eroltr

Profil Resmi
0 takip ettiği ve 0 takip edeni var. 143 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

Profil Resmi
eroltr okumuş.
Bulantı

Jean-Paul Sartreın ilk romanı olan Bulantı, Alain Roquentin adlı kahramanının günlüğü biçiminde yazılmıştır. Uzun yolculuklardan sonra, on dokuzuncu yüzyılda yaşamış birinin hayatını araştırmak üzere Bouville kentine dönen Roquentin, yalnız bir insandır. Günlük tutmaya başlamasına neden olan tuhaf bir değişim geçirir. Çevresindeki nesneler karşısında bulantı duymaya başlar. Nesnelerin adları, anlamları, üzerlerindeki çizgiler kaybolmaya başar. Bu, Roquentinin daha önce üzerinde hiç kafa yormadığı bir durumla, varoluşla yüz yüze bırakır. Dünya yüzündeki bütün nesnelerin cilasını yitirdiği, ürkütücü çıplaklıkla kitleler olarak kaldığı duygusu, Roquentini bir özün olup olmadığı sorusuna götürür. Eylemlerinden arındığında, insan, niteliklerinden sıyrıldığında nesne nedir? Jean-Paul Sartreın 1931 ile 1938 yılları arasında yazdığı Bulantı, varoluşçuluğun temel kitaplarından biridir.

Jean-Paul Sartreın ilk romanı olan Bulantı, Alain Roquentin adlı kahramanının günlüğü biçiminde yazılmıştır. Uzun yolculuklardan sonra, on dokuzuncu yüzyılda yaşamış birinin hayatını araştırmak üzere Bouville kentine dönen Roquentin, yalnız bir insan... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 8 yıl, 10 ay
Profil Resmi
eroltr okumuş.
Brida

Ruh-eşimi nasıl tanıyacağım?
Wicca, Bridaya Riske girerek dedi. Başarısız¬lık, hayal kırıklığı risklerini göze alacaksın, ama aşk arayışından hiç vazgeçmeyeceksin. Arayışına devam ettiğin sürece sonunda zafere ulaşacaksın.
Brida, güzel bir İrlandalı kızın ve onun bilgiye erişme çabasının öyküsü. Brida, ona korkularının üstesinden gelmeyi öğreten bilge bir erkekle ve dünyanın gizli müziğine ayak uydurarak dans etmeyi öğreten bir kadınla karşılaşır. O iki kişi Bridada Tanrı vergisi bir yetenek olduğunu görür; ama yeteneğini kendisinin bulabilmesi için genç kızı kendi içine doğru bir keşif yolculuğuna yönlendirirler.

Ruh-eşimi nasıl tanıyacağım?
Wicca, Bridaya Riske girerek dedi. Başarısız¬lık, hayal kırıklığı risklerini göze alacaksın, ama aşk arayışından hiç vazgeçmeyeceksin. Arayışına devam ettiğin sürece sonunda zafere ulaşacaksın.
Brida, güzel bir İrlandalı... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl
Profil Resmi
eroltr yarım bırakmış.
Cinselliğin Tarihi

Hiç tereddütsüz 20. yüzyılın en büyük düşünürlerinden biri olarak görülebilir Michel Foucalt. Onun önemi, her şeyden önce, çağdaş Batı felsefesinde tarihdışı niteliğe sahip olduğu kabul edilen özne kavramını tarihselleştirme çabasından kaynaklanır. Düşünür, başta bu kitap olmak üzere birçok çalışmasında öznenin bir felsefi kategori olarak kuruluşuna dair kışkırtıcı sorular ortaya atar: Özne dediğimiz şey tarihsel süreç içinde nasıl kurulmuştur? Bu kuruluş sürecini hangi söylemsel çerçeveler, hangi bilgi/iktidar mekanizmaları, hangi hakikat oyunları kuşatır? Bireyselleştikçe, yani kendimizi eylemlerimizin birer öznesi olarak gördükçe özgürleştiğimiz düşüncesini hangi devasa tertibatlar ayakta tutar?Cinselliğin Tarihi, kariyeri boyunca akıl hastalığının, tıbbın ve hapishanenin tarihi üzerine kafa yoran Foucaultnun son çalışması olur. Ona göre cinsellik, baskıcı bir iktidarın biçimini işleyişinde merkezi konumda bulunan bir tertibattır. Bu tertibat, kendimizi birer özne olarak kurmamızda vazgeçilmez işlevler yüklenir; seks etkinliğimizin bizdeki en doğal, en temel, dolayısıyla da en öznel boyut olduğunu tekrar tekrar anımsatır. Bu tertibata göre bir özne olara kendimizi tanımak istiyorsak, cinsellik denen şey üzerine kafa yormalı, onun alabildiğine anlaşılır kılmalı, söyleme dökmeli ve ne olduğumuzu ona sormalıyızdır. Ancak, der Foucalt, söz konusu tertibat, içimizdeki o meçhul otantik benliği açığa çıkardığına inandığımız ölçüde bizimle bütünleşir, görünmez hale gelir ve elimizden kaçar. Bu noktada, bu çalışmanın başta siyaset felsefesi olmak üzere sosyal bilimlerin tüm alanlarında çığır açan özelliği ortaya çıkar: Cinsellik sorunuyla birlikte ortaya atılan, her şeyden önce bir iktidar sorunudur. Ancak bu sorunu doğru anlayabilmek için de, Batıdaki klasik siyaset düşüncesinin yüzyıllardır kabul ettiği baskıcı iktidar düşüncesini bir kenara bırakmak, yepyeni bir iktidar kuramı geliştirmek; özgürleşmeye alternatif olarak kendini yaratmayı, arzunun özgürleşmesi yerine zevki yoğunlaştırmayı öne çıkarmak gerekir. İşte elinizdeki kitap, bu yeni iktidar kuramının ortaya atıldığı en metinlerden biridir. Bütün ilişkilerde içkin olarak mevcut olan, yukarıdan değil aşağıdan gelen, sadece yok etmeyip aynı zamanda da üreten ve yeni direniş olanaklarını da beraberinde getiren bu yeni iktidar biçimi, en parlak ifadesini bu metinde bulur. Yazık ki tamamlanmamış bu çalışmanın, sadece olağanüstü bir tarih çalışması değil, aynı zamanda sosyal bilimleri derinden sarsan bir felsefe metni olduğunu unutmamak gerekir.

Hiç tereddütsüz 20. yüzyılın en büyük düşünürlerinden biri olarak görülebilir Michel Foucalt. Onun önemi, her şeyden önce, çağdaş Batı felsefesinde tarihdışı niteliğe sahip olduğu kabul edilen özne kavramını tarihselleştirme çabasından kaynaklanır. D... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl
Profil Resmi
eroltr okumuş.
Michelangelo - Bir Dâhinin Yaşamöyküsü

Bruno Nardini, pek çok dile çevrilen Michelangelo: Bir Dâhinin Yaşamöyküsü ve Leonardo da Vinci: Bir Ustanın Portresi adlı iki olağanüstü yaşamöyküsü çalışmasıyla bugün bu alanın en ünlü yazarları arasında. Michelangelo kitabı, Nardininin sanat duyarlığı ile kılı kırk yaran araştırmacılığının başarılı bir bileşimi.Ressam, heykeltıraş, mimar ve şair Michelangelo, Avrupa sanatını yönlendiren bu dâhi sanatçı, Rönesans İtalyasında nasıl bir ortama doğmuş, nasıl bir kültür ikliminde yetişmişti? Döneminin eğilimi uyarınca birkaç sanat dalında birden ürün vermesine, en ünlü yapıtlarından birinin Sistina Şapeli tavan resimleri olmasına karşın, neden kendini her zaman bir heykeltıraş olarak nitelemişti?Michelangelo: Bir Dâhinin Yaşamöyküsü, daha hayattayken çağının en büyük sanatçısı olarak benimsenen bu Rönesans ustasının yapıtları, özel yaşamı ve döneminin siyasal güçleri arasındaki bağları sımsıkı örerek, benzersiz bir portre sunuyor okurlara.

Bruno Nardini, pek çok dile çevrilen Michelangelo: Bir Dâhinin Yaşamöyküsü ve Leonardo da Vinci: Bir Ustanın Portresi adlı iki olağanüstü yaşamöyküsü çalışmasıyla bugün bu alanın en ünlü yazarları arasında. Michelangelo kitabı, Nardininin sanat duyar... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl
Profil Resmi
eroltr bir değerlendirme yaptı.
İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 1 ay
Profil Resmi
eroltr okumuş bitirmiş.
Enver Paşa (Cilt 2)

Kaderci ve Kaderini Yaratan Adam! Kader biz miyiz? Yoksa biz, önceden yazılmış bir alın yazısının esiri, yani bu yazıyı yazanın elinde birer oyuncak mıyız? Çağımızda bu soru, çağdaş insana anlamsız gibi görünür. Ama bütün çağlar boyunca insanlar, gene de bu bilmecenin düğümünü çözmek için uğraştılar. Enver Paşaya gelince o, bütün ömrü boyunca bu muammanın içinde savaştı. Çünkü hem Kaderci, hem e kendi kaderini kendi yaratabileceğine inanan adamdı.

Kaderci ve Kaderini Yaratan Adam! Kader biz miyiz? Yoksa biz, önceden yazılmış bir alın yazısının esiri, yani bu yazıyı yazanın elinde birer oyuncak mıyız? Çağımızda bu soru, çağdaş insana anlamsız gibi görünür. Ama bütün çağlar boyunca insanlar, gen... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 1 ay
Daha Fazla Göster

eroltr şu an ne okuyor?

eroltr şu anda kitap okumuyor.

Favori Yazarları (6 yazar)

Favori yazarı yok.