Partizankizi

Detayları:  Meral Baykal, Aydın , 29 yaşında, Kadın
0 takip ettiği ve 0 takip edeni var. 0 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

Partizankizi okumuş bitirmiş.
Cehennem

Cehennem’den canlı yayınla karşınızdayız! Bugünün en önemli gündem başlığı, Şeytan’la yaptığımız röportaj… Sakın bizden ayrılmayın!..

Hatcher McCord kendini Cehennem’de bulmuş bir spikerdir ve neden böyle kötü bir sonla karşılaştığını çözmeye çalışmaktadır. Humphrey Bogart, William Shakespeare, papalar, yazarlar ve Amerikan başkanları gibi çeşit çeşit karakterlerle dolu çevresi de aynı dertten muzdariptir. Asıl mesele kimin Cehennem’de olduğu değil, kimin olmadığıdır belki de. Yeni hayatında McCord, Anne Boleyn ile birliktedir, ama Kraliçe’nin VIII. Henry’ye olan saplantısı yüzünden ilişkileri sürekli kesintiye uğramaktadır. Kahramanımız bir gün Dante’nin Beatrice’iyle tanışır ve Cehennem’den bir çıkış yolu olduğunu öğrenir. Ertesi sabah Şeytan’la yaptığı röportaj sırasında ise, onun her şeyi bildiği gerçeğinin bir hayal olabileceğini fark eder.

Pulitzer Ödüllü Robert Olen Butler’ın yarattığı Cehennem’de iyi, kötü, özgür irade ve kaçış olasılığı ekseninde yapacağınız çılgın ve aykırı yolculuğa hazır olun.

“Butler’ın bu nükteli ve yaratıcı romanı yazarken mükemmel vakit geçirdiğine şüphe yok. Cehennem kesinlikle komik ve kışkırtıcı…”
-Library Journal-

Cehennem’den canlı yayınla karşınızdayız! Bugünün en önemli gündem başlığı, Şeytan’la yaptığımız röportaj… Sakın bizden ayrılmayın!..

Hatcher McCord kendini Cehennem’de bulmuş bir spikerdir ve neden böyle kötü bir sonla karşılaştığını çözmeye çalı... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 7 yıl, 8 ay
Partizankizi okumuş bitirmiş.
Sıfır Noktasındaki Kadın

Dünyanın herhangi bir köşesinde herhangi bir kadın sıfır noktasında kıskıvrak bekliyor. Umutsuz, çaresiz, ölümle yaşam arasındaki sınırda.
Neval El Seddavi, ölüm hücresinde Mısırlı fahişe Firdevs’le konuşuyor, Firdevs’in anlattığı yaşam öyküsünü aktarıyor bize. Bu dünyada kadın olmanın, hele bir “fahişe” olmanın ne anlama gelebileceğini okuyoruz bu yaşam öyküsünde.
Sıfır noktası neresidir?

Dünyanın herhangi bir köşesinde herhangi bir kadın sıfır noktasında kıskıvrak bekliyor. Umutsuz, çaresiz, ölümle yaşam arasındaki sınırda.
Neval El Seddavi, ölüm hücresinde Mısırlı fahişe Firdevs’le konuşuyor, Firdevs’in anlattığı yaşam öyküsünü akt... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 7 yıl, 8 ay
Partizankizi okumuş bitirmiş.
Yabancı

ALDIĞI ÖDÜLLER: 1957 Nobel Ödülü Albert Camusnün ( 1913-1960) en tanınmış, en çok yabancı dile çevrilmiş, en çok incelenmiş kitabı olan ve hâlâ en çok satan kitaplar arasında yer alan Yabancı, aynı zamanda yazarın en gizemli yapıtı. Ölümün egemen olduğu bir varlıkın en anlamsız olgularını saçma bir düzensizlik içinde yaşayan bu romanın başkişisi Meursault, bir simge kahraman değildir, adı olmayan bir Yabancıdır; bu eksik kimlik, gerçeklikten algıladığı şeyi yapılandıramayan, yeniden örgütleyemeyen, ama gerçekliğin yankılarını yakalamaya çalışan bir boş bilincin imgesidir. Onun kayıtsızlığı ve edilgenliği, işte bu boş bilincin ürünüdür. Yabancı, büyüleyici gücünü, içinde barındırdığı trajedi duygusuna borçlu: Bir türlü ele geçirilemeyen anlamın sürekli aranması, bilinç ile toplumsal dünya arasındaki çatışma... Camusyle buluşanların hiçbiri, onunla karşılaşınca hayal kırıklığına uğramamıştır. Mutluluk, bir yerde ve her yerde hiçbir şey beklemeden dünyayı, insanları sevmektir, der Camus. Giderek daha çok sevilen bir yazar olması, onun bu sevgisinin yansımasından başka bir şey değildir.

ALDIĞI ÖDÜLLER: 1957 Nobel Ödülü Albert Camusnün ( 1913-1960) en tanınmış, en çok yabancı dile çevrilmiş, en çok incelenmiş kitabı olan ve hâlâ en çok satan kitaplar arasında yer alan Yabancı, aynı zamanda yazarın en gizemli yapıtı. Ölümün egemen old... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 7 yıl, 8 ay
Partizankizi okumuş bitirmiş.
Korkuyu Beklerken

Oğuz Atay'ın hikayeleri, gündelik hayatı kavrayış derinliği, anlatım zenginliği ve okurunu alıp götürmedeki enerjileri bakımından romanlarından geri kalmıyor. Kitaba adını veren hikayenin "Korkuyu Beklerken" kendini evine hapseden kahramanı, Atay'ın edebiyat güzergahındaki farklılığının en büyük kanıtlarından. Yazarın bu kitaptaki ilk hikayeyle var ettiği "beyaz mantolu adam" da öyle. Tavanaralarına saklanan eşyadan, gazetelerin dert köşelerine gönderilen mektuplara kadar "Türkiye'nin ruhu"nu hep aynı maharetle kavrıyor Oğuz Atay.

Oğuz Atay'ın hikayeleri, gündelik hayatı kavrayış derinliği, anlatım zenginliği ve okurunu alıp götürmedeki enerjileri bakımından romanlarından geri kalmıyor. Kitaba adını veren hikayenin "Korkuyu Beklerken" kendini evine hapseden kahr... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 7 yıl, 8 ay
Partizankizi okumuş bitirmiş.
Zaman Makinesi

Eğer zamanda yolculuk yapabilseydiniz, ne yapmak isterdiniz?

Zaman Yolcusu olarak tanınan macera düşkünü bir adam, bir akşam arkadaşlarıyla yemekte buluşur. Sohbet esnasında, arkadaşlarını zamanda ileri ve geri yönde yolculuk yapma konusundaki fikirleriyle şaşırtır. Ne yazık ki arkadaşları onun fikirlerine inanmazlar. Teorilerini hayat tecrübesiyle ispatlayabiliyor olmasına rağmen, dostları onun göz boyayan bir sihirbaz olduğunu iddia ederler. Bir hafta sonra, kahramanımız dostlarını yaşamış olduğu yeni bir tecrübeyi anlatarak yine etkiler. Öyle bir hikaye anlatmaktadır ki, dostları bunun inanılması imkansız olduğunu düşünmektedir... Yoksa hikaye gerçek midir?

******

Bir bilim adamı zamanda yolculuk edebilen bir makine icat eder. Ama arkadaşları bunun gerçek olabileceğine inanmaz ve onunla alay ederler. Bunun üzerine Zaman Yolcusu makinesine atladığı gibi, soluğu binlerce yıl sonrasında alır.
Makinesinden indiğinde insan ırkının son temsilcileri olan küçük Eloilerle tanışır. Ama dünya üzerinde sadece bu sevimli canlılar yaşamaz. Dünyanın diğer ev sahipleri Morlocklar yeraltında gizlenen, korkunç dev yaratıklardır. Ne yazık ki, Zaman Yolcusunun buradan tek kaçışı olan makinesi onların mağarasındadır.

************

Ondokuzuncu yüzyılın sonlarında İngilterede bir bilim adamı akşam yemeğine çağırdığı konuklarına zaman makinesi olduğunu idda ettiği bir aygıtı gösterir. Saygıdeğer konukları ona inanmayı reddeder, ancak bir hafta sonra tetrar evine toplandıklarında onun bitkin, sefil ve perişan bir halde bulurlar. 802701 yılında, bir zamanlar Londranın bulunduğu noktada tanık olduğu yaşamı anlatır onlara. Geleceğe yolculuk etmiş, geleceğin ırkıyla tanışmıştır; birer peri kadar hoş meyveyle beslenen, yaşamlarını neşeli bir tembellik içinde geçiren sevimli torunlarımızla..

******

Eğer zamanda yolculuk yapabilseydiniz, ne yapmak isterdiniz?

Zaman Yolcusu olarak tanınan macera düşkünü bir adam, bir akşam arkadaşlarıyla yemekte buluşur. Sohbet esnasında, arkadaşlarını zamanda ileri ve geri yönde yolculuk yapma konusundaki fik... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 7 yıl, 9 ay
Partizankizi okumuş bitirmiş.
İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 7 yıl, 9 ay
Daha Fazla Göster

Partizankizi şu an ne okuyor?

Dorian Gray'ın Portresi - Sansürsüz Basım

%0

Favori Yazarları (0 yazar)

Favori yazarı yok.