Swastika Geceleri

8 puan

"1984", "Cesur Yeni Dünya" gibi büyük distopya eserleriyle birlikte anılan, yazarı Katharine Burdekin'in 1937'de Hitler henüz yaşarken yazdığı eseri Swastika Geceleri geçen yıl çıktığı andan beri merak ettiğim bir eserdi. Sonunda okuma fırsatı buldum ve oldukça beğendim.

Kitap, Hitler'in dünyayı ele geçirmesinden 700 yıl sonrasında geçiyor. Hikaye iki eski dost olan Hermann ve Alfred'in Almanya'da karşılaşmasıyla başlıyor. Hermann, inancına bağlı bir Nazi. Alfred ise Hitler dinine inanmayı çoktan bırakmış, şüpheci ve "gerçek" tarihe meraklı bir ingiliz. Birbirleriyle eski bir görev de tanışmış iki karakterimiz aralarında ki hiyerarşiye rağmen dostlukları bozulmamış. Hermann ve Alfred'in karşılaşması ile birlikte Burdekin'in kurguladığı dünyayı yavaş yavaş şekillendirmeye başlıyoruz.

Naziler'in zaferinden sonra dünya ikiye bölünmüştür. Nazi imparatorluğu ve Japon imparatorluğu(Bunun hakkında pek bilgi sahibi olamıyoruz). Nazi imparatorluğunda Hitler artık bir tanrı pozisyonundadır. Gök gürültüsü tanrısı olan babasının kafasından infilak ederek oluştuğuna inanılmaktadır. Böylece o kadınlarla girilen pis ilişkilerle lekelenmemiştir. Çünkü, Burdekin'in dünyasında kadınlar birer "hayvan" olarak resmediliyor. Bilgisizdirler, düşünemezler, hiçbir konuda söz sahibi olamaz ve hiç bir vatandaşlık hakkına sahip değillerdir. Üreme dışında. Evet, kadınlar sadece üremek ve "erkek" çocuklar doğurmak için vardırlar. Kadınlara tecavüz de suç değildir.

Kitabın kahramanı ve seçilmiş kişisi sayılabilecek Alfred'in bir alman şövalyesi ile karşılaşması ve düşünceleriyle onu etkilemesinin ardından karşılıklı günler sürecek anlatılara başlıyoruz(roman çoğunlukla diyalog şeklinde ilerliyor.) Şövalye, Alfred'e babası Von Hess'in sahip olduğu eski bir kitap ve Hitler'in kanlı canlı resminin olduğu bir fotoğrafı (yanında bir kız ile çekilmiş) gösterir ve günlerce nazi imparatorluğu öncesi "eski tarihi" ve dünyanın şu an ki inanç ve özgürlük değerlerini tartışırlar. Kitap ve fotoğraf, Hitler'in aslında tanrı falan olmadığının ve kadınların eskiden erkeklere yakın eşitlikte bir hayat sürdürdüklerinin kanıtıdır…

Burdekin'in kurguladığı dünyaya benzer bir geleceğimizin olabileceği düşüncesi bile insanın içini ürpertmeye yetiyor. Kitabı okurken ister istemez günümüz Türkiye’siyle karşılaştırma yapıyorsunuz. Ülkemiz de şu an ki kadınlara ve farklı inançlara bakış açısının 700 yıl sonrasını hayal ettiğimizde Burdekin’in distopyasından aşağı kalır yanının olmayabileceği aklınıza geliyor ve ürperiyorsunuz.

Romanın, Hitlerin iktidara gelişinden sadece iki yıl sonra yazılmış olması ise yazarın öngörüsüne hayran bırakıyor insanı. Ayrıca, feminist bir distopya olarak geçen bir kitapta kadın sorununun tartışılmasının erkekler tarafından yapılması ise gerçekten çok ilginç. Kitapta kadın karakter olmadığı gibi kadınların bakış açısıyla tasvir edilen dünyayı görme şansını da elde edemiyoruz. Burdekin’in kurduğu şu cümleler ise sanki kadınların yenilgisini baştan kabulleniyor; “Başka bir hayata imrenerek, özlemle bakıyorsanız, kendinizi kaybetmişsiniz demektir. Çünkü her şeyden üstün olduğunu bilmeyen hiçbir şey kendi olamaz. Kadınlar kendilerini asla üstün görmediler. Sadece eşitlik istediler; makul, küçük şeyler...”.

Kitap her ne kadar karanlık bir dünya sunsa da Alfred gibi kadınların indirgenmesini sorgulayan ve bu durumun değişebileceğine inanan insanların hala var olabileceğini göstererek de bir “umut” taşıyor aynı zamanda.

Kitabın anlatım dili açısından biraz zorlayıcı olduğunu söyleyebilirim. Çoğu bölümü diyalog şeklinde yazılmış olmasına rağmen çok akıcı değil. Bazı şeyleri tekrar tekrar okuyormuş hissine kapılıyorsunuz. Kurgulanan dünyayı anlatmak için yaratılan karakterler ise çok iyi işlenememiş bence. Ama yine de eser çok etkileyici. Rahatsız edici ve düşündürücü distopyaları okumayı seven herkese öneririm.

Bu arada Daphne Patai’ın esere yazdığı önsöz muhteşem. Sizi kitaba hazırladığı gibi yazar ve kitabın yazıldığı dönem hakkında müthiş bilgiler içeriyor. Kitap kadar başarılı bir giriş kısmına imza atılmış.

Yorumlar
« geri ileri »

0 ile 0 arası yorum gösteriliyor, toplam 0 yorum.
Yorum yazılmamış.
« geri ileri »