zahidegürbüz

Profil Resmi
0 takip ettiği ve 0 takip edeni var. 54 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

Profil Resmi
zahidegürbüz okumuş.
Çocukluğun Soğuk Geceleri

Tezer Özlünün bu ilk romanı, yaşamın yalnızca başlangıcını oluşturmakla kalmayan, sürekli dönülen, belki de hiç çıkılamayan çocukluğu yansıtıyor. Yetişkinlerin, tıpkı çocukluğa olduğu gibi, farklılığa da aman vermeyen dünyasına karşı yazar anıların çıplak gerçekliğine sığınıyor. Tezer Özlü, Türk edebiyatının nostaljik prensesi. TADIMLIKİlkbaharla birlikte ılık havalar başladığında uzun yürüyüşlere çıkıyorum. Bazı günler Günk de olmuyor. Bulvardaki tramvay rayları sökülmeye, ağaçlar kesilmeye başlanıyor. Yollar genişletilecek. Toz, toprak ve çamurlar içindeki çukurlardan geçiyorum. Henüz yıkılmasına başlanmamış, havuzlu Saraçhane Parkından iniyor, Aksaraya doğru yürüyorum. Bulvarın sol kıyısında yükselen apartmanları seviyorum. (Geniş bir bulvarda oturabilme tutkum var. Evimizin önünde yol olmayışı beni üzüyor. Bulvarlarda oturabilenleri kıskanıyorum. Şimdilerde kimseyi ve hiçbir bulvarı, hiçbir evi kıskanmıyorum. Her yerde kalabilirim. Ama o bizim, önünü gecekonduların kapattığı evimizde bir gece bile oturamam. Hiç düşündünüz mü? Ölen bir insanı gerçekten bir kez daha görebilir misiniz? Ölen bir okula gidebilir misiniz? Ölen bir evde uyuyabilir misiniz? O yıllar öldü. O yılları bize öldürecek biçimde yaşattılar.) Yenikapıda henüz birkaç çayevi var. Sahil çakıl taşlarıyla dolu. Tren yolunun altından geçilince, odun depoları sahil boyunca dizili. Denize yakın bir yerde, taşlara oturuyorum. Önümde uzayan, gri mavi Marmara Denizine uzun süre bakıyorum. İçimdeki kıpırdanışları dinliyorum. Bir şeylere açılmak, bir yerlere koşmak, dünyayı kavramak istiyorum. Dünyanın bize yaşatılandan, öğretilenden daha başka olduğunu seziyorum. Oysa o yıllarda bu kaygılara çözüm getirecek hiçbir olgu yok. Yönetime karşı bir direniş başlamış. Soygundan, antidemokratik eylemlerden söz ediliyor... Ama yaygın olan yalnız varoluşçuluk. Marmaranın gri mavi boşluğuyla bağdaşan varoluşçuluk. Odun depolarının yanından, tren istasyonunun altından geçiyorum. Ayakkabılarımın altında taşınması güç çamurlar birikiyor. Eve dönmek istemiyorum. Kentin uğultuyla yaklaşan akşamında herhangi bir yerde olmak istiyorum. Ama kararan gökyüzüyle birlikte, evin sönük ışıklarına, gerilimli, rahatsız havasına dönmek zorundayım. Cumartesileri kabarık, kolalı jüponlar giyip, kentin yeni oluşan, daha zengin mahallelerindeki lokallere dans etmeye gidiyoruz. Buralarda küçük masa başlarında birkaç içki içerek oturuyoruz. Orkestrada ya da plaklarda günün moda şarkıları çalınıyor. Romantik İtalyan şarkılarını çok seviyoruz. Taşra düğünlerinin teneke havasını anımsatan, ama garip bir duyarlık var bu şarkılarda. Günk, hafta sonları bize gelmiyor. La lune es o es şarkılarıyla dans etmiyor. O hafta sonlarını da Dostoyevski, Turgenyef, ya da Çehovun dünyasında geçirmeyi yeğliyor. Oysa bizim artık sevgililerimiz var. Delikanlılar. Pantolonları, ayakkabıları şık, yeni yeni çıkan sakallarını tıraş eden, kokular süren, Avrupa kazaklar giyen sevgililerimiz var. Onlar çamur yığınları içinde değil, Nişantaş, Şişli, Topağacı gibi zengin semtlerde, büyük görkemli apartmanlarda oturuyorlar.

Tezer Özlünün bu ilk romanı, yaşamın yalnızca başlangıcını oluşturmakla kalmayan, sürekli dönülen, belki de hiç çıkılamayan çocukluğu yansıtıyor. Yetişkinlerin, tıpkı çocukluğa olduğu gibi, farklılığa da aman vermeyen dünyasına karşı yazar anıların ç... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 7 ay
Profil Resmi
zahidegürbüz okumuş.
Mutlu Ölüm

ALDIĞI ÖDÜLLER: 1957 Nobel Ödülü Mutlu Ölüm, ünlü yazar Albert Camusnün 1930ların sonunda tasarlayıp oluşturduğu, ancak hayattayken yayımlatmadığı bir roman. Bir başka romanı, Yabancı üzerindeki çalışmasının, Mutlu Ölümü ertelettiği söylenegelmiştir. Mutlu Ölüm, yazarın Belcourtta çocukluğunun geçtiği yoksul mahallenin, deniz taşımacılığı şirketindeki memurluğunun, 1936 yazında Orta Avrupaya yaptığı yolculukların, sanatoryumda kaldığı günlerin, Fichunun evinde ya da 1936 Kasımında yerleştiği Cezayirdeki anılarından yararlanıyor. Kitapta yazarın aşk yaşamından da kimi kesitler bulmak olası. Simon Hi‚ ile iki yıllık evliliği ve fırtınalı bir açıklamayla Salzburgda sona eren ilişkileri, romana bağlam değişimiyle katılıyor. Döneminin moda akımı olan, romanda yapısal özelliklere ağırlık verilmesi, Mutlu Ölümde de kendini gösteriyor, biçemi ustaca öne çıkarıyor yazar. Mutlu Ölümün, Albert Camusnün deha dosyasına eklenecek bir belge olduğunu söylemeliyiz; yazarı daha sonraki çalışmalarından tanıyan okur için bu kitabın ilginç bir karşılaştırma olanağı sağlayacağını düşünüyoruz.

ALDIĞI ÖDÜLLER: 1957 Nobel Ödülü Mutlu Ölüm, ünlü yazar Albert Camusnün 1930ların sonunda tasarlayıp oluşturduğu, ancak hayattayken yayımlatmadığı bir roman. Bir başka romanı, Yabancı üzerindeki çalışmasının, Mutlu Ölümü ertelettiği söylenegelmiştir.... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 7 ay
Profil Resmi
zahidegürbüz okumuş.
Altın Defter

Genç bir yazar olan Anna Wulf, kocasından ayrılmış, küçük çocuğuyla birlikte yaşamaktadır. Bir süredir hiçbir şey üretemeyen Anna, kendisini tatmin etmeyen ilişkilerin yarattığı hayal kırıklıklarıyla yaşamının çökmekte olduğu duygusuna kapılır. Delireceğini düşünür ve yaşadıklarını ayrı renkte dört defterde toplar: Siyah defter, bir yazar olarak sorunlarını dile getirir; kırmızı defter siyasal yaşamı içindir; sarı defterse ilişkileri ve duyguları için; mavi deftere de günlük olayları kaydeder. Ancak Annanın iyileşmesine ve yeniden doğuşuna giden kapıyı açan anahtar, beşinci defter olacaktır: Altın Defter. Usta yazar Doris Lesssingin, gözüpekçe kaleme aldığı ve cinsellikle siyaseti, deliliği ve anneliği birlikte yoğurduğu bu kitap, hem 1950lerin entelektüel ve ahlaksal ortamının, yani feminizmin eşiğinde olan bir toplumun iğneleyici ve algısal bir portresi, hem de kendi kişisel ve siyasal kimliğini aramakta olan bir kadının güçlü ve derinlikli öyküsü. Kapaktaki resim: KEES VAN DOUGEN

Genç bir yazar olan Anna Wulf, kocasından ayrılmış, küçük çocuğuyla birlikte yaşamaktadır. Bir süredir hiçbir şey üretemeyen Anna, kendisini tatmin etmeyen ilişkilerin yarattığı hayal kırıklıklarıyla yaşamının çökmekte olduğu duygusuna kapılır. Delir... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 7 ay
Profil Resmi
zahidegürbüz okumuş bitirmiş.
İnanan Beyin

İnançlar nasıl doğar, şekillenir, pekiştirilir, ayakta kalır, değiştirilir ve yok edilir? Bu çalışma psikolog, bilim tarihçisi ve dünyanın en ünlü şüphecilerinden biri olan Michael Shermer’in otuz yıllık birikiminin ürünüdür. Shermer’a göre beyin bir inanç motorudur. Önce inançlar gelir, sonra açıklamalar. Duyu verilerinden gelen bilgiyi işleyen beyin doğal olarak önce bir kalıp arar, daha sonra bu kalıba göre anlam bulur. İşte beynimizin noktaları birleştirerek yarattığı bu kalıplar inançlardır, inançlar bir kere oluşunca, bunları sağlamlaştırmak için kanıt aramaya başlanır.

Shermer bu sürecin nasıl işlediğini göstermek için siyasetten ekonomiye, dinlerden komplo teorilerine ve doğaüstü olaylara kadar gerçek yaşamdan sayısız örnekler veriyor. En sonunda da inançlarımızın gerçeklerle bağdaşıp bağdaşmadığına karar vermek için en iyi aracın bilim olduğunu gözler önüne seriyor.


“Michael Shermer uzun zamandır bizim bilimsel düşünce savunusu şampiyonumuzdur. İnanan Beyin’de temellendirilmiş inanç ile temelsiz inanç arasındaki sınır çizgisini olağanüstü bir açıklıkla ve sağlamlıkla gözler önüne sermekte.”
-Sam Harris, Yalan ve İnancın Sonu kitaplarının yazarı-


“Fizikçi Richard Feynman bir zamanlar en kolayı, kişinin kendini kandırmasıdır demişti. O nedenle bir bilim insanı sadece kuramlarında doğru olan nedir diye sormakla yetinmemeli, onlarda yanlış olanlar nelerdir diye de sormalıdır. Michael Shermer bu kitabında neden ‘inanmaya istekli’ olduğumuzu çok anlaşılır bir biçimde açıklamış.”
-Lawrence M. Krauss, Arizona Devlet Üniversitesinde Kökenler Projesi Başkanı ve Hiç Yoktan Bir Evren kitabının yazarı-

İnançlar nasıl doğar, şekillenir, pekiştirilir, ayakta kalır, değiştirilir ve yok edilir? Bu çalışma psikolog, bilim tarihçisi ve dünyanın en ünlü şüphecilerinden biri olan Michael Shermer’in otuz yıllık birikiminin ürünüdür. Shermer’a göre beyin bir... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 7 ay
Profil Resmi
zahidegürbüz okumuş.
Yaşamın Ucuna Yolculuk

Tezer Özlü, bir başka kutupta kendisiyle aynı yazgıyı paylaşan Oğuz Atay gibi, beklenmedik bir anda edebiyatımızdan demir aldı. Yazar ile sahici efsanesini birleştiren bu anlatı, hem yoğun bir vasiyetname niteliği taşıyor, hem de hayata ender görülen acılıkta bir perspektiften tanıklık ediyor.
Yayınevinin notu: Bu kitap yazarın Almanca kaleme aldığı "Auf dem Spur eines Selbsmords" (Bir intiharın izinde) adıyla 1983 Marburg Yazın Ödülü'nü alan metnin Türkçesidir. Bu kitap dilimizde, yazarı tarafından Yaşamın Ucuna Yolculuk (1984) adıyla bir anlamda yeniden yaratıldı.

Tezer Özlü, bir başka kutupta kendisiyle aynı yazgıyı paylaşan Oğuz Atay gibi, beklenmedik bir anda edebiyatımızdan demir aldı. Yazar ile sahici efsanesini birleştiren bu anlatı, hem yoğun bir vasiyetname niteliği taşıyor, hem de hayata ender görülen... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 9 ay
Profil Resmi
zahidegürbüz bir değerlendirme yaptı.
İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl
Daha Fazla Göster

zahidegürbüz şu an ne okuyor?

zahidegürbüz şu anda kitap okumuyor.

Favori Yazarları (5 yazar)

Favori yazarı yok.