yazar düzenlemeleri
coffeeisbliss, 33 adet değişiklik yapmış.  (2/7)
coffeeisbliss, Harvesting the Heart başlıklı kitabın edisyon detaylarını düzenledi

Yayın günü düzenlenmiş, eski hali 2, yeni hali 1
12 yıl
coffeeisbliss, Kitab-ı Zuhur başlıklı kitabın açıklamasını düzenledi

eski halini göster | yeni halini göster | değişimi göster

"Sanki ölüler oratoryosunda koloratur sopranoyum da cümlem eksik, notalarım çaresiz, aryalarım öksüz kalmış. Piç bir ölüm sancısı yüreğimde yer etmiş de ben o sancıya silah doğrultmuş tetiğe basmışım. Namludan çıkan kurşunlar sancıyı ıskalamış, yüreğimi delip hislerimi katletmiş sanki. İnsan neden hislerinin katili olur Boyozcum? Hisler gidince geriye kalan nedir, ha nedir?"

Bugüne dek edebiyat eleştirmenliğiyle uğraşan Bülent Yıldız, bu kez kurmaca ve üst kurmaca tekniğini son sınırına dek zorladığı, alışılagelmiş başlangıç - gelişim - son çizgisini bozuma uğrattığı deneysel bir romanla edebiyat dünyasına adım atıyor.

Hikayenin ne zaman başlayıp ne zaman bittiğinin kestirilemediği, yazarının kim olduğunun belirsizleştiği, güçlü roman dili ve tekniği ile eğlenceli ama aynı zamanda Türkiye'nin siyasi panoramasına çubuk bükmesiyle okuyucuyu "tedirginliğin" içine de hapseden çarpıcı bir roman "Kitab-ı Zuhur".

Geleneksel türlerle modern türlerin iç içe geçtiği, göndermelerin oyun şeklinde bilmeceleştirildiği, okuru kurguya davet eden diyalojik yapısıyla farklı bir edebi hazzın içine girmeye, yaratılan deneysellik içinde kendi tedirginliğinizle de hesaplaşmaya hazır olun.

"Kitab-ı Zuhur" sizi kendi dünyası içine çağırarak, oradan dışarı çıkıp kendi dünyanızı kurmaya davet ediyor.
(Tanıtım Bülteninden)
11 yıl, 11 ay
coffeeisbliss, Kitab-ı Zuhur başlıklı kitabın açıklamasını düzenledi

eski halini göster | yeni halini göster | değişimi göster

"Sanki Sanki ölüler oratoryosunda koloratur sopranoyum da cümlem eksik, notalarım çaresiz, aryalarım öksüz kalmış. Piç bir ölüm sancısı yüreğimde yer etmiş de ben o sancıya silah doğrultmuş tetiğe basmışım. Namludan çıkan kurşunlar sancıyı ıskalamış, yüreğimi delip hislerimi katletmiş sanki. İnsan neden hislerinin katili olur Boyozcum? Hisler gidince geriye kalan nedir, ha nedir?"

Bugüne
nedir?

Bugüne
dek edebiyat eleştirmenliğiyle uğraşan Bülent Yıldız, bu kez kurmaca ve üst kurmaca tekniğini son sınırına dek zorladığı, alışılagelmiş başlangıç - gelişim - son çizgisini bozuma uğrattığı deneysel bir romanla edebiyat dünyasına adım atıyor.

Hikayenin ne zaman başlayıp ne zaman bittiğinin kestirilemediği, yazarının kim olduğunun belirsizleştiği, güçlü roman dili ve tekniği ile eğlenceli ama aynı zamanda Türkiye'nin siyasi panoramasına çubuk bükmesiyle okuyucuyu "tedirginliğin" tedirginliğin içine de hapseden çarpıcı bir roman "Kitab-ı Zuhur".

Geleneksel
Kitab-ı Zuhur.

Geleneksel
türlerle modern türlerin iç içe geçtiği, göndermelerin oyun şeklinde bilmeceleştirildiği, okuru kurguya davet eden diyalojik yapısıyla farklı bir edebi hazzın içine girmeye, yaratılan deneysellik içinde kendi tedirginliğinizle de hesaplaşmaya hazır olun.

"Kitab-ı
olun.

Kitab-ı
Zuhur" sizi kendi dünyası içine çağırarak, oradan dışarı çıkıp kendi dünyanızı kurmaya davet ediyor.
(Tanıtım Bülteninden)
11 yıl, 11 ay
coffeeisbliss, Kitab-ı Zuhur başlıklı kitabın açıklamasını düzenledi

eski halini göster | yeni halini göster | değişimi göster

Sanki ölüler oratoryosunda koloratur sopranoyum da cümlem eksik, notalarım çaresiz, aryalarım öksüz kalmış. Piç bir ölüm sancısı yüreğimde yer etmiş de ben o sancıya silah doğrultmuş tetiğe basmışım. Namludan çıkan kurşunlar sancıyı ıskalamış, yüreğimi delip hislerimi katletmiş sanki. İnsan neden hislerinin katili olur Boyozcum? Hisler gidince geriye kalan nedir, ha nedir?

Bugüne dek edebiyat eleştirmenliğiyle uğraşan Bülent Yıldız, bu kez kurmaca ve üst kurmaca tekniğini son sınırına dek zorladığı, alışılagelmiş başlangıç - gelişim - son çizgisini bozuma uğrattığı deneysel bir romanla edebiyat dünyasına adım atıyor.

Hikayenin ne zaman başlayıp ne zaman bittiğinin kestirilemediği, yazarının kim olduğunun belirsizleştiği, güçlü roman dili ve tekniği ile eğlenceli ama aynı zamanda Türkiye'nin siyasi panoramasına çubuk bükmesiyle okuyucuyu tedirginliğin içine de hapseden çarpıcı bir roman Kitab-ı Zuhur.

Geleneksel türlerle modern türlerin iç içe geçtiği, göndermelerin oyun şeklinde bilmeceleştirildiği, okuru kurguya davet eden diyalojik yapısıyla farklı bir edebi hazzın içine girmeye, yaratılan deneysellik içinde kendi tedirginliğinizle de hesaplaşmaya hazır olun.

Kitab-ı Zuhur" Zuhur sizi kendi dünyası içine çağırarak, oradan dışarı çıkıp kendi dünyanızı kurmaya davet ediyor.
(Tanıtım Bülteninden)
11 yıl, 11 ay
coffeeisbliss, Yamaç başlıklı kitabın açıklamasını düzenledi

eski halini göster | yeni halini göster | değişimi göster

"Rayski'de Rayski'de çoğu zaman, 1840-1850'lerde dostum olan birçok insanı görür gibi oluyordum. Onlar da sistemli çalışmaktan hoşlanmıyorlardı."
Gonçarov

19.
hoşlanmıyorlardı.
Gonçarov

19.
yüzyıl Rus ve dünya edebiyatının en önemli yazarlarından Gonçarov, ölmeden önce tamamladığı son kitabı Yamaç'ta, Oblomov'da olduğu gibi yine kahramanıyla öne çıkıyor. Gonçarov, kahramanı Rayski'nin ahbabı İvan İvanoviç'le ve kadınlarla ilişkisini anlattığı Yamaç'ta, 19. yüzyıl Rus toplumunun resmini çizerken, eleştiri ve tespitlerini de başkarakteri üzerinden dile getiriyor.
Gonçarov'u yalnızca Oblomov ile hatırlayan okurlar için Yamaç, yazarı yeniden keşfetme imkânı sunuyor.
"Gonçarov,
sunuyor.
Gonçarov,
Rayski'nin kişiliğinde 'sanatsal Oblomovculuğu', 'boş yere heba olan Rus yeteneğini' okura anlatmaktadır. Öte yandan, kahramanını sert bir dille eleştirirken, onun yaşam, sanat, aşk üzerine gereksiz heyecanını da yermektedir." yermektedir.
11 yıl, 10 ay