Cherie Priest- Kemik Titreten
Kitabı bir iki ay önce almış okunacak kitaplar arasında unutmuştum. Okumaya başlayınca daha önce okumadığıma pişman oldum.
Kitap Amerikan iç savaşının başlangıcı sırasında Seattle’da geçen bir alternatif tarih ve steampunk hikayesi. Ruslar Clondike bölgesinde buzun altındaki altınları kazıp çıkartabilen bir makine tasarlanması ve yapılması için bir yarışma düzenlerler. Yarışmayı Seattle’dan zengin bilim adamı Leviticus Blue kazanır. İnşa ettiği makinaya “Kemik Titreten” adını verir. ilk deneme sırasında kontrolden çıkar ve onlarca kişiyi öldürür. Ama asıl olay bu yıkımın ardından bir gazın ortaya çıkarak insanları zombiye dönüştürmesidir. İnsanlar korkuyla kenti terk ederken gazı ve zombileri içeride tutabilmek için şehrin etrafı bir duvarla çevrilir. Kenti terk etmek istemeyen insanlar duvarın çevresine yerleşerek bir banliyö oluştururlar.
Bu olaydan 16 yıl sonra Leviticus Blue’nun eşi ve 15 yaşındaki oğlu duvarın dışındaki banliyöde oldukça zor koşullar altında yaşamlarını sürdürmeye çalışmaktadırlar. Briar sadece eşi yüzünden değil gaz ortaya çıktığında hapisteki bütün mahkumları salan babası içinde şehirdekiler tarafından suçlanmakta ve oğlundan gittikçe uzaklaşmaktadır. Ezekiel babası ve büyükbabası hakkındaki sorularının cevabını duvarın öteki tarafında alabileceğini düşünür. Ve annesine haber vermeden duvarın öteki tarafına geçer. Planlamadığı şey ise girdiği tünelin çökmesi ve kendisinin orada mahsur kalmasıdır. Annesi de oğlunun peşinden gider.
Roman hem Ezekiel’in hem de Annesi Briar’ın gözünden anlatılıyor. Her iki karakter de çok iyi. Her ne kadar kendilerini birbirlerine uzak hissetseler de bir annenin çocuğuna duyduğu sevgi ve bir çocuğun annesine duyduğu sevginin karşısında ne durabilir ki ?
Kitabı okumak isteyenler kendinizi zombilere (oldukça hızlı hareket eden zombiler) , Zeplinlerle hava savaşlarına , Mekanik kollu bir barmen kadına, kovalamacaya ve eğlenceye hazırlayın.
Bilimkurgu ve fantastik sevenlere hararetle tavsiye edilir.