Kumandan - Plevne'de Unutulmuş Bir Ordu

Ruslar ve onlara yardıma gelen Romen ordularınca istilaya uğramış bir Plevne, düşmana karşı amansız bir mücadele veren bir avuç asker ve Plevne yamaçlarında ümitle ufku gözleyip İstanbuldan uzanacak yardım elini bekleyen bir Kumandan...Ödüllü romancı Okay Tiryakioğlu, yeni romanı ile okurlarıyla yeniden buluşuyor.KumandanGazi Osman Paşanın Plevne Kuşatmasını konu alan romanda paşa, göğsündeki madalyalarla, mağrur edasıyla ünlü bir komutan olmanın yanı sıra, çelişkileri, ümitleri, yalnızlığı ve hayalleriyle, kısacası kanlı canlı bir insan olarak karşımıza çıkıyor. Tarihi gerçekliği modern anlatı tekniklerinin yardımıyla kurgulaştıran Tiryakioğlu, 19.yyın sonlarında Tuna nehri yakınlarında vuku bulan Plevne Savunmasını sürükleyici bir üslupla kaleme almış... Elinizden bırakamayacağınız, tekrar tekrar okumak isteyeceğiniz destansı bir direnişin romanı...Plevne, Tuna nehri kıyısında küçük, şirin bir kent. Bulgarı ve Osmanlısı kardeşçe geçinmiş asırlarca. Plevne küçükse bile Rusyanın hayali büyüktür. Dünyaya, Bulgarların Osmanlılarca katledildiği yalanını yayarak işgal etmek niyetindedir. Osmanlı hasta bir adamsa ve Plevne küçük bir kentse, bunu başarmak çocuğun elinden oyuncağını almaktan farksız diye düşünür Rus Çarı II. Alexandr. Daha sonra sırada İstanbula uzanıp Payitahtı ele geçirmek vardır. İşte Rusların, bu hayallerini gerçekleştirmek maksadıyla başlar 93 Harbi ya da Küçük Kıyamet.Fakat işler Çar ve Generali Gourkonun sandığı gibi yolunda gitmez. Zira hesaba katmadıkları kadar güçlü, inançlı ve zeki bir başkumandan vardır karşılarında: Gazi Osman Paşa. Paşa Plevneyi kaptırmam diyor demesine ancak komutasında bir emriyle ölmeye hazır birkaç bin askerden başka hiçbir kuvveti yoksa ne yapabilir? Kumandanın gözleri ufukta şimdi, öteleri, Payitahtı bekler durur. Daha çok küçükken babası Mehmet Efendinin kulağına usulca fısıldadıklarını önemsemiyor, bunlara inanmıyor sanki.Hayatta alışman gerekecek şeylerin başında gelir bu. Ayaklarının üzerinde durmana yardım edecek tek düşünce yalnız olduğundur. Ancak böyle olduğunu düşünerek sonuna kadar savaşabilirsin. Sana kimse yardım etmeyecek Osman, dostlarına da öyle; kimse kimseye yardım etmeyecek... İnsan yalnız yaşar ve yalnız ölür oğlum. Bunu bil, buna göre yaşa.Kumandan Gazi Osman Paşa, ümidini hiç kaybetmez. Sultan Abdülhamidin yardımına koşacağını, ona takviye birlikler göndereceğini bekler durur askerleri birer birer eksilirken. Tahir Paşa, beklentisinin bir hayal olduğunu söylemesine rağmen, önünde Romenlerin, Ruslara yardım elini uzattığı yüz seken bin kişilik devasa bir Rus-Romen ordusu çarpışmaya hazır bulunca bile... Ve Plevnede batan her güneşi, yardımsız geçen son akşam olacağına inanarak bekler.Gazi Osman Paşa, eski ile yeni ordu arasındaki farkları görür, ıstırabı katlanır bu yüzden. Beynindeki gizli koridor, sık sık bu gerçeği hatırlatır ona.Destanlarda, menakıpnâmelerde anlatılan, düşmanın üzerine korkusuzca atılan mübarek yüzlü gazi ve şehitler nerededir şimdi?Etrafları korkaklar ve vatan hainleriyle çevrilidir. Elleri kolları bağlı bu seçkin vatan evlatlarına bu muamele reva mıdır?.. Nerededir komutanlarının bir tek emriyle gözünü dahi kırpmadan ölüme atılan tarihin o unutulmaz kahramanları?.. Ölüme, özlenen taze bir sevgilinin kollarına atılırcasına arzu ve heyecanla koşacak o yiğitlere ne olmuştur?.. Şehitlik heyecanıyla yerlerinde duramayan, o unutulmaz menkıbelerin kahramanları artık tükenmiş midir; yoksa... yoksa böyle insanlar hiç yaşamamış mıdır?.. Anlatılanların hepsi ölümün soğuk yüzü karşısında titreyen ürkek yürekleri avutmaya yönelik birer masaldan mı ibarettir? Yine de Plevneden çıkmamaya kararlıdır Kumandan. Yanacaksak hep beraber yanacağız1 diyecek kadar gözü kara.. Savunma tarihinde benzeri görülmemiş bir huruc harekâtı başlatırken de, erlerle tasta patates çorbasını paylaşırken de, insan üstü bir mukavemet gösterip sonunda pes eden firarilerin donmuş cesetlerine dağ yollarında rastlandığında onlar için de cenaze töreni düzenletirken de, harp meydanında en önde çarpışırken de aynı Osman Nuridir oOsmanlı ordusunun yoklukla, çaresizlikle imtihanıdır anlatılan. Hasta erlerin ve esirlerin üzerindeki battaniyeleri almak ve onları Bulgar kıyımına terk etmek mecburiyetinde kalmanın acısıdır öykülenen. Ve yürüyemeyecek haldeki hasta, çocuk ve yaşlıları, kapılarına haç işareti ve Bu evde yaralılar vardır, yazılı kâğıtlar asmaktan ve bunun işe yaramasını ummaktan başka bir yol bulmamanın çaresizliğidir.Roman, Gazi Osman Paşanın Rus Çarı II.Alexandr ve Generali Gourko ile Beyaz General olarak anılan Skobelevde hayranlık uyandıran cesaret dolu direnişini anlatmaz yalnızca. Yirmi yedi yaşında, entelektüel bir kimliğe sahip şık bir salon generali olan Binbaşı Ali Rızanın da öyküsüne sürüklenir okur. Ali Rıza, Plevne saflarında savaşmaya mecbur bırakılınca, yanlış mesleği seçtiğini anlar. Zira eli bir türlü silahına gidememektedir. Öyle ki komutanları, kendisinden bir Bulgar tecavüzcüyü öldürmesini istediklerinde annesiyle yaşadığı küçük evde, Dumas romanlarından birini okurken bulur kendini. Yaşadığı büyük acıyı ve yapamamanın, başaramamanın verdiği sıkıntıyı kimselere anlatamamaktan yakınır. ‘Ama her şey bitti işte, diye düşünmüştü, şu ölüm emrini verdiğim andan itibaren, bir insanın kanı, benim de üzerime sıçramış olacak.Sonunda, Komuta bende!.. diye bağırdığını duymuştu Osman Paşanın. Tabur Komutanı İsmail Beyin, palaskasından geri çektiğini hissetmişti kendisini. Sonra tüfekler aynı anda patlamış, o zayıf beden, titreyen dizlerinin üzerine yığılıp tamamen hareketsiz kalmıştı. Hatalarının bedelini canıyla ödeyen bir insan vardı karşısında. Yaşadığı uzun yıllar boyunca yanlışlarının dönüşsüz acısıyla kıvranmış mıydı acaba bu beden?Kendisiye savaşma, gerçek kimliğini bulma ümidiyle çırpınırken babası yerine koyduğu ve kırkambar olarak nitelediği Hakkı Çavuş yardım elini uzatır ona. Onun şefkat dolu telkinleri, Ali Rızanın, utanç yüklü savaşımında epey yol yürümesine vesile olur. Yaşadığı bu dönüşüm okuru da şaşırtır.Ödüllü yazar Okay Tiryakioğlunun iç monologlar, ruhsal çözümlemeler ve iç hikâyelerle zenginleştirdiği bu kitabı okurken gerçeğin okullarda öğrenip ezberlediğimiz ruhsuz cümle dizelerinden ne kadar farklı olduğunun farkına varacaksınız...

Ruslar ve onlara yardıma gelen Romen ordularınca istilaya uğramış bir Plevne, düşmana karşı amansız bir mücadele veren bir avuç asker ve Plevne yamaçlarında ümitle ufku gözleyip İstanbuldan uzanacak yardım elini bekleyen bir Kumandan...Ödüllü romancı Okay Tiryakioğlu, yeni romanı ile okurlarıyla yeniden buluşuyor.KumandanGazi Osman Paşanın Plevne Kuşatmasını konu alan romanda paşa, göğsündeki madalyalarla, mağrur edasıyla ünlü bir komutan olmanın yanı sıra, çelişkileri, ümitleri, yalnızlığı ve hayalleriyle, kısacası kanlı canlı bir insan olarak karşımıza çıkıyor. Tarihi gerçekliği modern anlatı tekniklerinin yardımıyla kurgulaştıran Tiryakioğlu, 19.yyın sonlarında Tuna nehri yakınlarında vuku bulan Plevne Savunmasını sürükleyici bir üslupla kaleme almış... Elinizden bırakamayacağınız, tekrar tekrar okumak isteyeceğiniz destansı bir direnişin romanı...Plevne, Tuna nehri kıyısında küçük, şirin bir kent. Bulgarı ve Osmanlısı kardeşçe geçinmiş asırlarca. Plevne küçükse bile Rusyanın hayali büyüktür. Dünyaya, Bulgarların Osmanlılarca katledildiği yalanını yayarak işgal etmek niyetindedir. Osmanlı hasta bir adamsa ve Plevne küçük bir kentse, bunu başarmak çocuğun elinden oyuncağını almaktan farksız diye düşünür Rus Çarı II. Alexandr. Daha sonra sırada İstanbula uzanıp Payitahtı ele geçirmek vardır. İşte Rusların, bu hayallerini gerçekleştirmek maksadıyla başlar 93 Harbi ya da Küçük Kıyamet.Fakat işler Çar ve Generali Gourkonun sandığı gibi yolunda gitmez. Zira hesaba katmadıkları k... tümünü göster


Değerlendirmeler

değerlendirme
Profil Resmi
10 puan

yazın okumalık harika bir kitapdır dostlar..

Profil Resmi
8 puan

kuşatma altındaki bir şehirde kumandan nasıl hissederse o yazıyor..


Baskı Bilgileri

Karton Cilt, 317 sayfa
2008 tarihinde, Sistem tarafından yayınlandı


ISBN
9789752637702
Dil
Türkiye Türkçesi

Diğer baskılar


Etiketler: tarihi roman

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

gelengi
1 kişi

Okumak İsteyenler

GökhanTR
1 kişi

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski