karambitam

Profil Resmi
0 takip ettiği ve 0 takip edeni var. 0 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

Profil Resmi
karambitam kütüphanesine ekledi.
Efrasiyab'ın Hikayeleri

Çok uzak zamanlarda değil, günümüzün otuz, bilemediniz elli yıl öncesinde, üstelik hep ülkemizde geçiyor Efrâsiyâbın Hikâyeleri. Ancak... Sanki o zamanlardan ve o mekânlardan değil de, başka zaman ve mekânlardan, hatta başka dillerden aşina olduğumuz hikâyeler... Yani, Puslu Kıtalar Atlasını ve Kitab-ül Hiyeli okumuş olanların tahmin edebilecekleri gibi, üzerine söz söylemesi zor, içine dalması keyif verici kitaplardan: Estetikle oyunun, mizahla felsefenin bir edebî buluşması...

Çok uzak zamanlarda değil, günümüzün otuz, bilemediniz elli yıl öncesinde, üstelik hep ülkemizde geçiyor Efrâsiyâbın Hikâyeleri. Ancak... Sanki o zamanlardan ve o mekânlardan değil de, başka zaman ve mekânlardan, hatta başka dillerden aşina olduğumuz... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 12 yıl, 11 ay
Profil Resmi
karambitam kütüphanesine ekledi.
Sadakat

İhanetin en uğursuzunu yaşayan Azra, tutkuyla bağlandığı, saplantılı hatta bencilce bir aşkla sevdiği Ferda ve ihanet nesnesi üçüncü kişi. Bir aşk-nefret ikilemi içinde, üçlü bir ilişkinin girdabında savrulan insanlar; çözümsüzlüğün, ikiyüzlülüğün, aşka tutsaklığın yakıcı çemberine kıstırılmış üç kişi. Yaşamın kıyısında çözümsüz kalan Azra, her şey bittiğinde belleğinin ışığında şimdiyle geçmiş arasında gidip gelir ve dehşet verici bir sonla biten hikâyesini sayfalara döker. Yaşamla ölümün kesişme noktasından geçmişe bakarken ihanetin mi sadakatin mi zor olduğunu sorgulatır okura. Günümüz ilişkilerinin çıkmazlarını, yerleşik kuralların geçersizliğini, kadınla erkek arasındaki tutku bağlarını ustalıkla işleyen İnci Aral, modern zamanların aşkları üzerinde düşünmeye zorluyor hepimizi. Sesi olmayan bir ağzım olduğunu bilmiyordum. Sessizliğimin ne kadar yırtıcı olduğunu. Benim değildi o ses. Konuşan ben değildim. O yükselen alçalan, çözülen, fırıl fırıl dönen ve çıkış arayan haykırışlar benim olamazdı. Sözcükler yuvarlanıp yerlere düşüyordu ve ben nasıl olup da hep birlikte baş aşağı, aşağı, aşağı düştüğümüzü anlayamıyordum. Yeryüzünün neresinde bulunduğumu bilmiyordum. İçimi bulandıran nefretle kapıyı dövüyordum ve ellerimle boğmak, öldürmek istiyordum onları. Sadakatin yalnızca iyimserlik ve umuttan ibaret olduğunu böyle, kanatlarım ateşe tutularak öğrendim.

İhanetin en uğursuzunu yaşayan Azra, tutkuyla bağlandığı, saplantılı hatta bencilce bir aşkla sevdiği Ferda ve ihanet nesnesi üçüncü kişi. Bir aşk-nefret ikilemi içinde, üçlü bir ilişkinin girdabında savrulan insanlar; çözümsüzlüğün, ikiyüzlülüğün, a... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 12 yıl, 11 ay
Profil Resmi
karambitam kütüphanesine ekledi.
Taş Meclisi

Jean-Christophe Grangénin ikinci romanı olan Taş Meclisi, tesadüfî bir trafik kazasıyla birlikte gelişir. Hayvanların, özellikle de yırtıcı hayvanların doğal çevrelerindeki davranışlarını inceleyen ve şaolin boksu meraklısı olan Diana Thiberge, genç kızlık dönemini karartan korkunç bir dramı yaşadığından beri hiçbir erkeği öpmemiştir. Bu demir karakterli genç kadın, küçük Lu-Sianı evlat edindikten sonra, korkunç deneylerin yaşamında iz bırakacağını aklına bile getirmez. Parise dönüşlerinin hemen ardından, Diana ve Asya kökenli oğlu korkunç bir trafik kazası geçirirler. Ama bu kazada bir cinayet teşebbüsünü hatırlatan her şey vardır. Ölümün eşiğindeki küçük Lucien, Berlinden gelen esrarengiz bir doktor tarafından kurtarılır. İşte burada sorular ortaya çıkar: bu doktora kim haber vermiştir? Hastayı nasıl ve neden kurtarmıştır?Soruların cevabını bulma serüveni, parapsikolojiden Şamanizme varan inançlar yumağını çözdükçe karmaşıklaşır. Pariste başlayan arayış, Sibiryanın derinliklerine kadar uzanır. Ve tabiî korku ve gerilim de...

Jean-Christophe Grangénin ikinci romanı olan Taş Meclisi, tesadüfî bir trafik kazasıyla birlikte gelişir. Hayvanların, özellikle de yırtıcı hayvanların doğal çevrelerindeki davranışlarını inceleyen ve şaolin boksu meraklısı olan Diana Thiberge, genç ... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 12 yıl, 11 ay
Profil Resmi
karambitam kütüphanesine ekledi.
Sevdalinka

Aynı ırktan, kim bilir belki de aynı soydan geliyorlardı. Aynı yaşlarda, aynı boylardaydılar. Aynı kadını sevmişlerdi. Ataları aynı tanrıya ayrı yollardan ulaşmak istedikleri için, biri Boşnak diğeri Hırvattı. Bunu kendileri seçmemişlerdi, savaşmayı ve kaderlerini de seçmedikleri gibi. Ve ambulanstaki çocuğu kurtarmanın dışında, beklentileri yoktu yarın için. Yarınlar, kurşun, havan topu ve bombaydı, kandı. Ama her ikisi de farkına bile varmadan ‘daha güzel günleri bekliyorlardı. İnsanlar, değişik inançlarla ve hırslarıyla ne kadar karıştırırlarsa karıştırsınlar, kana, acıya, şiddete bulaştırsınlar, bu muhteşem dünyayı, yaşam bir umuttu sonuçta. Hiç bitmeyen bir umuttu. Dünya tarihinin en acımasız soykırımlarından Bosnada, bir kadın gazetecinin hayatla hesaplaşması...

Aynı ırktan, kim bilir belki de aynı soydan geliyorlardı. Aynı yaşlarda, aynı boylardaydılar. Aynı kadını sevmişlerdi. Ataları aynı tanrıya ayrı yollardan ulaşmak istedikleri için, biri Boşnak diğeri Hırvattı. Bunu kendileri seçmemişlerdi, savaşmayı ... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 12 yıl, 11 ay
Profil Resmi
karambitam kütüphanesine ekledi.
Beyaz Kale

17. yüzyılda Türk korsanlarınca tutsak edilen, astronomiden, fizikten ve resimden anladığına inanan bir Venedikli köle... Aynı ilgileri paylaşan, Batı bilimini öğrenmek isteyen bir Türk: efendi... Aralarında garip bir benzerlik bulunan bu iki insanın, hikayeleri ve serüvenleri, onları, veba salgınının kol gezdiği İstanbul sokaklarına, Çocuk Sultan’ın düşsel dünyasına, inanılmaz bir silahın yapımına, 'ben neden benim?' sorusuna götürecektir.

17. yüzyılda Türk korsanlarınca tutsak edilen, astronomiden, fizikten ve resimden anladığına inanan bir Venedikli köle... Aynı ilgileri paylaşan, Batı bilimini öğrenmek isteyen bir Türk: efendi... Aralarında garip bir benzerlik bulunan bu iki insanın... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 12 yıl, 11 ay
Profil Resmi
karambitam kütüphanesine ekledi.
Derviş ve Ölüm

Meşa Selimoviç, Derviş ve Ölüm'de mutlak dinî doğrular üzerine kurulu dünyasında yaşayan Mevlevî şeyhi Ahmed Nureddin'in, erkek kardeşinin suçsuz yere tutuklanıp idam edilmesinden sonra düştüğü derin karmaşayı resmediyor. Suç, ceza, adalet, din ve otorite kavramları çerçevesinde insanın ruh dünyasındaki çelişkileri, gelgitleri incelikle işliyor.

1967'de yayımlanan Derviş ve Ölüm, değişik dönemlerde birçok eleştirmenin övgüsünü kazanan, sinemaya uyarlanan, MEB'in tavsiye ettiği 100 Temel Eser listesinde yer alan, otuz dile çevrilmiş ve birçok önemli edebiyat ödülüne layık görülmüş bir başyapıt.
“Modern(ist) edebiyatçıların benmerkezci hayalciliğin pençesinde kıvrandığı bir dönemde Selimoviç, dervişliğe, ölüme ve adalet(sizlik)e ilişkin bu ölümsüz eseri yazmıştır. […] Mahmut Kıratlı’nın enfes çevirisinden okuyacağınız eser, bu yönüyle, yani ahlaki olanla politik olan arasındaki çatışmayı eksene alması, geleneksel bilgeliğin modern zamanlarla karşılaşması, ‘öteki’nin ölümü üzerinden adaleti sorgulaması bakımından son derece değerli bir hikâyedir; çok önemli bir meseleyi önümüze getirir.”

Sadık Yalsızuçanlar

Meşa Selimoviç, Derviş ve Ölüm'de mutlak dinî doğrular üzerine kurulu dünyasında yaşayan Mevlevî şeyhi Ahmed Nureddin'in, erkek kardeşinin suçsuz yere tutuklanıp idam edilmesinden sonra düştüğü derin karmaşayı resmediyor. Suç, ceza, adalet,... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 12 yıl, 11 ay
Daha Fazla Göster

karambitam şu an ne okuyor?

karambitam şu anda kitap okumuyor.

Favori Yazarları (0 yazar)

Favori yazarı yok.