S/Z

Balzacın Sarrasineinin esrarı, bu kitapta Barthesın özgün diliyle yeniden biçimlendiriliyor. İç içe geçmiş öykülerden oluşan bir metin, S/Zde sınırlandırılmadan kuşatılıyor. Okur, Balzacın karanlık odasında, Barthesın kılavuzluğunda düşe kalka bir gerçeklik arıyor kendisine. Yapısal çözümleme ve göstergebilim görüngesini tümüyle terketmeden, ruhçözümün yöntemlerini kullandığı S/Z ile Balzacın puslu öyküsüne yeni bir kapı aralıyor Roland Barthes. TADIMLIKSeslerin solması. - Kim konuşuyor? Bu, geçici olarak, bir erkek türü çıkarsayacak, daha sonra da onu yeniden değerlendirip hadım olarak belirginleştirecek olan, kişi türünden, bilimsel bir ses midir? Gözlemlediğini -örneğin yaşlı adamın sonuçta erkeksi giysisini-, adlandıran, olayların bir sesi midir? Burada, sözcelemeye bir köken, bir bakış açısı kazandırmak olanaksızdır. Oysa bu olanaksızlık betiğin çoğulluğunu değerlendirmeyi sağlayan ölçülerden biridir. Sözcelemenin kökeni ne denli gösterilemezse, betik de o denli çoğuldur. Çağdaş betikte, sesler her türlü gösterge noktasının yadsınmasına değin incelenirler: söylem, ya da daha iyisi, dil konuşur, hepsi bu. Klasik betikte ise, tam tersine, sözcelerin çoğu kökene bağlanmışlardır, babaları ve sahipleri belirlenebilir: bu kimi zaman bir vicdan (kişininki, yazarınki), kimi zaman bir ekin (adsızlık da bir köken, bir sestir: özdeyişsel düzgüde bulduğumuz ses örneğin); sözün kendisine sahip çıkmasıyla sürekli olarak karşı karşıya olsa da, klasik betikte, ses, sanki bir söylem deliğinde yitiyormuşcasına yitebilir. Klasik çoğulluğu kafamızda canlandırmanın en iyi biçimi betiği farklı dalgalar üstüne yerleştirilmiş, ve zaman zaman ani bir ses solmasıyla yakalanmış bir çok sesin çok renkli bir değiştirimi olarak dinlemektir, bu değiştirimdeki gedik, sözcelemeye, bir bakış açısından ötekine haber vermeksizin göç etme olanağı sağlar: yazı bu ton değişikliğinden geçerek oluşur (çağdaş betikte, atonaliteye ulaşır), bu değişkenlik ondan geçici kökenlerin parlak bir hareli görünümünü yaratır...

Balzacın Sarrasineinin esrarı, bu kitapta Barthesın özgün diliyle yeniden biçimlendiriliyor. İç içe geçmiş öykülerden oluşan bir metin, S/Zde sınırlandırılmadan kuşatılıyor. Okur, Balzacın karanlık odasında, Barthesın kılavuzluğunda düşe kalka bir gerçeklik arıyor kendisine. Yapısal çözümleme ve göstergebilim görüngesini tümüyle terketmeden, ruhçözümün yöntemlerini kullandığı S/Z ile Balzacın puslu öyküsüne yeni bir kapı aralıyor Roland Barthes. TADIMLIKSeslerin solması. - Kim konuşuyor? Bu, geçici olarak, bir erkek türü çıkarsayacak, daha sonra da onu yeniden değerlendirip hadım olarak belirginleştirecek olan, kişi türünden, bilimsel bir ses midir? Gözlemlediğini -örneğin yaşlı adamın sonuçta erkeksi giysisini-, adlandıran, olayların bir sesi midir? Burada, sözcelemeye bir köken, bir bakış açısı kazandırmak olanaksızdır. Oysa bu olanaksızlık betiğin çoğulluğunu değerlendirmeyi sağlayan ölçülerden biridir. Sözcelemenin kökeni ne denli gösterilemezse, betik de o denli çoğuldur. Çağdaş betikte, sesler her türlü gösterge noktasının yadsınmasına değin incelenirler: söylem, ya da daha iyisi, dil konuşur, hepsi bu. Klasik betikte ise, tam tersine, sözcelerin çoğu kökene bağlanmışlardır, babaları ve sahipleri belirlenebilir: bu kimi zaman bir vicdan (kişininki, yazarınki), kimi zaman bir ekin (adsızlık da bir köken, bir sestir: özdeyişsel düzgüde bulduğumuz ses örneğin); sözün kendisine sahip çıkmasıyla sürekli olarak karşı karşıya olsa da, klasik betikte, ses, sanki bir söylem ... tümünü göster


Değerlendirmeler

değerlendirme
Filtrelere göre değerlendirme bulunamadı

Baskı Bilgileri



ISBN
9753634196

Etiketler: eleştiri-kuram

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

skyozlem birkulp Kopelya ZzzZ
4 kişi

Okumak İsteyenler

inci16
1 kişi

Takas Verenler

marisolino
1 kişi
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski