Kentsiz Kentleşme - Yurttaşlığın Yükselişi ve Çöküşü

Bugün, insan ilişkilerinin ayrışmaya başladığı bir dünyada yaşıyoruz. Akıl bedenin, düşünce maddenin, birey topluluğun, kent kuşakları kentlerin, kentler kırsal kesimin, insanlık ise vahşi ve yola getirilmesi güç olarak görülen doğanın karşısında yer alıyor. Böylesi yoksun bir noktaya evrenimizde en büyük pay sahibi olan ulus-devlet ise artık totaliter bir karaktere bürünmüş durumda. Politika, kentsel ve katılımcı özünden koparılıp devlete indirgenmiş, yurttaşlar vergi mükellefi birer seçmene dönüştürülerek etkisizleştirilmiştir. Toplumsal sorunlarda söz sahibi olan bir zamanların aktif yurttaşı, giderek eylemsizleşmiş, düşüsel becerileri azalmış, umursamazlığı artmış; bütün etkinliğini alışveriş, moda, dış görünüş ve kariyer gibi alanlarda göstermeye başlamıştır. Ne devletin ne de onun doğrudan uzantısı olan politik partilerin halkla doğrudan bağı vardır artık. Demokrasi kavramının doğuşu ve gelişimine sahne olan kentler, ulus-devletin yarattığı kentleşme denen süreçte homojen, mekanik ve kar hırsının her şeyin önüne geçtiği bir pazar haline gelmiştir. Halk kültürü sentetikleşmiş; insan ilişkilerinde evlilik bir yatırıma, çocuk yetiştirme işe, hayat bir bilanço ya, idealler satın alınabilir şeylere, yerleşimler ise işletmeye dönüşmüştür.Murray Bookchin, Kentsiz Kentleşmede, Çatalhöyükteki toplumsal hayatın katılımcı boyutundan Antik Yunan polislerindeki yurttaşlık bilincine, Paris Komünüden New Englanddaki kasaba meclislerine kadar kentin ve yurttaşlık kavramının tarihsel gelişimini inceleyerek ulus-devletin insanlık tarihindeki tahripkâr yanlarına dikkat çekiyor. Doğal hayatı ve insani toplulukları yok ederek ulus-devleti güçlendiren kentleşme anlayışlarına karşı bir yerel yönetim programını tartışmaya açıyor. Yerel yönetim kurumlarını birbirleriyle uyum içinde çalışabilecek biçimde yeniden yapılandırmaktan; insan ilişkilerinde dayanışmayı içeren yaratıcılıktan; ulus-devletin yerine politikacıdan konfederasyon sistemine dayanan yerel yönetimlerden; insanlık ile doğa arasında katılımcı, hiyerarşik olmayan yeni bir ilişki kurmaktan; kentin yeni bir tür etşk birlik, bireyin insani bir ölçek içinde güçlendirildiği, katılımcı ve ekolojik bir karar sistemi ile yurttaşlık kültürünün tek kaynağı olarak yeniden kurgulanmasından... Söz ediyor. Bookchine göre yerel yönetim özgürlüğü, politik özgürlüğün tabanını, politik özgürlük ise bireysel özgürlüğün tabanını oluşturur; özgür, elinde kendi kaderini tayin etme hakkı bulunan ve etkin yurttaşlar etrafında yapılandırılmış yeni bir katılımcı politikanın inşası tümüyle buna bağlıdır.

Bugün, insan ilişkilerinin ayrışmaya başladığı bir dünyada yaşıyoruz. Akıl bedenin, düşünce maddenin, birey topluluğun, kent kuşakları kentlerin, kentler kırsal kesimin, insanlık ise vahşi ve yola getirilmesi güç olarak görülen doğanın karşısında yer alıyor. Böylesi yoksun bir noktaya evrenimizde en büyük pay sahibi olan ulus-devlet ise artık totaliter bir karaktere bürünmüş durumda. Politika, kentsel ve katılımcı özünden koparılıp devlete indirgenmiş, yurttaşlar vergi mükellefi birer seçmene dönüştürülerek etkisizleştirilmiştir. Toplumsal sorunlarda söz sahibi olan bir zamanların aktif yurttaşı, giderek eylemsizleşmiş, düşüsel becerileri azalmış, umursamazlığı artmış; bütün etkinliğini alışveriş, moda, dış görünüş ve kariyer gibi alanlarda göstermeye başlamıştır. Ne devletin ne de onun doğrudan uzantısı olan politik partilerin halkla doğrudan bağı vardır artık. Demokrasi kavramının doğuşu ve gelişimine sahne olan kentler, ulus-devletin yarattığı kentleşme denen süreçte homojen, mekanik ve kar hırsının her şeyin önüne geçtiği bir pazar haline gelmiştir. Halk kültürü sentetikleşmiş; insan ilişkilerinde evlilik bir yatırıma, çocuk yetiştirme işe, hayat bir bilanço ya, idealler satın alınabilir şeylere, yerleşimler ise işletmeye dönüşmüştür.Murray Bookchin, Kentsiz Kentleşmede, Çatalhöyükteki toplumsal hayatın katılımcı boyutundan Antik Yunan polislerindeki yurttaşlık bilincine, Paris Komünüden New Englanddaki kasaba meclislerine kadar kentin ve yurttaşlık kavramının tarihsel ge... tümünü göster


Değerlendirmeler

değerlendirme
Filtrelere göre değerlendirme bulunamadı

Baskı Bilgileri



ISBN
975-539-205-x

Etiketler: marksizm

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

epol60 filozoflar_kahvesi
2 kişi

Okumak İsteyenler

pinokyo
1 kişi

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski