Uğultulu Tepeler

9 puan

Okuduğum en iyi aşk ve aynı zamanda intikam romanlarından biri. Filmi de var ama izleyemedim bir türlü.

Kitap, hem hikaye, hem de dili itibarıyla edebiyat tarihinde özel bir yere sahiptir. Bir başyapıt denebilir kitap için.

Üzerinden biraz zaman geçtiği için tam anımsayamasam da karakterler son derece doğaldı ve çok iyi tanıtılmıştı okuyucuya. Cümleleriyle, betimlemeleriyle her bir karakter okuyucunun kafasında rahatça ete kemiğe bürünebiliyordu. Kötü karakter o kadar ince düşünülerek yaratılmış ki hiçbir yerde bu kadar da olmaz dedirtmiyordu size. Her söylem, her eylem son derece insani ama son derece de kötüydü. Yani sınır biraz aşılsa tüm inandırıcılığını kaybedebilirdi karakter ve hikaye ama yazar çok iyi kurmuş bu dengeyi. Über bir kötü adam yaratmış ama aynı zamanda o kötü adamı insana özgü duygularla fazlasıyla donatarak gerçekçi kılmış. Dünya tarihinde bu işi en iyi yapan, yani bir karakterin ruh halini, duygularını en iyi yansıtan, aklını hatta ruhunu okuyan yazar Dostoyevski' ydi tartışmasız. Bu kitapta da Emily Bronthe ana karakteri bir Dostoyevski edasıyla hazırlayıp sunmuş okuyucuya. O kadar ruh çözümlemesine girmemiş elbette ama ana karaktere yaşattıklarıyla, söylettikleriyle okuyucuya fazlasıyla hissettirmiş ana karakterin duygularını.

Yorumlar
« geri ileri »

0 ile 0 arası yorum gösteriliyor, toplam 0 yorum.
Yorum yazılmamış.
« geri ileri »