Çığlık

Konuşan hayvanların, susan insanların, sesli ve sessiz çığlıkların öykülerini okuyacaksınız bu kitapta. Sonsuz sayıda gerçekçilik yönteminin olduğuna inanan yazar, bu öykülerinde, bunlardan birkaçını deniyor. Öykü sanatının öykünme olmadığına inanan bir kalemden çıkmış bu kitapta, insanlarla hayvanlar, dünle bugün, ayrılmaz bir bütün oluşturuyor... ve okuru yazmaya çağırıyor. TADIMLIKBabamın kör olduğunu çok kişi bilmez. Ben doğmadan birkaç yıl önce gözlerine inen perdeyi bir daha kaldırmak mümkün olmamış. Annemin anlattığına göre, babam, bu konuda bir çaba da harcamamış. Giderek, Tanrının bir lûtfu olarak görmüş körlüğünü. Kalıtımsal bir şeker hastalığının sonucu olan bu körlüğün, babamı onulmaz bir yalnızlığa (yani bir ikinci ve kuşkusuz daha tehlikeli bir hastalığa) itmesi beklenirken, tam tersi olmuş. Gözleri görürken çok az dostu olan, evinden ve bahçesinden hemen hemen hiç çıkmayan babam, yerinde duramayan, herkesle dost olan bir adam olup çıkmış. Çocukluğumun ilk anılarında, bir insanın gözlerinin görmemesini yadırgadığımı ansıyorum. Beni kucağına alıp konuşan, sevip okşayan adam beni görmüyordu. İçinde yaşadığımız evi, odayı görmüyordu. Savaş yıllarının karartma gecelerinde (altı yedi yaşlarındaydım), bu karartma onu etkilemiyordu. Gündüz ya da gece, her şeyi eliyle koymuş gibi buluyordu. Babamın körlüğünü bir süre sonra yadırgamaz oldum. Kör bir babanın oğlu olmaktan utanç duymak bir yana, handiyse gurur duyuyordum.

******

Hayır, bağırmadım. Ben bağırmadım. Bağıran ben değilim. Bağırmam için özel bir neden yoktu. Hiçbir gerek. Hiçbir gerekçe. Ben yalnızca gördüm: Üç kişi bir adamı sürüklüyordu. Adam onlarla gitmek istemiyordu. Bir ara ellirinden kurtulup, kendini yolun kıyısındaki hendeğe atmayı başardı. Tam o sırada da bir ses duyuldu. Biri bağırdı. Daha doğrusu bir çığlık attı...Ferit Edgünün 1981-1982 yıllarında kaleme aldığı yirmi iki öyküden oluşan Çığlıkta, konuşan hayvanların, susan insanların, sesli ve sessiz çığlıkların öykülerini bulacaksınız. Tek bir gerçekçilik yöntemine inanmayan yazar, bu öykülerde, gerçekçiliğin sayısız yönteminden birkaçını denemeye yöneliyor. Öykü sanatının öykünme olmadığına inanan bir kalemden çıkmış bu kitapta, insanlarla hayvanlar, dün ile bugün ayrılmaz bir bütünü oluşturuyor. Ve okuru yazmaya çağırıyor...

******

Konuşan hayvanların, susan insanların, sesli ve sessiz çığlıkların öykülerini okuyacaksınız bu kitapta. Sonsuz sayıda gerçekçilik yönteminin olduğuna inanan yazar, bu öykülerinde, bunlardan birkaçını deniyor. Öykü sanatının öykünme olmadığına inanan bir kalemden çıkmış bu kitapta, insanlarla hayvanlar, dünle bugün, ayrılmaz bir bütün oluşturuyor... ve okuru yazmaya çağırıyor. TADIMLIKBabamın kör olduğunu çok kişi bilmez. Ben doğmadan birkaç yıl önce gözlerine inen perdeyi bir daha kaldırmak mümkün olmamış. Annemin anlattığına göre, babam, bu konuda bir çaba da harcamamış. Giderek, Tanrının bir lûtfu olarak görmüş körlüğünü. Kalıtımsal bir şeker hastalığının sonucu olan bu körlüğün, babamı onulmaz bir yalnızlığa (yani bir ikinci ve kuşkusuz daha tehlikeli bir hastalığa) itmesi beklenirken, tam tersi olmuş. Gözleri görürken çok az dostu olan, evinden ve bahçesinden hemen hemen hiç çıkmayan babam, yerinde duramayan, herkesle dost olan bir adam olup çıkmış. Çocukluğumun ilk anılarında, bir insanın gözlerinin görmemesini yadırgadığımı ansıyorum. Beni kucağına alıp konuşan, sevip okşayan adam beni görmüyordu. İçinde yaşadığımız evi, odayı görmüyordu. Savaş yıllarının karartma gecelerinde (altı yedi yaşlarındaydım), bu karartma onu etkilemiyordu. Gündüz ya da gece, her şeyi eliyle koymuş gibi buluyordu. Babamın körlüğünü bir süre sonra yadırgamaz oldum. Kör bir babanın oğlu olmaktan utanç duymak bir yana, handiyse gurur duyuyordum.

******

Hayır, bağırmadım. Ben bağırmadı... tümünü göster


Değerlendirmeler

değerlendirme
9 puan

çok beğendim!


Baskı Bilgileri



ISBN
9753637519

Diğer baskılar


Etiketler: diğer

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

erhanu tarikbalboa grimavi rhineceros özgea
35 kişi

Okumak İsteyenler

HeyHoLou eliferen heçe birnamormanindapiknikyapankiz Kekligün
12 kişi

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski