya duyduğu eşcinsel aşk, Pelagia ile Corelli arasındaki büyük ve sonsuz aşk ve Carlo'nun yüzbaşısı Corelli'ye alttan alta duyduğu -gizli- aşk... 1954 doğumlu İngiliz yazar Louis de Bernieres, bu romanında insanı her yanıyla kuşatan, insanın hallerini bütün kıvrımlarıyla kat eden çarpıcı bir çalışma ortaya koyuyor. Romanın karakterleri arasında yer alan Palagia, Doktor Yannis, Mandras, Lemoni, köyün papazı Arsenios, Velisarios, Carlo, Francesco, Drosulo birer başkarakter gibi güçlü. Bu yaz herkes gibi siz de Yüzbaşı Corellinin Mandolinini mutlaka okuyacaksınız.


TADIMLIK: Pek çok şey inancımı yitirmeme yol açtı. Burada kağıda döktüğüm, Francesco ile benim öykümüz, savaşı bizim tarafın çıkardığını açıkça gösterir, Yunanlıların değil. Savaşı biz kazanırsak gerçeklerin hiçbir zaman ışığa kavuşmayacağını biliyorum, çünkü bu kağıtlar hasıraltı edilecek. Ama kaybedersek dünya işin içyüzünü öğrenebilir. Seks yönünden dışlanınca kendinle barışık yaşamak zordur. Ama görev gereği en iğrenç, en pis işlere bulaştığını görürsen bu daha da zorlaşır. Bugünlerde ölümümün yaklaştığı içime doğuyor. Aşağıda şimdiden bir papazın affını kazandığım bir suçu itiraf edeceğim, ama ne Yunanlılar ne de işe karışan İtalyan askerlerinin aileleri bunu asla bağışlamayacaklardır.

İkinci Dünya Savaşı fonunda yaşanan bir büyük aşkın romanı Yüzbaşı Corellinin Mandolini... 1994 yılında İngiltere'de yayımlandığında yazarına en saygın ödülleri kazandıran roman 19 dile çevrildi, tüm dünyada üç milyondan fazla sattı ve son yılla... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 1 ay
ozum okumuş.
Ateşten Gömlek

Ateşten Gömlek, cepheden, romanda anlatılan kişilerle omuz omuza yaşamış birinden gelen bir yapıt. Kurtuluş Savaşının ateşten gömleğinin içinden çıkmış bir roman. Halide Edib Adıvar, her birini yakından tanıdığı roman kişilerini, yani silah arkadaşlarını içtenlikle, çağına ve yaşanan acı olaylara sorumlulukla tanıklık ederek anlatıyor. Bağımsızlık savaşımızı bütün gerçekliği ve canlılığıyla anlatan belki de en önemli roman, Ateşten Gömlek.İhtilal ve isyan günlerinden beri koza, kurt, kelebek devirleri tetkik edilen mahlûkat gibi Sakarya silâh arkadaşlarımın Ateşten Gömlekte birkaç solgun aksini İstanbul, ihtilal ve ordu günlerinden alıp kâğıt üstüne koymaya çalıştım. İstediğim gibi olmadığı için silâh arkadaşlarımdan af dilemek isterdim. Bize onlar ilham ettiler. HALİDE EDİB ADIVAR

Ateşten Gömlek, cepheden, romanda anlatılan kişilerle omuz omuza yaşamış birinden gelen bir yapıt. Kurtuluş Savaşının ateşten gömleğinin içinden çıkmış bir roman. Halide Edib Adıvar, her birini yakından tanıdığı roman kişilerini, yani silah arkadaşla... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 1 ay
ozum okumuş.
Şu Çılgın Türkler

1948 yılında on arkadaşıyla on gün boyunca, Polatlı'dan Dumlupınar'a kadar yayan yürüyen Turgut Özakman, Milli Mücadelenin romanını yazmaya o gün karar vermiş. Şu Çılgın Türkler 57 yıllık bir araştırmanın ürünüdür. Şu Çılgın Türkler, dünyadaki en meşru, en ahlaklı, en haklı, en kutsal savaşlardan birinin, emperyalizme karşı verilmiş ve kazanılmış ilk kurtuluş savaşının, bir millileşme ihtilalinin romanıdır. Cumhuriyetimize karşı yapılan saldırıların en yoğun olduğu şu günlerde, cumhuriyetin kılık değiştire değiştire gelen emperyalizme rağmen nasıl kazanıldığının eşsiz öyküsü.

1948 yılında on arkadaşıyla on gün boyunca, Polatlı'dan Dumlupınar'a kadar yayan yürüyen Turgut Özakman, Milli Mücadelenin romanını yazmaya o gün karar vermiş. Şu Çılgın Türkler 57 yıllık bir araştırmanın ürünüdür. Şu Çılgın Türkler, dünya... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 1 ay
ozum okumuş.
Hürrem

Hürrem, tarihi gerçekler ve kimi gerçek karakterler kullanılarak kurgulanan bir roman ve yazarımız Demet Altınyeleklioğlu, kendi hayalgücünün ürettiği müthiş bir Hürrem hikayesi anlatırken, 16. Yüzyılın saray atmosferine, kokusuna, rengine, dokusuna ve duygusal haritasına da yeniden hayat veriyor 16. yüzyılın özellikle ilk yarısına hiç kuşkusuz Osmanlı Hakanı Kanuni Sultan Süleyman, İngiltere Kralı Sekizinci Henry ve Kutsal Roma Germen İmparatoru Şarlken damgasını vurmuştu. Bu hükümdarların iktidar mücadesi ve savaşları kadar aşkları da tarihin seyrini değiştirdi. Sultan Süleyman ve güzel cariyesi Hürrem, Sekizinci Henrynin başını kestirerek öldürdüğü iki kraliçesinden biri olan Anne Boleyn ve Şarlkenin Avrupayı din savaşlarına sürüklemesinde başrolü oynayan karısı Isabella... Birbirini tanımayan bu üç güzel kadının, hemen hemen aynı yıllarda iktidar mücadelesi verdiği üç saray, romanlara, filmlere, TV dizilerine ilham veren büyük aşklara, inanılmaz entrikalara, komplolara, kanlı cinayetlere sahne oldu.Fakat bu öykülerin hiçbiri; haremle, dünyanın en kudretli hükümdarıSultan Süleyman arasındaki tehlikeli yolda yürüyenHürremin macerası kadar masalsı değildi.

Hürrem, tarihi gerçekler ve kimi gerçek karakterler kullanılarak kurgulanan bir roman ve yazarımız Demet Altınyeleklioğlu, kendi hayalgücünün ürettiği müthiş bir Hürrem hikayesi anlatırken, 16. Yüzyılın saray atmosferine, kokusuna, rengine, dokusuna ... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 1 ay
ozum okumuş.
Kızıl Nehirler

Kızıl Nehirler, "Çocukluğumdan beri korkutucu hikâyeleri, korku filmlerini, bilinmeyenin verdiği endişeyi hep sevmişimdir" diyen Jean-Christophe Grangé'nin yazarlık yaşamındaki ikinci romanı. Mathieu Kassovitz tarafından filme çekilen ve başrollerinde Jean Reno ve Vincent Kessel'in oynadığı Kızıl Nehirler, birbirini tamamlayan, iki gözü pek polisin son derece karanlık ve karmaşık bir cinayeti çözme çabasını anlatır. Küçük bir Fransız kasabasında meydana gelen bir cinayet, roman kahramanı iki polisin merakını körükler. Sonuçta kökü eskilere uzanan bir gizli örgüt çıkacaktır ortaya ve hiçbir şeyin tesadüf olmadığı gözler önüne serilir. Kızıl Nehirler, yazarın ustalıkla sağladığı soluk kesici tempo ve usta işi karakter tahlilleri, best-seller türüne dudak büken Avrupalı okuru derinden etkilemiştir.

Kızıl Nehirler, "Çocukluğumdan beri korkutucu hikâyeleri, korku filmlerini, bilinmeyenin verdiği endişeyi hep sevmişimdir" diyen Jean-Christophe Grangé'nin yazarlık yaşamındaki ikinci romanı. Mathieu Kassovitz tarafından filme çekilen ... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 1 ay
Daha Fazla Göster

ozum şu an ne okuyor?

Bir Gün

%0

Favori Yazarları (0 yazar)

Favori yazarı yok.