İnsanlığa Karşı Suç

İnsanlığa karşı suçlar bireyi aşar; zira tek bir insana saldırıldığında bile İnsanlık hedeflenir, İnsanlık inkâr edilir. Kurbanın kimliği, yani İnsanlık, insanlığa karşı suçun özgüllüğünü belirler.”

Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi, Erdemovic Kararı, 1996

Uluslararası hukukta 20. yüzyıl başlarında ortaya çıkan “insanlığa karşı suç” kavramı hem uluslararası suçlardan bağımsız bir kategoriye hem de soykırım, apartheid ya da zorla kaybedilme gibi diğer uluslararası suçlardan ayrı duran suçları da kapsayıcı bir kategoriye gönderme yapmaktadır. Nürnberg Mahkemesi İlkeleri’nde tanımlandığı üzere insanlığa karşı suç, “tüm sivil halka yönelik olarak gerçekleştirilen, savaştan önce ya da sonra, ya da siyasal, ırksal ya da dinî düzen saikiyle işlenen, işlendikleri ülkenin iç hukukunda suç olarak tanımlansın ya da tanımlanmasın, Mahkeme’nin yetki alanına giren tüm suçları takiben ya da onlara ilişkili olarak işlenen” fiilleri kapsamaktadır.

İnsanlıkdışı olana yönelik yasaklama, bazen savaş suçları ve insanlığa karşı suçların devamı olarak, bazen aşağılanan ya da yok edilen insanlık ile üretilmiş insan türü arasındaki bağın bölünemezliği şeklinde, bazen de insanların ve çevrenin birbirini tamamlaması üzerinden işletilmektedir. Bunun nedeni, insan gibi, insanlığa karşı suçların da durmaksızın evrilmesidir.

Bu alanda uzman isimlerin insanlığa karşı suç kavramını en temel sorunsalları ve tarihsel evreleriyle inceledikleri bu temel eser, ayrıca, bu kavrama ilişkin uluslararası hukukta ve ulusal ceza kanunlarında yer alan uygulamaları örneklerle ortaya koyuyor. (Arka Kapak)

İnsanlığa karşı suçlar bireyi aşar; zira tek bir insana saldırıldığında bile İnsanlık hedeflenir, İnsanlık inkâr edilir. Kurbanın kimliği, yani İnsanlık, insanlığa karşı suçun özgüllüğünü belirler.”

Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi, Erdemovic Kararı, 1996

Uluslararası hukukta 20. yüzyıl başlarında ortaya çıkan “insanlığa karşı suç” kavramı hem uluslararası suçlardan bağımsız bir kategoriye hem de soykırım, apartheid ya da zorla kaybedilme gibi diğer uluslararası suçlardan ayrı duran suçları da kapsayıcı bir kategoriye gönderme yapmaktadır. Nürnberg Mahkemesi İlkeleri’nde tanımlandığı üzere insanlığa karşı suç, “tüm sivil halka yönelik olarak gerçekleştirilen, savaştan önce ya da sonra, ya da siyasal, ırksal ya da dinî düzen saikiyle işlenen, işlendikleri ülkenin iç hukukunda suç olarak tanımlansın ya da tanımlanmasın, Mahkeme’nin yetki alanına giren tüm suçları takiben ya da onlara ilişkili olarak işlenen” fiilleri kapsamaktadır.

İnsanlıkdışı olana yönelik yasaklama, bazen savaş suçları ve insanlığa karşı suçların devamı olarak, bazen aşağılanan ya da yok edilen insanlık ile üretilmiş insan türü arasındaki bağın bölünemezliği şeklinde, bazen de insanların ve çevrenin birbirini tamamlaması üzerinden işletilmektedir. Bunun nedeni, insan gibi, insanlığa karşı suçların da durmaksızın evrilmesidir.

Bu alanda uzman isimlerin insanlığa karşı suç kavramını en temel sorunsalları ve tarihsel evreleriyle inceledikleri bu temel eser, ayrıca, bu kavrama ilişkin ulus... tümünü göster


Değerlendirmeler

değerlendirme
Filtrelere göre değerlendirme bulunamadı

Baskı Bilgileri

Karton Cilt, 116 sayfa
Mart2012 tarihinde, İletişim Yayınları tarafından yayınlandı


ISBN
9789750510137
Dil
Türkiye Türkçesi

Etiketler: hukuk, insan hakları

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

Asterion
1 kişi

Okumak İsteyenler

Okumak isteyen bulunamadı.

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski