tuen

Profil Resmi
1 takip ettiği ve 0 takip edeni var. 1 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

Profil Resmi
tuen yarım bırakmış.
Ölü Erkek Kuşlar

Sunanın içinde iki ayrı kadın yaşar. Su uysal, uzlaşmacı, evcil, iyi anne ve eş olmaya koşullanmış yanı, Na ise bozuk saydığı her türlü düzene karşı çıkmaya hazır, asi ve cesur kimliğidir. Sürekli çatışma halinde olan çift benlik ve bölünmüşlüğü içinde, bir de kocası Ayhanın en yakın arkadaşı Onura aşık olunca Sunanın durumu daha da zorlaşır. Ölü Erkek Kuşlar, bir kadının birine tutkulu bir aşk ötekineyse köklü bir sevgi ve evlilik bağıyla bağlandığı iki erkek arasındaki yakıcı gidiş gelişlerini anlatırken bu üç kişinin çocukluktan kadın ve erkek olmaya uzanan yolda öngörmeler, koşullanmalar ve kurallarla biçimlenişlerini irdeliyor. Kadın erkek ilişkilerinin, hem toplumsal tabu ve yargıların özündeki katılık ve şiddet hem de tarihsel bir dönemin baskı ortamında nasıl yorucu bir iletişimsizlik ve çözümsüzlüğe dönüştüğünü gösteriyor.İnci Aral; çok sevilen, eskimeden güncelliğini korumakta olan bu ilk romanında bir kadının bağımsızlık ve mutluluğu umutsuzca arayışını sarsıcı bir içtenlik ve ustalıkla anlatıyor.

Sunanın içinde iki ayrı kadın yaşar. Su uysal, uzlaşmacı, evcil, iyi anne ve eş olmaya koşullanmış yanı, Na ise bozuk saydığı her türlü düzene karşı çıkmaya hazır, asi ve cesur kimliğidir. Sürekli çatışma halinde olan çift benlik ve bölünmüşlüğü için... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 8 ay
Profil Resmi
tuen şu an okuyor.
Genç Prens'in Dönüşü

Arka Kapak

18 dile çevrilmiş uluslararası bestseller:
Genç Prens'in Dönüşü

''O büyüseydi ne olurdu? Bir gence dönüşseydi? Yine masumiyetini koruyabilir miydi? Günümüz dünyasının yiten değerlerine, savaşlara, yaşanan acılara ve hastalıklara nasıl cevap verirdi? İşte A.G. Roemmers aklında bu sorularla kendini dokuz gün dokuz gece bir odaya kapatarak, 'ruhunun derinliklerinden' çıkacak bir hikâye yazmaya koyuldu. Sonuç Genç Prens'in Dönüşü oldu.''
El Pais

''Kafası karışmış bir dünyada yaşıyoruz; kim olduğumuzu, nerede olduğumuzu, nereye gittiğimizi bile bilmiyoruz artık. […] İşte bu yüzden kaybedilen değerleri yerine koymanın ve küçük şeylere yeniden önem vermeye geri dönmenin zamanı geldi.''
A. G. Roemmers
El Mundo röportajı

Genç Prens'in Dönüşü, yayımlanışından bugüne yediden yetmişe her yaştan okurun kalbine dokunmayı başarmış bir kahramanın, çocukluğumuzun Prensi'nin Dünya'ya dönüşünün hikâyesi...

Patagonya'nın çorak topraklarında yalnız başına arabasıyla seyahat eden bir adam, yolda yardıma ihtiyacı olan bir gençle karşılaşır. Adam, genci arabasına alır ve birlikte seyahat etmeye başlarlar. Birbirinden çok farklı hayatlara ve karakterlere sahip iki kahramanımız, yol boyunca hayat ve insanlık üzerine derinlikli sohbetler gerçekleştirir, hikâyelerini paylaşırlar. Kahramanlar için bir manevi yolculuğa dönüşen bu seyahatte paylaştıkları kalp kırıkları, mutlulukları, inançları, çocukluktan olgunluğa attıkları adımlar, vicdani sorgulamaları, coşkuları; okuyan herkese yeni kapılar açacak öğütler taşıyor.

Uluslararası bestseller Genç Prens'in Dönüşü, modern zamanlarda yitirdiklerimize vurgu yapan, sevginin gücüne ve mucizelere inancımızı tazeleyen bir kitap: Herkes içindeki Prens'i keşfedebilsin, kalbini hayata açabilsin diye...

Arka Kapak

18 dile çevrilmiş uluslararası bestseller:
Genç Prens'in Dönüşü

''O büyüseydi ne olurdu? Bir gence dönüşseydi? Yine masumiyetini koruyabilir miydi? Günümüz dünyasının yiten değerlerine, savaşlara, yaşanan acılara ve h... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 8 ay
Profil Resmi
tuen bir değerlendirme yaptı.
İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 8 ay
Profil Resmi
tuen okumuş.
Beyoğlu Rapsodisi

Üç arkadaşın hikâyesi bu. Biraz da Beyoğlu'nun hikâyesi. Beyoğlu'nun karmaşasının, kalabalıkların arasına gizlenen sırların hikâyesi. Sokakların, binaların, bildiğimiz, bilmediğimiz köşelerin, ama en çok insanların hikâyesi. Çocukluktan başlayan, mekânı yine Beyoğlu olan bir dostluğun bugünü anlatılıyor 'Beyoğlu Rapsodisi'nde. Üç farklı kişiliğin, üç farklı yaşam tarzının birleştiği bir nokta bu dostluk. Önce onları tanıyoruz, hayatlarına tanık oluyoruz. Sanıyoruz ki, her şey hep böyle doğal gidecek. Sanıyoruz ki, hayat normal seyrini sürdürecek. Ama gün geliyor, bir fotoğraf sergisi hayatlarını değiştiriyor. Önce bir kadın giriyor bu üçlünün arasına, bir Rus. Sonra cinayet fikri hayatlarının bir parçası oluyor. Soruşturmalar, sorular... Ve sırlar geliyor ardından. Ahmet Ümit bu son romanında polisiye gerilim edebiyatının sınırlarını aşmayı deniyor. Okuyucusunu sürpriz bir sonla ödüllendirmenin yanı sıra ölümsüzlük üzerine, dostluk üzerine, aile üzerine, sahip olma duygusu üzerine sorular sorduruyor. Ahmet Ümit'ten heyecan dozu yüksek bir polisiye roman bekleyenleri hayal kırıklığına uğratmayacak, ama yazarın daha geniş sularda da keyfince yelken açtığını kanıtlayan bir kitap 'Beyoğlu Rapsodisi'. Adım adım Beyoğlu ve karış karış insan var bu romanda.

Üç arkadaşın hikâyesi bu. Biraz da Beyoğlu'nun hikâyesi. Beyoğlu'nun karmaşasının, kalabalıkların arasına gizlenen sırların hikâyesi. Sokakların, binaların, bildiğimiz, bilmediğimiz köşelerin, ama en çok insanların hikâyesi. Çocukluktan baş... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 8 ay
Profil Resmi
tuen kütüphanesine ekledi.
Kuyucaklı Yusuf

Bu manasız ve yabancı hayatta bir tek şeye hakikaten sarılmış, hakikaten inanır gibi olmuştu. Bu da karısı idi. Muazzez'in varlığı Yusuf için büyük, boşlukları dolduracak mahiyette bir şey değildi, fakat onun yokluğu müthişti. Onun bu kadar sebepsiz yere, bu kadar insafsızca Yusuf'un hayatından koparılması çıldırtacak kadar acı idi. Hayatında asıl aradığı şeyin Muazzez olmadığını biliyordu, fakat Muazzez olmadan bunu aramaya muktedir olamayacağını sanıyordu.

Kuyucaklı Yusuf Türk edebiyatının belki de en romantik kahramanıdır. Hayatın ve insanların zalimliği karşısındaki naif duruşu ile bir yandan trajik bir sona ilerlerken, bir yandan da yaşadığı lirik aşk hiyakesinin kahramanı olarak edebiyat tarihinde yerini almıştır.

Bu manasız ve yabancı hayatta bir tek şeye hakikaten sarılmış, hakikaten inanır gibi olmuştu. Bu da karısı idi. Muazzez'in varlığı Yusuf için büyük, boşlukları dolduracak mahiyette bir şey değildi, fakat onun yokluğu müthişti. Onun bu kadar sebe... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 8 ay
Profil Resmi
tuen kütüphanesine ekledi.
Yüreğinin Götürdüğü Yere Git

Genç İtalyan yazarı Susanna Tamaro'nun 1994'te yayımlandığı zaman İtalya'da büyük yankı uyandıran ve yılın olayı olan bu kitabı, çok satan kitaplar listesinin başındaki yerini uzun süre bir başka kitaba bırakmamıştır. Eco'nun Gülün Adı adlı romanından sonra en başarılı İtalyan romanı olarak karşılanan Yüreğinin Götürdüğü Yere Git, 80 yaşındaki bir kadının uzaklara giden genç torununa yazdığı ve hem bir iç döküş, hem de vasiyet sayılabilecek mektuplarından oluşuyor. Yalın, güncel bir dille, sevgiyle ve içtenlikle kaleme alınmış, ama asla gönderilmemiş olan bu mektuplarda, yaşlı kadın, kendisinin ve kızının dokunaklı yaşamlarının gizli kalmış yönlerini açığa vururken, bir yandan da hem kendini, hem de kızını irdeliyor; kendine karşı bir iç hesaplaşma yürütüyor. Değişen gelenekler, altüst olan değerler karşısında hissettiklerini torununa sevgiyle, bilgelikle aktarmak isteyen bu yaşlı kadın, kendi gençliğinde yapmayı göze alamadığı şeyleri yapmasını torununa öğütlerken, Yapmaya değecek tek yolculuk, içimize yapacağımız yolculuktur, diyor; o özgün çağrıya kulak vermeli ve yüreğimizin götürdüğü yere gitmeliyiz.

Genç İtalyan yazarı Susanna Tamaro'nun 1994'te yayımlandığı zaman İtalya'da büyük yankı uyandıran ve yılın olayı olan bu kitabı, çok satan kitaplar listesinin başındaki yerini uzun süre bir başka kitaba bırakmamıştır. Eco'nun Gülü... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 8 ay
Daha Fazla Göster

tuen şu an ne okuyor?

Favori Yazarları (0 yazar)

Favori yazarı yok.