rhl

Profil Resmi
3 takip ettiği ve 4 takip edeni var. 24 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

Profil Resmi
rhl okumuş.
Bangır Bangır Ferdi Çalıyor Evde...

“Abim Atatürk’ü çok severdi, bense Allah’ı. Babam, annemi ve Galatasaray’ı severdi, annem de Ringo’yu. Babam yorgun bir adamdı. Gündüz vardiyasındayken her gün, çalıştığı taşocağında sanki onca kayayı sırtına vurup ordan oraya sürüklemiş gibi, kalan son canıyla eve gelir, çoğunlukla da tek kanallı televizyonun bitmek bilmeyen ana haber bülteni sona ermeden uyuyakalırdı, akvaryumun karşısındaki ikili koltukta.”

Yaz bitince kalabalığın günbegün seyreldiği, ahalinin biz bize kalıp bıkkınlıkla merabalaşıp mahsunlaştığı, her gürültünün ikindi vakti ağır usul söndüğü bir sahil şehrini düşünün... Boş masaları döven yağmurları, kirlenmiş kıyıları, eprimiş güneş şemsiyelerini... Buna, seksenli yılların sakaletini, iğreti kaygılarını, katıksız korku olan çaresizliğini ekleyin.

Mahir Ünsal Eriş, bir sahilde oturmuş, can sıkıntısından esneyen, kendi çocukluğuna bakıyor; renkli, yuvarlacık, pütür pütür bir çocukluk anlatıyor bize. “Komen! komen!” diye ateş eden oğlan bebelerini, mobiletleri, leblebi tozunu, Kaynanalar Parkı’nı, Kız Meslek’in kızlarını, Klinsmann’ı, Evrenos’u, Allah’ın yanına aldığı iyileri, kale zindanındaki prensesleri resmediyor.

Yoksulluk, hoyratlık, yalnızlık, gamsızlık, kırk mumluk sarı ampulün ışığında belli belirsiz görünüp, kayboluyor. Merhamet, taşraya uğramadan Kaf Dağı’na gidiyor...

Canlı, anlatma iştahıyla dolu yeni bir ses var karşımızda. Eriş, soba boyasıyla boyanmış hikâyeleriyle edebiyat şehrengizinde... Mağlup ama baştan kaybetmişliğini bilen bir hınzırlıkla sırıtıyor okuruna...

“Abim Atatürk’ü çok severdi, bense Allah’ı. Babam, annemi ve Galatasaray’ı severdi, annem de Ringo’yu. Babam yorgun bir adamdı. Gündüz vardiyasındayken her gün, çalıştığı taşocağında sanki onca kayayı sırtına vurup ordan oraya sürüklemiş gibi, kalan ... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 6 ay
Profil Resmi
rhl okumak istiyor.
Olduğu Kadar Güzeldik

Meydandaki çay bahçelerinden birine oturmak geldi içimden sonra. Çünkü Erdek bir kitap olsaydı, bu çay bahçeleri ilk cümlesi olurdu onun. Gelindi mi oturulmalıydı. Bir çay, birkaç sigarayla, kıyıda kayığında ağ onaran, çapari kösteği hazırlayan balıkçıları seyretmek, bir tost isteyip, bacaklarıma sırnaşan kedilere atmak, yakın masalarda konuşulanları dinlemek, birini bekliyormuş gibi ikide bir saate bakmak iyi gelebilirdi. Gelmeliydi en azından.

Yine yaz akşamları. Yaralı tekneler, küflü sesler. Erdek’te çay bahçeleri, bıkkın orkestra, tatsız garsonlar. Ezine, Susurluk, Bandırma, burası Ankara, orası Samsun! Yalandan bayılanlar, bilmezden gelinenler, kaybolan dayılar… Uykusunda ağlayan adamlar, pişmanlar, yorgunlar. Para için mırın kırın, laf dokunduran konuşmalar. Nerede bu Türkan Şoray?

Mahir Ünsal Eriş, sokaktan gelen gürültüyü, bangır bangır Yıldız Tilbe dinleyen evleri resmediyor. Bi gevezeleşip bi susanları, “iyi olalım be ne olur” diyenleri, helallik isteyenleri anlatıyor.

Olduğu Kadar Güzeldik, gazoza doğru çocuklaşan hikâyelerle çağlıyor, zamana dokunuyor. Eriş, hüzünlü mağlupların iyimser yazarı olmaya devam ediyor.

Meydandaki çay bahçelerinden birine oturmak geldi içimden sonra. Çünkü Erdek bir kitap olsaydı, bu çay bahçeleri ilk cümlesi olurdu onun. Gelindi mi oturulmalıydı. Bir çay, birkaç sigarayla, kıyıda kayığında ağ onaran, çapari kösteği hazırlayan balık... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 8 ay
Profil Resmi
rhl okumak istiyor.
Dava

1883-1924 Çek asıllı Avusturyalı öykü ve roman yazarı. İnsanın korkularını, yalnızlığını, kendi kendine yabancılaşmasını ve çevresiyle iletişimsizliğini dile getirmiştir. Çok farklı açılardan yorumlanan yapıtlarını, konu ve biçim açısından edebiyat tarihinin belirli bir akımı içerisine yerleştirmek zordur. Kafka’nın yaşamı ve kişiliği ile ilgili önemli ipuçları mektupları ve günlüklerinde yer alır. Günlükleri onun kişiliğinin anlaşılmasında, çevresiyle zor ilişki kurabilmesinin ve evlilikten kaçmasının nedenleri konusunda yardımcı olur. Kafka’nın çevresiyle ilişkilerini en aza indirgeyerek kendini yazarlığa verdiği yaşama biçimini ve dünyasını açığa vurur. Dava; kahramanın açıklayamadığı bir nedenle alışageldiği yaşamından uzaklaştırılıp yepyeni bir çevreye gözlerini açmasıyla başlar. Belli bir suçu olmamasına karşın kendini savunma çabasına düşer. Hiçbir yargıçla yüz yüze gelmez, roman boyunca yargı mekanizması içinde kaybolup gider.

1883-1924 Çek asıllı Avusturyalı öykü ve roman yazarı. İnsanın korkularını, yalnızlığını, kendi kendine yabancılaşmasını ve çevresiyle iletişimsizliğini dile getirmiştir. Çok farklı açılardan yorumlanan yapıtlarını, konu ve biçim açısından edebiyat t... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 9 ay
Profil Resmi
rhl okumak istiyor.
Olasılıksız

Olasılıksız, Adam Fawer tarafından yazılmış ve 2005 yılında yayımlanmış bilim kurgu romanıdır. En iyi roman kategorisinin de aralarında olduğu çok sayıda ödül kazanmıştır.

Kitap, David Caine'in bir takım deneysel tedaviler sonucunda kazandığı gelişmiş hesaplama yeteneği sayesinde, tahminlerinin geleceği görmek haline geldiğini anlamasıyla başından geçenleri konu almaktadır. Özet olarak kitabın kahramanı, Pierre-Simon Laplace'in yarattığı bir teori olan Laplace'in Şeytanı haline dönüşmüştür.

******

Bir sabah, yıllardır görmediğiniz bir arkadaşınızı düşünerek uyandınız. Bir saat sonra, onunla sokakta karşılaştınız. Sizce bu sadece bir tesadüf mü, yoksa çok daha farklı bir anlamı olabilir mi?Siz hiç Lotoda büyük ikramiyeyi kazanmadınız. Ama birileri kazanıyor. Hem de sürekli! Onlar sizden daha mı şanslılar?Şans nedir gerçekten? İçinizde bütün parayı kırmızıya yatırmanız gerektiğini söyleyen bir his var. Bu his bir öngörü müdür? Yoksa daha fazlası mı?Yolda gidiyorsunuz. Kafanızı çevirip yandaki küçük parkta baktınız ve bir anda bu anı daha önce de yaşamış olduğunuzu hissettiniz. Evet, Deja Vu. Sizce nedir Deja Vu; Geçmiş mi, rüya mi yoksa geleceği mi görüyorsunuz?Eğer siz de kontrolün kimde olduğunu merak ediyorsanız, ‘OlasılıkSız tam size göre bir roman..

******

Olasılıksız, Adam Fawer tarafından yazılmış ve 2005 yılında yayımlanmış bilim kurgu romanıdır. En iyi roman kategorisinin de aralarında olduğu çok sayıda ödül kazanmıştır.

Kitap, David Caine'in bir takım deneysel tedaviler sonucunda kazandığı... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 9 ay
Profil Resmi
rhl okumuş.
Adayış Risalesi

İşte bu noktada hayat kitabı olan Kuranın teklif ettiği yöntemlerden biri olan adayış sürecini başlatmak, sorunlarımızdan birinin daha çözümünde bize kolaylık sağlayabilir. Doğumevinin kapısında heyecanla bekleyen baba adaylarından kaçta kaçı çocuklarının seslerini daha ilk duyduklarında İmranın kadınının gösterdiği erkekliğin binde birinde göstererek, Ya Rabbi, bunu sana adadım, benden kabul buyur! diyebilmektedir? Allahın kendisine üç, beş, yedi evlat verdiği Müslüman babalar hepsini kendi yolunda harcadığı bunca evlattan birini dahi Onun yoluna kalben, ihlasla bağışlamıyor, Eti de kemiği de senin, senin dininin ya Rabbi diyemiyorsa; dahası en mütedeyyin anne babalar dahi İslami hassasiyetinden kuşku duymadıkları evlatlarının bir akşam eve geç gelişi karşısında gözleri parlıyor, yerlerinde duramıyorlarsa, şehadetten sözeden evlatlarına, Aman, o nasıl söz? Allah korusun! diyorlarsa, Allahı sevdiklerine kimi inandırabilirler ve nasıl yücelir dinin yerlerde sürünen sancağı?

İşte bu noktada hayat kitabı olan Kuranın teklif ettiği yöntemlerden biri olan adayış sürecini başlatmak, sorunlarımızdan birinin daha çözümünde bize kolaylık sağlayabilir. Doğumevinin kapısında heyecanla bekleyen baba adaylarından kaçta kaçı çocukla... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 9 ay
Profil Resmi
rhl okumuş bitirmiş.
Bin Dokuz Yüz Seksen Dört (1984)

Yirminci yüzyılın en önemli yazarlarından biri olan George Orwell, 47 yıllık yaşamına iki başyapıt sığdırdı. “Hayvan Çiftliği” ve “Bin Dokuz Yüz Seksen Dört”. 1945 yılında yayınlanan “Hayvan Çiftliği”nde, bir grup hayvanın kendilerini sömüren insanların yönetimini devirip eşitlikçi bir toplum kurmasının öyküsü anlatılıyordu. Ama zamanla hayvanların zeki ve iktidar düşkünü önderleri olan domuzlar, devrimi yolundan saptırarak insanlardan daha baskıcı ve acımasız bir diktatörlük kuruyorlardı. Bir siyasal yergi başyapıtı sayılan “Hayvan Çiftliği”ni 1949'da “Bin Dokuz Yüz Seksen Dört” adlı roman izledi. Orwell'in bu son kitabı, her şeyin tümüyle devletin denetiminde olduğu belleksiz ve muhalefetsiz bir toplum tehlikesine karşı yürekten bir uyarı niteliğindeydi. Dünyanın sürekli birbiriyle savaşan üç totaliter polis devletinin egemenliği altında olduğu düşsel bir gelecekte geçen roman, hem o dönemde hem de sonraki yıllarda çok sayıda okuru derinden etkiledi.

Yirminci yüzyılın en önemli yazarlarından biri olan George Orwell, 47 yıllık yaşamına iki başyapıt sığdırdı. “Hayvan Çiftliği” ve “Bin Dokuz Yüz Seksen Dört”. 1945 yılında yayınlanan “Hayvan Çiftliği”nde, bir grup hayvanın kendilerini sömüren insanla... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 9 ay
Daha Fazla Göster

rhl şu an ne okuyor?

Deniz Bir İsyancının İzleri

%0

Favori Yazarları (6 yazar)

Favori yazarı yok.