Kuşlar Yasına Gider

En Son Değerlendirmeler

10 puan

Son zamanlarda okuduğum en iyi kitap.iyiki varsın hasan ali

10 puan

Babalar,alınlarımıza yazılmış yalnızlıklardır...

6 puan

Sonu baştan yazılmış bir kitap. Hasan Ali Toptaş kalitesinde değildi bence. Her zamanki gibi Türkçe'si temiz , akıcı bir eser yazmış Hasan Ali Toptaş ama kurgu çok sıradan olmuş. Ve kitabın sonunu zaten bildiğiniz için sıkılma belirtileri gösterebilirsiniz. Gerçekleşmesi kesin olan bir şeyin uzadığını düşünün...Her şeye rağmen bir baba ve oğul , aile ekseninde olay olunca huzunlendirdi kitap beni. Düşündürdü. Edebi olarak bakınca aman aman bir eser değildi belki ama o duyguyu dönem dönem verdi.

9 puan

muhteşem bir anlatım, dupduru bir Türkçe....kesinlikle mükemmel...benim Hasan Ali Toptaş'la tanışma kitabım oldu herkese tavsiye ederim....bitirirken hıçkıra hıçkıra ağlıyordum, yanıbaşımda biriydi sanki, hüznü gözyaşını, yokluğu ve varlığı o kadar çok hissettirdi...

8 puan

biraz daha sadeleştirmiş anlatımını...

8 puan

Üstad bu sefer postmodern tarzından biraz uzaklaşmış ve klasiğe kayan bir anlatım biçimi kullanmış. Fena da olmamış. Daha insanı içine çeken bir roman olmuş bu. Konusu da daha ilgi çekici olsaydı 10 puan verebilirdim kitaba. Dili ise muazzamdı gene.

10 puan

başladığın kitabı olacakları bildiğinden bitirmek istememe hissiydi tam olarak yaşadığım. paramparça halde kapadım kapağını kitabın.

"annen bana çok iyi baktı, tuttuğu altın olsun."

9 puan

"Babalar alinlarimiza yazilmis yalnizliklardir." sozunun roman haline donustugu harika bir eser.

7 puan

Akıcı ve sade diliyle insanı içine alan bir kitaptı. Yazarın okuduğum ilk kitabı, diğerlerini de okumak için merak uyandırdı. Sonu baştan tahmin edilen ama yine de merakı canlı tutan bir kitaptı. Tavsiye ederim.

9 puan

En içten romanı desek yeri

7 puan

İlk Hasan ali Toptaş kitabımdı, sıcak samimi yalın bir dili vardı, bir akşamda okunacak kitap beğendiğim bir kitap oldu.Evlat olmak neydi? Baba neydi? çok güzel anlatılmıştı.
'Babalar alınlarımıza yazılmış yalnızlıklardır'

8 puan

''Kuşlar Yasına Gider'' Hasan Ali Toptaş'ın okuduğum ilk kitabı. Kitabın anlatımı çok sade ve akıcı. Bir baba oğul arasındaki ilişkiyi öyle güzel anlatmış gibi kendinizden tanıdık bir şeyler buluyorsunuz içinde. Bana babamın çocukluğunun geçti evi, balkonunda salınan olmamış üzümlerin ekşi tadını hatırlattı. Okumanızı tavsiye ederim.

10 puan

Buram buram üzerinde merhamet tüten bir roman.

Hasan Ali'nin sıradan gibi görünen küçük hayatların ayrıntısını büyük özveriyle ve sıradışı şiirsel diliyle anlatmasını çok seviyorum. Yine mükemmel bir anlatım yine çok güzel bir kitap, su gibi akıp gidiyor. Vaktiniz varsa birkaç saatte bile bitirilebilir ve sizi zerre yormaz.

Sevgili Yıldız Ecevit'in de dediği gibi Hasan Ali Türk Edebiyatından geleceğe kalacak en iyi birkaç kalemden biri kesinlikle.

Kitaptaki olağanüstü merhametli anne karakteri ve anlatıcı olan inanılmaz ilgili evlat karakteri insanı imrendirecek cinsten. Akrabalar keza öyle. Yine babanın minibüs tutkusu, evin kapısındaki asmayı kestirmemesi, az konuşması, ecel atı, anlatıcıya bir kaybolup bir görünen beyaz gömlekli küçük çocuk kitapta diğer dikkat çeken ayrıntılar. Hasan Ali'nin nakış nakış işlediği kurgudaki güzel ayrıntılar.

Kitap babasını kaybetmiş olanlara daha bir dokunur cinsten fikrimce, zira bende öyle oldu. Özellikle kitabın en vurucu cümlelerinden biri olan 'babalar, alınlarımıza yazılmış yalnızlıklardır' cümlesiyle.

Henüz Hasan Ali'nin büyülü diliyle tanışmamış olanlara kesinlikle tavsiyemdir, evet diğer kitaplarına nazaran anlatımını sadeleştirmiş fakat okuyucuya geçen etkisi asla azalmamış. Kısacası Hasan Ali Toptaş okuyun ve okutun. Sevgiler...


"Ben az öteden, onlara bakıyordum o sırada; kısa görünen uzun bir cümleye, etkisi aylar sonra hissedilecek olan hüzünlü bir sahneye ya da derinliği yüzeyine gizlenmiş, kenarları günlük hayatın meşgalesiyle çevrili muhteşem bir resme bakar gibi bakıyordum." (Aralık 2016 12. Basım - Sf. 123)

7 puan

Yazarın okuduğum ilk kitabıydı. Neden okumakta geç kaldım diye hayıflanıp yazarın diğer kitaplarını da ilk fırsatta edinmeyi istedim.Anlatımının duruluğu ve yalınlığı, baba-oğul ilişkisi ve içten bir hikayeyi anlatması kitabın beni etkileyen yanları oldu.
''Bazı canlıları yara öldürmüyor,muhatapsız kalmak öldürüyor.''

10 puan

Ahh nasıl bir hikayeydin Aziz Efendi sen...
Söylenmemiş ama bir o kadarda susularak anlatılan bi baba oğul, aile hikayesi... BAzen öyle uzun uzun cümlelere gerek yoktur ailende... anlarsın, hissersin...
Bu hikayede öyle... İnsanlığımıza dair unutulanlar, selamlaşma, komşuluk, ölüm, keder, yalnızlık... ama yine de ille de umut....
Hasan Ali Toptaş kalemi kuvvetli bir yazar.
Bu kitabı da diğer kitapları gibiydi. Okurken sizi hüzünlendiren, düşündüren, birşeyler katan ... kapağı kapattığınızda bitmeyen hikayelerden...

10 puan

Hasan Ali Toptaş kitapları okuyanlar iyi bilirler onun anlatımlarının sakin, yumuşacık ve sımsıcak olduğunu. Kuşlar Yasına Gider de yine böyle anlatılmış bir baba-oğul hikayesi.

Neredeyse her satırını yaşıyorsunuz. Yol boyunca türküleri sanki sizde dinliyorsunuz, dayının telefonu her çaldığında o at kişneme sesine sizde sinir oluyorsunuz bir taraftan da kaybından dolayı dayıyı anlamaya çalışıyorsunuz, kapıdan içeri girerken o asma ve erik dallarını sizde ellerinizle kaldırıp yan yan geçmeye çalışıyorsunuz, ecel atı her ortaya çıktığında sizde geriliyorsunuz, duguk kuşunu sizde elinize aldığınız bir sopa ile kovalıyorsunuz.

Demem o ki ; bu hikaye de bol bol yutkunduğunuz, gözlerinizin dolu dolu olduğu, öyle anlatımlar, altı çizilesi öyle çok kelimeler, cümleler var ki..

İşte sadece bir kaç alıntı..
"Kendini anlatmak için hayat bazen beklediğimizden hızlı davranıyor." (s25)

"Siktir et, dedi birden; dava mava açma! Kazansa da kaybetse de fark etmez, her iki sonuç da rahatlatır onu. Çünkü hesap bu dünyada görülmüş olur. Amacı her neyse, onu elde edebilmek için Allah'ı da aldattı yani o şahıs. Bu sebeple sen onu Allah'a havale et! En münasip zamanda, en isabetli silleyi Allah'tan başka kim vurabilir ?" (s144)

"Çünkü, diye devam etti babam; hırs atına binenler, çoğu kez ne vakit düştüklerini anlayamazlar. O şahıs, Allah vere de çoluk çocuğunun üstüne düşmese." (s.145)

"Bir şey söyleyeyim mi, sana da zaten aldatılmak yakışırdı oğlum."(s145)

“Öyledir, dedi Zübeyir; bazı canlıları yara öldürmüyor, muhatapsız kalmak öldürüyor.” (s. 167)

"Büyük ihtiyaçların küçüldüğü, küçük ihtiyaçların büyüdüğü döneme yaşlılık diyorlar." (s 204)

9 puan

O kadar erteledipğim için pişmanım, bu kitabı elimden bırakamadım . Hiç yabancı hissetmedim kendimi okurken, bizden bir hikaye. Çok duygulandım okuyup bitirdikten sonra da aklıma geldikçe güldüm aklıma geldiçe duygulandım ağladım.

9 puan

Kitabı uzun süredir merak ediyordum ama almak fırsat olmamıştı. Sonunda alıp okumaya başladığım gün hayran olmuştum ama yazarla ilgili haberler patlak verdi. Ne zamanlama ama! Açıklamasını da duyunca bir çırpıda bitiremedim kitabı. Öyle ara ara elime aldım. Kitabı okurken hayranlık duyuyordum. Bunu nasıl güzel ifade etmiş derken bir an haberler tekrar aklıma geliyordu. Kitap çok güzel. Dili, anlatımı nasıl gerçek. Bense kırgınım. Bu güzel kitabı keyifle bitirme hakkımı elimden aldığı için. Ama daha kötüsü çok kırgınım tüm yaptıkları için.

geri ileri