Kolay okuyacağımı düşündüğüm bir kitaba ihtiyacım vardı ve bu kitaba öncelik tanıdım; yanılmamışım. Oldukça basit bir dili var o yüzden hızlıca okunuyor. Ben bir günde okudum.
Çok klişe yanları vardı ama kendi içinde farklı yanları da vardı.(...) İkilinin birbirine şiirlerle ve edebiyatçılardan sözlerle laf yarıştırdıkları kısımları çok sevdim.
"Kırmızı gül tutkuyu fısıldar,
Ve beyaz gül aşkı haykırır;
Kırmızı gül bir şahin
Beyaz gül ise bir güvercin
Oysa ben sana krem rengi bir gonca gönderdim
Uçlarında pembelik olan;
Aşkların en safı, en tatlısı için
Dudaklarında tutkunun öpücüğü olan."
Bu arada bazı tutarsız yanları da vardı. Bu şimdi nasıl oldu diye tepkiler verdiğim altı doldurulmamış, oldu bittiye gelmiş bazı gelişmeler vardı özellikle ilk birkaç bölümde. Bu kadar basit mi? Ve yine sonlara doğru da aynı bu şekilde ütopik gelişmeler oldu. Nasıl yani?
Birkaç yerde de kitap kesildi mi acaba dediğim bölümler oldu ama buna ihtimal vermiyorum. Sanırım yazar aniden kesivermiş olayları.
Bunların hepsine rağmen kitabın kendi içinde güzel kısımları da vardı. Uzun zamandır doğru dürüst kitap okuyamadığımdan da olabilir kitabı ilgimi yitirmeden okudum. Evet bayılmadım, hatta normalde okurken karakterlerin duyguları bana geçerken bu kitapta birkaç yer hariç o duyguları uzaktan izledim.