Senden Çok Uzakta

Ben sana kavuşma umuduyla otuz yedi yıl önce çıktığım yolculuğu nihayet sonlandıracağımı hayal ederken, farkında olmadan yaptığın o hoş sürprizlere bir yenisini daha ekleyip, şehrin bir caddesinde, bir ara sokakta ya da bir köşe başında aniden karşıma çıkıvereceğini çok iyi biliyorum.

Sen her zamanki gibi farkıma bile varmadan yanımdan geçip giderken ben hemen o an çehremi görebilmek için hiç tanımadığım insanlardan ayna dileneceğim. Mağazaların camekanlarına koşmayı akıl edeceğim sonra.

İyice seyrekleşip, beyazlaşan saçlarına elleriyle dokunan, parmaklarını yüzündeki çizgilerde gezdiren vitrindeki yansımama bakacağım. ''Bu ben miyim?'' diye mırıldanırken sesimin titrediğini kederle fark edeceğim.

Sonra parmaklarımı ceplerinden birinde, bir kutunun içinde küçücük bir karınca taşıdığım eski ceketimin üzerinde gezdireceğim. Eğilip paçaları çamurlu pantolonuma dokunurken toz toprak içerisindeki ayakkabılarımı görünce benim ben olduğumdan iyice emin olacağım.

Doğrulup, hiçbir şeyden habersiz yürüyüp gidişine şaşkınlıkla bakacağım.

İşte o an hiçbir zaman eline ulaşmasını ve okumanı istemediğim, ismini bile bilmediğim ücra kasabaların postanelerinde kaybolmasını dilediğim bir mektup daha yazmaya karar vereceğim sana.

O gün kesinlikle şehre usul usul, ruhumu üşüten bir yağmur yağacak, biliyorum. Ben her defasında yaptığım gibi gidip bir saçak altında sabırla pinekleyeceğim. Ege Denizi'nin köpüklü dalgalarına bir an önce karışmak için telaşla, Akrepol'den Sintagma Meydanı'nın mazgallarına doğru önümden akıp giden bulanık sel sularına bakıp, dalıp gideceğim.

''Unutmalıyım, unutmalıyım artık,'' diye mırıldanarak telkinde bulunup, kendimi teselli etmeye çalışacağım. Çünkü biliyorum, kırık bir kalbin en iyi ilacı zayıf bir hafızadır.

Ben sana kavuşma umuduyla otuz yedi yıl önce çıktığım yolculuğu nihayet sonlandıracağımı hayal ederken, farkında olmadan yaptığın o hoş sürprizlere bir yenisini daha ekleyip, şehrin bir caddesinde, bir ara sokakta ya da bir köşe başında aniden karşıma çıkıvereceğini çok iyi biliyorum.

Sen her zamanki gibi farkıma bile varmadan yanımdan geçip giderken ben hemen o an çehremi görebilmek için hiç tanımadığım insanlardan ayna dileneceğim. Mağazaların camekanlarına koşmayı akıl edeceğim sonra.

İyice seyrekleşip, beyazlaşan saçlarına elleriyle dokunan, parmaklarını yüzündeki çizgilerde gezdiren vitrindeki yansımama bakacağım. ''Bu ben miyim?'' diye mırıldanırken sesimin titrediğini kederle fark edeceğim.

Sonra parmaklarımı ceplerinden birinde, bir kutunun içinde küçücük bir karınca taşıdığım eski ceketimin üzerinde gezdireceğim. Eğilip paçaları çamurlu pantolonuma dokunurken toz toprak içerisindeki ayakkabılarımı görünce benim ben olduğumdan iyice emin olacağım.

Doğrulup, hiçbir şeyden habersiz yürüyüp gidişine şaşkınlıkla bakacağım.

İşte o an hiçbir zaman eline ulaşmasını ve okumanı istemediğim, ismini bile bilmediğim ücra kasabaların postanelerinde kaybolmasını dilediğim bir mektup daha yazmaya karar vereceğim sana.

O gün kesinlikle şehre usul usul, ruhumu üşüten bir yağmur yağacak, biliyorum. Ben her defasında yaptığım gibi gidip bir saçak altında sabırla pinekleyeceğim. Ege Denizi'nin köpüklü dalgalarına bir an önce karışmak için tela... tümünü göster


Değerlendirmeler

değerlendirme
5 puan

Her şey Dimitris adında bir Yunan'ın hayatta kalma refleksi ile Türk bir askerin künyesini boynuna takıvermesiyle başlıyor.

O kadar çok hayal ve hayal kırıklıkları var ki kitapta üzülmeden edemedim Şükrü Dimitris Stelyo'ya.

Yazarın dili samimiydi.Ana karakterin üzerinden ülkenin durumu da anlatılıyor.Yan hikayeleri ve karakterleri -özellikle Enis'i- de sevdim ama kitabın bazı yerlerinde çok sıkıldım.Yine sonuna kadar neler olabileceğini merak ettim ve bir bakmışım kitap bitmiş.

Kitabın büyük bir kısmında Dimitris'in zihninde yaşıyorsun adeta.Dimitris yaşlılığına kadar hayalleri ve gerçekler , yapmak istedikleri ve yapmak zorunda kaldıkları arasında sıkışıp kalmış.Yazar da güzel bir üslupla yazmış.Biraz uzattığını da söyleyebilirim.


Baskı Bilgileri

Karton Cilt, 568 sayfa
2012 tarihinde, Epsilon Yayınevi tarafından yayınlandı


ISBN
9789944825030
Dil
Türkiye Türkçesi

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Sedosh
1 kişi

Okumuşlar

kitapkurdu37 Hasan Ünver xtina
3 kişi

Okumak İsteyenler

kujata beyzaaa
2 kişi

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski