Edemirci

Profil Resmi
0 takip ettiği ve 0 takip edeni var. 0 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

Profil Resmi
Edemirci okumuş.
Kumral Ada Mavi Tuna

Bir Salı sabahı uyandım. Bütün gazeteler hayatta en çok sevdiğim kadının bir cinayet işlediğini yazıyordu. Bunu hiç beklemiyordum. Beynimden vurulmuşa döndüm. İç dengelerim şiddetle sarsıldı. Oysa gerçeği biliyordum ama bana kimse tek bir şey sormamıştı. Onu mahkûm etmişlerdi! Kapı çalındı. İki asker beni almaya gelmişti. İç savaş çıkmış, seferberlik ilan edilmişti. Bunu bekliyordum. Hiç şaşırmadım. Bunu uzun zamandır korku ve kuşkuyla hep bekliyordum. Hazırlandım ve o Salı sabahı evden çıktım. Genç bir öğretmen bir sabah Kuzguncuk'taki evinden apar topar alınıp, askere götürülür. O, bunun bir kabus olduğuna, arkadaşlarıysa onun iç savaşa katıldığına inanmaktadır. Oysa annesi oğlunun bir ambulansla evden götürüldüğünü anlatmaktadır. Kumral Ada Mavi Tuna, iç savaşın içimizde ve dışımızda, bireysel ve toplumsal olarak yarattığı yangınları umutsuz bir aşk üçgeni ekseninde anlatan sarsıcı bir roman. Dört dile çevrilen Kumral Ada Mavi Tuna birçok toplumsal yaramızı irdelerken unutulmaz bir aşk hikâyesi anlatıyor.

Bir Salı sabahı uyandım. Bütün gazeteler hayatta en çok sevdiğim kadının bir cinayet işlediğini yazıyordu. Bunu hiç beklemiyordum. Beynimden vurulmuşa döndüm. İç dengelerim şiddetle sarsıldı. Oysa gerçeği biliyordum ama bana kimse tek bir şey sormamı... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 12 yıl
Profil Resmi
Edemirci okumuş.
Kılıç Yarası Gibi

Kısa sürede çok ses getiren Kılıç Yarası Gibi, Ahmet Altanın romancılığında farklı bir aşama; tarihe değişik bir bakış açısıyla bakan, onun insan yüzünü gören bir çalışma. Klasik romanın yeniden doğuşu diyebileceğimiz Kılıç Yarası Gibi, insanı, insan ilişkilerini, duygularını ve aşkı derinlemesine işleyen, yoğun içerikli bir roman. On dokuzuncu yüzyıl sonlarında, Ermenilerin Osmanlı bankasını basmaları ve romanın başkişilerinden Şeyh Efendinin düğünüyle başlayan roman örgüsü, yirminci yüzyıl başındaki Osmanlı döneminin tarihini, tarihsel kişilerini, siyasal ve askeri gelişmelerini fon alarak, bir yandan Şeyh Efendinin, öte yandan saray erkânından Reşit Paşanın ailesinin alabildiğine renkli ve gizemli bir biçimde birbirine bağlı yaşamlarını izliyor, roman boyunca titizlikle örülmüş bir dantel gibi işliyor. Bu romanı benzersiz kılan, kendi dilini yaratmış olması yanında, yakın tarihimizin gölgede kalmış pek çok olayına ışık tutarken, kurmacayı müthiş bir ustalıkla gerçeklerle yoğurmuş olması. Kılıç Yarası Gibi, okura, çoktandır özlediğim, okumak istediğim roman dedirtecek türden bir çalışma. İnanıyoruz ki, yalnız Türk edebiyatında değil, dünya edebiyatında da hak ettiği yeri bulacak.

Kısa sürede çok ses getiren Kılıç Yarası Gibi, Ahmet Altanın romancılığında farklı bir aşama; tarihe değişik bir bakış açısıyla bakan, onun insan yüzünü gören bir çalışma. Klasik romanın yeniden doğuşu diyebileceğimiz Kılıç Yarası Gibi, insanı, insan... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 12 yıl
Profil Resmi
Edemirci okumuş.
Uğultulu Tepeler

Romantizm akımının önemli eserlerinden olan Uğultulu Tepeler, birbirine aşık olan, ama zaman içinde farklı yerlere sürüklenen iki insanın çocuklarının da birbirlerine aşık olmaları ile iyice sarpa saran bir/birçok aşk öyküsünü konu alıyor...Uğultulu Tepeler, yazarın hayatı boyunca yazdığı tek kitap olmasının yanı sıra bir kadının edebiyat dünyasında varlığını ispat etmesi açısından oldukça dikkate değer...

******

Dünyanın en iyi kadın yazarlarından Bronte kardeşlerden Emilynin başyapıtı Uğultulu Tepeler, dünya sinemalarında da çağdaş örneklerle yansıtılan tehlikeli bir aşk hikayesini anlatıyor. Emily Bronte, bu romanı ölümüne bir yıl kala tamamlamıştı. 19. yüzyıl İngilteresimde zengin Earnshawların kızı Catherine ile evin beslemesi Heathcliffin imkânsız birlikteliklerinin, aşktan öte, derin bir tutkuya dönüşmesini Emily Bronte güçlü bir dille aktarıyor. Earnshaw ailesinin kâhya kadını, Bayan Deanin ağzından anlatılan romanda, geri dönüş ve zaman sıçramalarıyla Heathcliffin çok genç ölen büyük aşkı Catherinee duyduğu tutkulu aşkı ve Heathcliffin kendisini yaşamdan soyutlaması dile getiriliyor. Roman aynı zamanda Victoria Dönemi İngilteresinin kusursuz bir belgeseli olarak da değer taşıyor. Romantizm akımının güçlü bir örneği olarak da kabul edilen Uğultulu Tepeler , özgünlüğü açısından günümüzde bile en iyi romanlar arasında sayılmaktadır.

************

Romantik Gerçekçi İngiliz bir romancı olan Emily Bronte, üç romancı kız kardeşin ortancalarıdır. Hayatları kadar, sanatları da benzerlik taşıyan kardeşlerin en öne çıkanı Uğultulu Tepelerin yazarı Emily Brontedir. Yazdığı bu tek roman, yoğun bir lirizmle örülü olmanın yanı sıra, biçimsel açısından da, titiz çalışmanın, olayları sağlam temellere dayandırmanın az bulunur örneklerinden biridir.

************

Uğultulu Tepeler, ilk yayımlandığında, dönemin en saygın edebiyat dergisi Quarterly Reviewda onulmaz biçimde canavarca, isyan ettirecek nitelikte bir roman olarak değerlendirilmişti. Bugün ise, edebiyat tarihçileri bir başyapıt ile karşı karşıya bulunduğumuzdan eminler. Earnshaw çiftliğine getirilen yoksul, sahipsiz çingene çocuğu Heathcliff ile çiftliğin güzel kızı Catherine arasındaki tutku, uğultulu tepelerin laneti gibi dolaşır ortada; duygularıyla oynanan Heathcliff sevgilisinin soylu ve varlıklı Edgar Linton ile evlenmesi üzerine, her iki aileden de öç almaya kalkar. Uğultulu Tepeler, genç yaşta öteki kardeşleri gibi veremden ölen Emily Brontënin tek romanı olsa da, Victoria Çağının gerçekçilik arayışı içinde romantik bir aykırılık olarak da tektir.Uğultulu Tepeler: Ölmeyen aşk.

************

Catherine ve Hareton taş basamaklardan çıkarken, son bir defa aya bakmak için durdular. Daha doğrusu, ay ışığında birbirlerini görmek için durdular. Yine, onlara görünmeden kaybolma isteğini duydum. Beni unutmaması için, Nelly Deanin eline bir şeyler tutuşturdum. Ben de, kadının kabalığıma karşı koymasına, üzüntüsünü belirten sözlerine aldırmadan, diğerleri evin kapısını açarken, mutfak kapısından sıvıştım. Belki Joseph de, böyle davrandığım için benim kaba bir insan olduğumu düşünecekti, ama ayaklarının dibine düşen bir altın liranın sesini duyunca, benim saygın bir insan olduğuma inandı

************

Benim yaşamım onda odaklaşır. Yeryüzünde her şey yok olup bir tek o kalsa, ben onda yaşarım. Başka her şey var olmaya devam edip bir tek o yok olsa, bütün evren bana yabancı kalır, sanki artık ben o evrenin bir parçası değilmişim gibi yabancılaşır. Benim Lintona olan sevgim, ormanda düşen yapraklar gibi. Biliyorum ki kış ağaçları nasıl değiştirirse, zaman da benim sevgimi değiştirecektir. Heathcliffe olan sevgim ise, bir kaya gibi ebedidir. Ölümsüzdür. Görünüşü hoş değildir belki ama gerçektir. Nelly, ben Heathcliffim. O hep, ama hep benim içimde. Bir zevk olarak değil! Aynı benim, kendim için her zaman zevk olmadığım gibi, kendimmişim gibi. O benmiş gibi! Sakın bir daha bizim ayrılacağımızı ağzına alma.

******

Romantizm akımının önemli eserlerinden olan Uğultulu Tepeler, birbirine aşık olan, ama zaman içinde farklı yerlere sürüklenen iki insanın çocuklarının da birbirlerine aşık olmaları ile iyice sarpa saran bir/birçok aşk öyküsünü konu alıyor...Uğultulu ... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 12 yıl
Profil Resmi
Edemirci şu an okuyor.
Kırmızı ve Siyah

Restorasyon döneminde devrimden önceki gibi yaşamaya çalışan Fransız toplumunun cesaret kırıcı ve iç karartıcı tablosunu sergilemektedir. Sıradan bir isyancı olmayan roman kahramanı Julien Sorel ne kadar yetenekli olursa olsun, bir halk çocuğunun kabuklarını kırarak kendi kişiliğini kanıtlamasına şiddet yoluyla karşı koyan katı toplumsal düzenin ve sınıfsal kemikleşmenin bir kurbanıdır.

Restorasyon döneminde devrimden önceki gibi yaşamaya çalışan Fransız toplumunun cesaret kırıcı ve iç karartıcı tablosunu sergilemektedir. Sıradan bir isyancı olmayan roman kahramanı Julien Sorel ne kadar yetenekli olursa olsun, bir halk çocuğunun kab... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 12 yıl, 1 ay
Profil Resmi
Edemirci okumuş.
Bin Muhteşem Güneş

Nereye giderseniz gidin, ülkeniz peşinizden gelir. Artık siz orada yaşamasanız da o, içinizde yaşar. Afganistan'ın Khaled Hosseini'de yaşadığı gibi...
Bin Muhteşem Güneş, ilk romanı Uçurtma Avcısı'yla tüm dünyada inanılmaz bir başarı yakalayan Hosseini'nin ikinci romanı.Yazar bu romanında da yine doğduğu toprakları anlatıyor. Bu kez iki kadının kesişen yaşamları ve dostlukları üzerinden. Küçük yaşta evlendirilen kızlar, çocuğu olmayan kadınlar, babaya ya da çocukluk arkadaşına duyulan, geçmişe gömülmüş aşklar.
Khaled Hosseini, hasreti, dostluğu, aşkı ve insanlığı en iyi anlatan yazarlardan. Başarıyla kurduğu olay örgüsüyle, çıkmaz yolların nasıl düzlüklere açılabileceğini gösteren yaratıcı bir kalem. Bin Muhteşem Güneş, kelimenin tam anlamıyla beklenen bir roman.

Nereye giderseniz gidin, ülkeniz peşinizden gelir. Artık siz orada yaşamasanız da o, içinizde yaşar. Afganistan'ın Khaled Hosseini'de yaşadığı gibi...
Bin Muhteşem Güneş, ilk romanı Uçurtma Avcısı'yla tüm dünyada inanılmaz bir başarı ... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 12 yıl, 1 ay
Profil Resmi
Edemirci okumuş.
Bir Avuc Kan Bir Avuç Toprak Çanakkale

... Cevat Abbas, Atatürkün yaveridir. Ama, nasıl bir yaver?..Bir komutanın sıradan yaveri değil!..Olağanüstü bir liderin, askerliği aşan, ulusal kurtuluş savaşıyla temelleri atılan, fikir dünyasında gerçekleşen, insanlık ve uygarlık tarihine yazılan, laik Türkiye Cumhuriyetini kuran önderliğinin sürekli yaveri...Atatürkle Cevat Abbas arasındaki ilişki tam bir güven duygusuna dayanmaktadır; Mustafa Kemal yaverine dış dünyada, sınır ötelerinde özel ve gizli görevleri de rahatça emanet edebiliyor...Atatürkün yaverini tanımanın mutluluğu, Atatürkü sevenler için az buz mutluluk olmasa gerek..- İlhan Selçuk-... Atatürke dönemine, Cumhuriyet sonrasındaki siyasal olaylara tanıklık eden önemli bir kişinin, Atatürkün yaveri Cevat Abbas Gürer hakkında yayımlanan kitap, Cevat Abbasın büyük liderin sır kâtibi, karakutusu olduğunu belgelerle kanıtlıyor... - Doğan Hızlan, Hürriyet.... Okuyanları bir çeşit masal dünyasına götürür türden!..Oysa masal değil, gerçeğin ta kendisi!...Balkanlar, Çanakkale, mütareke, İstiklal Savaşı, Cumhuriyet, devrimci atılımlar, dostluklar, acılar, sevinçler...Çeyrek yüzyıl süren bir dostluğun öyküsü..Daha da çok, kardeşçe beraberliğin..Yakın tarihimizi derinliğiyle öğrenmek, anlamak isteyenlere çok yararlı olacak bir yapıt...- Oktay Akbal, Cumhuriyet-... Tarihe tanıklık etmek isteyenlerin mutlaka okuması gereken bir kitap. Özellikle gerçek yurtseverlerin okuması gerekiyor. Cumhuriyet öyle kolay kurulmadı...- Hikmet Çetinkaya,Cumhuriyet-... Mustafa Kemalin diğer yarısı..Cevat Abbas için böyle diyenler de olmuş...Bu kitap herkes için cumhuriyetin kuruluşu ve ilk yıllarıyla ilgili ve birinci elden daha çok bilgi sahibi olmak isteyenler için önemli bir kaynak..- Okay Gönensin, Vatan Kitap-... Bir lider nasıl başarılı olur? Bir komutan emrindeki askerleri nasıl ölüme yollar? Nasıl zafere ulaşır? Mustafa Kemal Atatürkün liderliğinin sırrı nedir? İşte kitapta bu sorunun yanıtına ışık tutan pek çok ipucu var.- Emre Kongar,Cumhuriyet-... Bu kitap, sadece Atatürkten anılar kitabı değil, Cevat Abbasın duyarlı ve zeki gözlemleriyle büyük liderin çok yönlülüğünü anlatan bir yapıt. Burada komutan Mustafa Kemali de, toplum lideri Atatürkü de, günlük yaşamında ve yakın arkadaşları içindeki zeki, şakacı insanı da görüyoruz..- Erdal Atabek, Cumhuriyet-

... Cevat Abbas, Atatürkün yaveridir. Ama, nasıl bir yaver?..Bir komutanın sıradan yaveri değil!..Olağanüstü bir liderin, askerliği aşan, ulusal kurtuluş savaşıyla temelleri atılan, fikir dünyasında gerçekleşen, insanlık ve uygarlık tarihine yazılan,... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 12 yıl, 1 ay
Daha Fazla Göster

Edemirci şu an ne okuyor?

Kırmızı ve Siyah

%0

Favori Yazarları (0 yazar)

Favori yazarı yok.